"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; müvekkili ...'in davalıların murisi ...'a ait taşınmazı 12.05.2004 tarihli sözleşme ile sürücü kursu direksiyon eğitim alanı olarak kullanılmak üzere kiraladığını, sözleşmede taşınmazın sürücü kursu direksiyon eğitim alanı yapılması ve inşaat ile imalat işlerinin kiracı tarafından üstlenilmesinin kararlaştırıldığını, taşınmazın bir kısmının kamulaştırılması nedeniyle kiralananı terk etmek zorunda kaldıklarını belirterek; yapmış oldukları imalat, inşaat ve diğer işlemler için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 45.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; taşınmazın kira sözleşmesinin düzenlendiği tarihten önce de sürücü kursu eğitim alanı olarak kullanıldığını, davacının iddia ettiği gibi taşınmazı teslim aldıktan sonra eğitim alanı haline getirmediğini, davacının inşa ettirdiği yapılar için kamulaştırma bedeli alınmadığını, davacının taşınmazı terk etmesinin nedeninin kamulaştırma olmadığını, taşınmazın kamulaştırılmasının kullanıma engel olmadığını beyanla, davanın reddini istemişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 27.01.2015 tarihli yetkisizlik kararının bozulması üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen 27.12.2018 tarihli ve 2017/743 E., 2018/1719 K. sayılı kararla; dava konusu taşınmazın davacı ... ile kira sözleşmesinin düzenlendiği 12.05.2004 tarihinden öncesinde de sürücü eğitim alanı olarak kullanıldığının anlaşıldığı, taşınmaz üzerindeki mevcut imalatların davacı tarafından yaptırılıp yaptırılmadığının tespit edilemediği, dava konusu taşınmazın bir kısmının kamulaştırılması olayının öngörülemeyen bir durum olduğu, davacının İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne hitaben yazdığı 03.06.2011 tarihli dilekçe içeriğinden dava konusu taşınmazı kendi insiyatifi ile terk ettiği sonucuna varıldığı, davacı tarafın davaya konu olan iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece verilen 26.11.2019 tarihli ve 2019/2635 E., 2019/9368 K. sayılı ilamla; davacılardan ... ile davalıların murisi arasında 12.05.2004 tarihinde imzalanan kira sözleşmesinde kiralananın cinsinin "tarla", durumunun "tarla vasfında" olarak gösterilip sözleşmenin 1 inci maddesinde sürücü kursu direksiyon eğitim alanı haline getirileceği açıkça kararlaştırıldığından, kiralananın kiracı tarafından sürücü eğitim alanı haline getirildiğinin kabulünün gerektiği, Mahkemece öncelikle davacıya ispat imkanı tanınarak ve tarafların tüm delilleri değerlendirilerek davacı tarafından yapılan imalatların nelerden ibaret olduğunun sözleşme hükümleri ve kiralananın kullanım amacı da gözetilerek tereddüde yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, kiralanan kısmen kamulaştırıldığından davacı kiracının yaptığı ... ve eklentiler için idare tarafından mal sahibine herhangi bir bedel ödenip ödenmediği tespit edilerek idare tarafından davalılara bir ödeme yapılmış ise imalat bedelinin davacı kiracıya verilmesi, kamulaştırılan kısım dışında kalan imalatlar yönünden ise faydalı ve zorunlu, sökülüp götürülmesi mümkün olmayan, davalılar tarafından benimsenen ve kullanılmaya elverişli imalatların imal tarihleri itibariyle değerleri, yıpranma durumu tespit edilerek, sosyal tesis olarak belirtilen bina yönünden belirtilen bu hususların yanı sıra ruhsata tabi olup olmadığı, ruhsatının bulunup bulunmadığı da değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, ayrıca kira sözleşmesini davacı ...'in kiracı sıfatı imzaladığı, davacı şirketin kira sözleşmesine taraf olmadığı da gözetilerek dava ehliyetleri üzerinde durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle, karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma öncesinde alınan bilirkişi raporuna göre keşif esnasında taşınmaz üzerinde mevcut bulunan imalatların değerinin 20.355,00 TL olduğunun hesaplandığı, yapılan kamulaştırma işlemi nedeniyle taşınmazın ortasından yol geçirilmek suretiyle hafriyat yapıldığı, bu alanlara ilişkin olarak bozulmuş olan imalatlar yönünden taşınmazın direksiyon eğitim pisti yapıldığı ve eğitim pisti imalat bedelinin 91.848,00 TL olarak hesaplandığı, idare tarafından ödenen kamulaştırma bedelleri içinde taşınmaz üzerindeki yapılar için değer belirlenmediği, davacı tarafından taşınmaz üzerine yapılan tadilatlar ve yapıların kamulaştırma sebebiyle kullanılamaz hale gelmesi, kamulaştırma nedeniyle davalılara ödenen bedellerin bulunması sebebiyle davacının zararının tazmin edilmesi gerektiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile 45.000,00 TL'nin davalılardan müştereken tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... vekili; davacı şirketin aktif husumet ehliyeti ile vefat