Logo

3. Hukuk Dairesi2023/591 E. 2023/2369 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin fesh edilmesinden sonra, konut alıcısının, belediyeye karşı açtığı tazminat davasında, belediyenin ... sorumluluğunun olup olmadığı ve zamanaşımının başlayacağı tarih.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin, ... teorisine göre, sözleşmenin fesh edilmesinden kaynaklanan zarardan sorumlu olduğu ve zamanaşımının fesih tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1408 E., 2022/1408 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 2. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2021/604 E., 2022/506 K.

Taraflar arasındaki Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanundan kaynaklanan davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; davalı ... Belediyesinin maliki bulunduğu Konya İli ... İlçesi ... Mahallesi 27108 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazda konut yapımı için davalı ... ile diğer davalı şirket arasında 20.06.2006 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre taşınmaz üzerine 512 adet daire yapılmasının ve %25'inin davalı ... Belediyesine bırakılmasının ve dairelerin 26 ayda teslim edilmesinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin 38 ... maddesinde inşaatların ... atma ve tapu teslim törenlerinin ... Belediyesi iş birliği ile yapılacağının düzenlendiğini, bu konutlardan 19 uncu Blok Meşe Apartmanı 5. kat 11 numaralı daireyi 02.10.2006 tarihli satış sözleşmesiyle dava dışı ... A.Ş.'den satın aldığını ve 139.000,00 TL satış bedelini ödediğini, satıcının edimini yerine getirmediğini, ... Belediyesi'nin sözleşmeyi Ağustos 2011'de fesh ettiğini, daireyi, broşür, katalog ve belediye başkanının beyanlarına göre davalı Belediyenin güvencesi altında satın aldığını, davalı Belediyenin ... sorumluluğu dışında, diğer dava dışı şirketle aralarındaki sözleşmeyi feshederek sebepsiz zenginleşmeden dolayı da sorumlu olduğunu ileri sürerek, dava konusu dairenin ve tapunun teslim edilmemesinden kaynaklanan zararlarının sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, eksik taraf bildirildiğini, ... A.Ş. iflas ettiğinden iflas müdürlüğünün de taraf olması gerektiğini, Belediye ile yüklenici arasındaki sözleşmenin feshinden sonra imzalandığı söylenen sözleşme dolayısıyla Belediyenin sorumlu tutulamayacağını, davanın husumetten reddinin gerektiğini, geçerli bir sözleşme bulunmadığını, sözleşmede bulunan imzaların ve ödeme belgelerinin kriminal incelemesinin yapılması gerektiğini, S Blok 5. kat 11 numaralı taşınmazın dava dışı Seray Gayrimenkul Ltd. Şti. adına kayıtlı olduğunu, alacağın bir kere temlik edilebileceğinden ikinci temlikin geçersiz olduğunu, ... sorumluluğunu kabul etmediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; zamanaşımının ifa imkanının ortadan kalktığı yani ... Belediyesi ile ... A.Ş. arasındaki sözleşmenin feshedildiği 17.08.2011 tarihinden itibaren başlayacağı, bu hususun aynı hukuki ihtilafa ilişkin ekseri yargılamalar nezdinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ile de vurgulandığı, bu tarihten sonra feshin haksızlığının tespiti yönünden açılan davanın ... bir zamanaşımı süresi başlatmayacağı, zira davanın feshin iptali olmayıp haksız olduğunun tespiti niteliğinde olduğu, Belediye ile yüklenici firma arasındaki sözleşme feshedilmekle ifa imkanının ortadan kalktığından, davacı gibi yükleniciden taşınmaz satın alanların tüm talep haklarının muaccel hale geldiği, dolayısıyla ister dava dilekçesinde ileri sürülen talepler, isterse de davanın kısmi dava olma özelliği itibariyle ıslah edilen talepler açısından zamanaşımı süresinin 17.08.2011 tarihinden itibaren başlayacağı, bu tarihten itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde gerek dava dilekçesiyle ve gerekse de ıslah usulüyle yapılan taleplerin kabulünün gerektiği gerekçesiyle; davanın kabulüne, 139.000,00 TL'nin 20.02.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı istinaf başvuru dilekçesinde; eksik taraf bildirildiğini, ... A.Ş. iflas ettiğinden iflas müdürlüğünün de taraf olması gerektiğini, dava tarihinden faiz işletilmesinin yanlış olduğunu, belediye ile yüklenici arasındaki sözleşmenin feshinden sonra imzalandığı söylenen sözleşme dolayısıyla belediyenin sorumlu tutulamayacağını, davanın husumetten reddinin gerektiğini, geçerli bir sözleşme bulunmadığını, taşınmazın dava dışı Seray Gayrimenkul Ltd. Şti. adına kayıtlı olduğunu, alacak bir kere temlik edilebileceğinden ikinci temlikin geçersiz olduğunu, ... sorumluluğunu kabul etmediklerini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı da dikkate alındığında davacıya karşı Belediyenin de yüklenici şirketle birlikte sorumlu bulunduğu, davalı ... ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre işin 20.08.2008 tarihinde teslim edilmesi gerekmesine rağmen teslim edilmediği, buna karşın Belediye Encümeni'nin 25.03.2009 tarihli kararıyla 30.11.2009 tarihine kadar işin tamamlanması için ek süre verildiği, daha sonra encümenin 07.07.2010 tarihli kararıyla son kez 30.05.2011'e kadar süre uzatımı verildiği, verilen süreye rağmen işin yüklenici tarafından tamamlanmamasına üzerine 17.08.2011 tarihinde sözleşmesinin feshedildiği, dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresi de dolmadığı, davacının, dava konusu taşınmazı, (her ne kadar dava dilekçesinde maddi hatadan kaynaklı olarak 02.10.2016 tarihi yazılmışsa da, ekli sözleşmeden açıkça anlaşılacağı üzere) 02.10.2006 tarihinde satın aldığı, davacının dava dışı yükleniciye ödeme yaptığını satış makbuzlarıyla ispatladığı, ancak dava tarihinden önce davalının temerrüde düşürülmemesine rağmen dava tarihi yerine, neye göre kabul edildiği anlaşılamayan 20.02.2009 tarihi baz alınarak faiz işletilmesine karar verilmesi yanlış olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.2 nci maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Konya 2. Tüketici Mahkemesinin 08.06.2022 tarihli ve 2021/604 E., 2022/506 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, 139.000,00 TL'nin dava tarihinden (10.08.2021) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, harici konut satış sözleşmesinden kaynaklı tazminat talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

a. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 16.05.2019 tarihli ve 2018/13-977 E., 2019/572 K. sayılı kararı

b. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (4077 sayılı Kanun) "Ayıplı Mal" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası şöyledir; “Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz ... içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.... ” şeklindedir.

c. 4077 sayılı Kanun'un, "Ayıplı Mal" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin dördüncü fıkrası şöyledir; "...Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz."

d. 4077 sayılı Kanun'un, "Ayıplı Mal" kenar başlıklı 30 uncu maddesi şöyledir; "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler uygulanır."

e. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) "On Yıllık Zamanaşımı" kenar başlıklı 146 ncı maddesi şöyledir; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.”

f. TBK'nın, "Seçimlik Haklar" kenar başlıklı 125 ... maddesi şöyledir; "Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir. Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden ... zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir. Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir."

g. TBK'nın, "Borçlunun temerrüdü" kenar başlıklı 117 nci maddesi şöyledir; " Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği ..., birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bugünün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyi niyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır.

"

h. Belediyenin ... teorisi gereği sorumluluğuna dair Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 01.06.2022 tarihli ve 2022/3200 E., 2022/5289 K. sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir; "... yukarıda bahsedilen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında da açıklandığı üzere, davalı ... Belediyesi'sinin sorumluluğu, sözleşmeye dayalı sorumluluk değil, ... teorisi gereği bir sorumluluktur. Davacı sözleşmeyi her ne kadar diğer davalı ... A.Ş. ile akdetmişse de, diğer davalı ...'ye duyduğu ... üzerine, reklam ve afişlere, çeşitli söylemlere inanarak imzaladığını beyan etmiştir. Hal böyle olunca, emsal dosyalar da dikkate alınarak, davacının talebi gereği ödenen bedelin iadesi talebinden, davalı ... A.Ş. ile birlikte diğer davalı ... Belediyesi'nin de müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu değerlendirilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

i. Konya Gedavet Konutları'na ilişkin ve sair emsal Yargıtay Kararları.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, davalı Belediyenin ... teorisi gereği sözleşme bedeli ile sorumlu olduğuna, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmasına, Yargıtay denetiminden geçen emsal kararlara göre, usul ve kanuna uygun olup, davalı ... tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmektedir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.