Logo

3. Hukuk Dairesi2023/809 E. 2023/927 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kurum tarafından kesilen idari para cezasına dayalı olarak başlatılan icra takibine davalı şirketin yaptığı itirazın iptali talebi hakkındaki uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş idari para cezalarının yasal olup olmadığının tekrar yargılama konusu yapılamayacağı ve davalı şirketin itirazlarının bu kapsamda değerlendirilemeyeceği gözetilerek, davalı şirketin karar düzeltme talebi reddedilmiş ve ilk derece mahkemesinin icra takibine itirazın iptaline ilişkin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/199 E., 2021/291 K.

DAVA TARİHİ : 21.08.2015

KARAR : Davanın kabulü

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı Büyükçekmece Sağlık ve Eğitim Hizmetleri A.Ş. (Özel Büyükçekmece Kolan Hastanesi) vekili

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; yapılan denetimler sonucunda davalının 4857 sayılı İş Kanunun 41,63 ve 69 maddelerine muhalefet ettiğinin tespit edildiğini ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 108. ve 5326 esas sayılı Kabahatler Kanununun 17/7 maddesi uyarınca idari para cezası kesildiğini, Büyükçekmece 2.İcra Müdürlüğünün 2015/3785 esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip başlatıldığını; ancak davalının ödeme emrine itiraz ettiğini ileri sürerek borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, davalı aleyhine % 20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı; yetki itirazında bulunmuş devamla idari para cezasının yasal olmadığını ve cezaya itiraz ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

İstanbul Anadolu 4. İş Mahkemesinin 10.09.2015 tarihli ve 2015/506 Esas, 2015/325 Karar sayılı kararı ile 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanunun 20/son maddesinin idari para cezalarının genel esaslara göre tahsil edileceğini düzenlediği buna göre uyuşmazlığın çözümünde genel hukuk mahkemeleri görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.

Dosyanın gönderildiği İstanbul Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.11.2015 tarihli ve 2015/416 Esas, 2015/356 Karar sayılı kararıyla davalı şirketin merkezinin Büyükçekmece olması nedeniyle davaya bakma yetkisinin Büyükçekmece Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesince verilen 05.10.2016 tarihli ve 2016/8078 Esas, 2016/9458 Karar sayılı ilamla; karar, dava dilekçesinin taraflara tebliğ edilerek, HMK'nın 19/2 maddesine göre usulüne uygun yetki itirazında bulunulması ve itirazda bulunan tarafın yetkili mahkemeyi göstermesi, mahkemece de buna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.

B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan Mahkemece; bozma ilamında belirtilen usuli eksiklik tamamlandıktan sonra dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 22.05.2019 tarihli ve 2019/482 Esas, 2019/3008 Karar sayılı ilamı ile onanmış, davalı vekilinin karar düzeltme talebi aynı Dairenin 19.02.2020 tarihli ve 2019/2408 Esas, 2020/680 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir.

Dosyanın gönderildiği Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı kurumca görevlendirilen yetkili müfettişlerce davalıya ait Sağlık kurumunda yapılan incelemeler neticesinde İş Kanunun değişik maddelerine aykırı davranışlar tespit edilerek 43.717.45 TL idari para cezası kesilip itirazsız kesinleşmiş olduğu ve ödenmemesi üzerine Büyükçekmece 2.İcra Müdürlüğünün 2015/3785 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiği, para cezasının tebliğ edildiği, davalının sulh ceza hakimliğine itiraz ettiği, Büyükçekmece 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 2014/2171 Değişik İş nolu kararı ile İstanbul Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü tarafından 10.11.2014 tarih ve 43422173-403.6-161639 ve 43422173-667-161643 sayılı tutanak ile tahakkuk ettirilen idari para cezası hukuka uygun olduğundan 5326 sayılı Kabahatlar Yasasının 28/8-a maddesi gereğince başvurunun reddine karar verildiği, bu karara yapılan itiraz üzerine Büyükçekmece 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 2016/2639 D.İş nolu kararı ile 18.05.2016 tarihinde itirazın kesin olarak reddine karar verilmiş ve bu tarihte idari para cezasının kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, icra takibine itiraz haksız ve kötü niyetli olarak kabul edilemeyeceğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 19.10.2022 tarihli ve 2022/4467 Esas, 2022/7986 Karar sayılı kararıyla, yerinde bulunmayan temyiz itirazları reddedilerek kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davalı vekili; duruşmada beyanda bulunmak için süre talep edilmesine rağmen, yerel mahkemece taraflarına beyanda bulunmak üzere süre verilmemesi ve sözlü yargılamanın bir sonraki celse gerçekleştirmemesinin usul hükümlerine aykırı olduğunu, dava dilekçesinin hukuk muhakemeleri kanunu hükümlerine aykırı olduğunu, müvekkili şirkete dair işyeri kayıtlarının celbedilmesi, idari para cezasının kesildiği döneme dair o dönemde çalışan işçilere ait her türlü belge, bilgi ve kayıtların, özlük dosyalarının celbedilmesi ve tanıkların da bildirilmesi için taraflarına süre verilmesi ve tanıkların dinlenmesi, ardından da bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, itirazın iptaline konu olan icra takibinin henüz kesinleşmiş bir alacak yokken, üstelik faiz işletilmek sureti ile başlatıldığını, idari para cezasına dair yapılan tespite ilişkin tutanakların ve sonrasında tanzim edilen raporun müvekkil şirkete tebliğ edilmediğini, idari para cezasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kurum tarafından başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Gerek Yargıtay gerekse Danıştay'ın yerleşik içtihatlarına göre idari para cezasının kesinleşmesi sonrası bu idari para cezasının konusu edilen hususun yeniden incelemeye alınması mümkün değildir.Bir başka ifade ile sulh ceza mahkemesine yapılan itiraz sonrasında kesinleşmiş olan idari para cezasının yasal olup olmadığı konusunda inceleme yapılamaz. Bu durumda para cezası davacı kurumun belli bir alacağı haline gelmiştir.

2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 04.06.2020 tarihli 2018/3522 esas ve 2020/1594 karar sayılı ilamının ilgili kısmı şöyledir: “...Kesinleşen idari para cezasının, yasal olup olmadığı, tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı tartışma konusu yapılamaz. Davalı kesinleşen idari para cezasından sorumludur ve kesinleşen miktar üzerinden itirazın iptaline hükmedilmesi gerekir... "

3. Değerlendirme

Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle kesinleşen idari para cezasının, yasal olup olmadığının yeniden incelenemeyeceğine göre, usul ve yasaya uygun olup, davalı vekilinin ileri sürdüğü sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile aleyhine karar düzeltme yoluna başvurulan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezası ile bakiye harcın karar düzeltme isteyene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.