eden davalı ...'nin taraf ehliyetinin son bulması hususlarının Mahkemece değerlendirilmediğini, şirket kira sözleşmesine taraf olmadığından davanın reddi gerektiğini, davalı ...'nin ise yargılama sırasında vefat etmesiyle hak ve taraf ehliyeti sona erdiğinden adına hüküm kurulamayacağını, bozma ilamında belirtilen hususlarda eksik inceleme yapılıp hatalı değerlendirmelerde bulunulduğunu, davacının yaptığı imalatları somutlaştırmadığını, hiçbir delil olmadan faydalı ve zorunlu masraf yaptığının kabul edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, kiralananın kira sözleşmesinden önce de direksiyon eğitim alanı olduğunu, kamulaştırma bedeli içinde ... bedeli olmayıp herhangi bir zenginleşme olmadığının sabit olduğunu, gerekçeli kararda maddi zararın dayanak ve kapsamına dair açıklama olmadığını, zenginleşmeye sebep olan sökülüp götürülmeyen imalatların ne olduğunun belirtilmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili; bozma ilamında belirtilen hususlarda eksik inceleme ve hatalı değerlendirme yapıldığını, davacının yaptığını iddia ettiği direksiyon eğitim alanı imalatlarını somutlaştırmayıp hiçbir delil olmadan faydalı ve zorunlu masraf yaptığının kabul edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, kiralananın kira sözleşmesinden önce de direksiyon eğitim alanı olduğunu, kamulaştırma bedeli içinde ... bedeli olmayıp herhangi bir zenginleşme olmadığının sabit olduğunu, zenginleşmeye sebep olan sökülüp götürülmeyen imalatların ne olduğunun belirtilmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 04.02.1959 tarihli ve 1315 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı.
2. 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı.
3. Değerlendirme
1. Bir Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar verme mükellefiyeti meydana gelir ve bu itibarla Mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen esaslara aykırı bulunması, usule uygun sayılmaz, bozma sebebidir. Mahkemenin bozma kararına uymasıyla meydana gelen bozma gereğince muamele yapma ve hüküm verme durumu, taraflardan birisi lehine ve diğeri aleyhine hüküm verme neticesini doğuracak bir durum olup, buna" usuli müktesep hak" denilmektedir. Gerçekten, mahkemenin doğru bularak uyduğu veyahut uymak zorunda olduğu bozma kararı ile dava yeni bir duruma sokulmuş demektir.
2. Somut olayda; Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ancak gerekleri yerine getirilmemiştir. Zira Mahkemece; bozma öncesi alınan ve bozma ilamına uygun inceleme ve değerlendirme içermeyip keşif tarihi itibariyle bedel tespiti yapan, ve bedel tespitinin de hangi verilere dayandırıldığı anlaşılmayan bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiş, ayrıca davacı şirketin kira sözleşmesine taraf olmadığı hususu da gözetilmeksizin hüküm kurulmuştur.
3. Hal böyle olunca, uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak, Mahkemece, kiralananın sürücü kursu direksiyon eğitim alanı haline kiracı tarafından getirildiği kabul edilerek, davacı kiracı tarafından yapılan imalatların nelerden ibaret olduğunun sözleşme hükümleri ve kiralananın kullanım amacı da gözetilerek tereddüde yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, kiralanan kısmen kamulaştırıldığından kamulaştırılan kısım bakımından davacı kiracı ...'in yaptığı ... ve eklentiler için idare tarafından mal sahibine herhangi bir bedel ödenmiş ise bu imalat bedelinin davacı kiracıya verilmesi, kamulaştırılan kısım dışında kalan kısım için ise faydalı ve zorunlu, sökülüp götürülmesi mümkün olmayan, davalılar tarafından benimsenen ve kullanılmaya elverişli imalatların imal tarihleri itibariyle değerleri (imal tarihleri ispatlanamadığı takdirde sözleşmenin başında yapıldıkları kabul edilerek) belirlenip yıpranma durumu tespit edilip yıpranma payı da düşülmek suretiyle belirlenmesi, sosyal tesis olarak belirtilen bina yönünden belirtilen bu hususların yanı sıra ruhsata tabi olup olmadığı, ruhsatının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi (kaçak yapıların ekonomik değerinin bulunmayacağı dikkate alınarak), ayrıca davacılardan ... Özel Sürücü Kursu ... İnşaat Taahhüt Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin kira sözleşmesine taraf olmadığı da gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yapıların kamulaştırma sebebiyle kullanılamaz hale geldiği gerekçesiyle, bozma ilamının dışına çıkılarak eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda bozma gerekleri yerine getirilmeksizin karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
4. Bozma nedenine göre, davalı vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA,
2. Bozma nedenine göre, davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.