Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1168 E. 2025/277 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kiralananın hor kullanımı nedeniyle açılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma ilamına aykırı olarak, bozma öncesi kararda hükmedilen miktarın üzerinde bir alacakla takibin devamına karar vermesi ve davalı üniversiteyi harçtan muaf tutmaması hatalı görülerek, Yargıtay, hükmü düzelterek onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/2489 E., 2023/285 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usuli eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkiline ait birden fazla taşınmazda davalının kiracı olduğunu, 03.01.2011 tarihinde kiralananı tahliye eden davalının projeye aykırı birçok değişiklikler yaptığını, kira sözleşmesinde kiralananlardaki her türlü bakım, işletme, onarım ve hasar işlerinin kiracı tarafından karşılanacağı belirtildiği halde davalı tarafça hasarların giderilmediğini, bu nedenle mahkeme aracılığıyla zarar miktarı ve onarım süresinin tespit edildiğini, tespit edilen hasar bedeli ile 4 aylık onarım süresi kira bedelinin tahsili amacıyla başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; kiralanan taşınmazda İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim görevlilerince yapılan inceleme sonucunda binaya güçlendirme yapılması veya yeniden inşa edilmesi gerektiği yönünde rapor alındığını, binalarda davacı Vakfın bilgisi dışında projeye aykırı imalatlar veya yıkımların yapılmadığını, gerekli bakım ve tadilatların yapıldığını, kiralananın deprem riski dolayısıyla zorunlu olarak boşaltıldığını ve yıkılarak yeniden yapılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 09.05.2019 tarihli kararla; 03.11.2018 tarihli ek bilirkişi raporunda, hor kullanımdan kaynaklı hasarların onarım bedelinin 1.398.040,00 TL olarak hesaplandığı gerekçesiyle; toplam 1.829.326,86 TL asıl alacak miktarı üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal temerrüt faizi ile birlikte takibin devamına, alacak bilirkişi raporu ile tespit edilebilir olup likit olmadığından tarafların icra inkar ve kötüniyet tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 15.01.2020 tarihli ilamla; davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, "...Mahkemece alınacak bilirkişi raporu ile hor kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar belirlenirken her bir kira sözleşmesi ve kiralananın cinsi ve durumu ayrı ayrı değerlendirilerek yine her bir kiralananın kullanım süresi her bir kira sözleşmesine göre ayrı ayrı hesaplanarak kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülmesi gerekir." gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

3. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 20.01.2020 tarihli kararla; davanın kısmen kabulüne, takibin 1.553.567,00 TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

4. Dairece verilen 28.02.2022 tarihli ilamla; (1) numaralı bentle, davacı vekilinin katılma yolu ile temyiz isteminin süreden reddine karar verildikten sonra, (2) numaralı bentle "...Davacı kiracının kiralananı hor kullanımı ile hasara urattığı iddiasıyla hasarın giderimi bedeli ile hasarın giderim süresi olarak 4 aya ilişkin kira bedeli tazmini talebinde bulunmuştur. Mahkemece hor kullanma tazminatı 1.553.567,00 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde gerekçeli kararın son paragrafında; onarım süresi olarak belirlenen 4 aya ilişkin kira bedeli alacağı hor kullanma tazminatına eklenmeden sehven kısa karar kurulduğu belirtilmekle karar ile gerekçeli karar arasında ve gerekçe içinde çelişki yaratılmış, Yargıtay denetimine de elverişli olmayacak şekilde hüküm tesis edilmiştir. Mahkemece; gerekçe ile hükmün birbiriyle uyumlu olduğu, yeterli, açık, denetlenebilir bir karar verilmesi gerekir." gerekçesiyle, davalının diğer temyiz itirazları incelenmeksizin karar bozulmuştur.

5. Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 20.01.2020 tarihli kararın taraflarca temyiz edildiği, Yargıtay tarafından davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddedilerek kararın davalı lehine bozulduğu, bozma ilamına uyulmakla davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile takibin 1.553.567,00 TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; mahrum kalınan kira bedeli yönünden davanın kabulünü ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı vekili; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, taşınmazların sözleşmenin kurulduğu andaki haliyle teslim edildiğini, davacının tadilat yapılmasına muvafakat ettiğini, rutin bakımın eksiksiz yerine getirildiğini, taşınmazlar tahliye edildikten sonra onarılmadan yıkıldığını, binanın ana projesine aykırılık teşkil etmeyen değişikliklerin eski hale getirilmesinde de bir fayda bulunmadığını, söz konusu zararların kiralanan tahliye edildikten sonra meydana geldiğini, davacı tarafın beyanlarının aksine, mutfak kazan dairesi ve diğer mahallerde müvekkili tarafından yaptırılıp bedeli ödenen makine, teçhizat, batarya, soğutma sistemleri v.s. nedeni ile zarar oluştuğu iddiasının mesnetsiz olduğunu, zarar iddiasına konu edilen tüm malzemelerin bakım, onarım ve yenilenmesinin gerçekleştirildiğini, aksine ilişkin dosyaya da bir delil sunulmadığını, kiralanana yapılan harcama bedeli 5.734.549,00 TL olup kabul anlamına gelmemek üzere bu bedellerin mahsubunun gerektiğini, Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığınca tespite konu bloklarda yapılan incelemeler sonucu blokların onarılarak işler hale getirilmesi için inşaat bakımından yapılması gereken harcamaların 115.000,00 TL, elektrik bakımından yapılması gereken harcamaların 40.000,00 TL, makine bakımından yapılması gereken harcamaların 50.000,00 TL olmak üzere toplam harcama tutarının 205.000,00 TL olduğunun değerlendirildiğini, söz konusu rapor ile dosya kapsamında hazırlanan bilirkişi raporları arasında fahiş farklar bulunmakta olup farklılıkların sebebi araştırılmadan hüküm kurulmasının doğru olmadığını, yıpranma payının 02.12.1982 tarihli ve 17886 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren yıpranma payı cetveli esas alınarak belirlenmesi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yıpranma tenzilat oranlarının hangi hesaplama kriterine göre tespit edildiğinin ifade edilmediğini, denetime elverişli bir bilirkişi raporunun varlığından söz edilemeyeceğini, yıpranma payının belirlenmesinde kiralananın hastane olarak kullanılması hususunun da gözetilmesi gerektiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Değerlendirme

Uyuşmazlık, kiralananın hor kullanılmasından kaynaklı başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

1. Temyizen incelenen kararın bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gereğince verildiği, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı, hor kullanma tazminatı miktarına yönelik dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu anlaşılmakla; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2. Somut olayda; Mahkemece verilen 09.05.2019 tarihli kararda kiralananın hor kullanılmasından kaynaklı tazminat miktarı 1.398.040,00 TL üzerinden icra takibinin devamına dair hüküm kurulmuş; bu karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairece yukarıda yer verildiği üzere hüküm davalı lehine bozulmuştur.

3. Buna göre Mahkemece; bozmadan önce verilen kararda hükmedilen alacak kalem tutarları ile sınırlı olacak şekilde karar verilmesi gerekirken, aleyhe hüküm verme yasağı ihlal edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması, doğru olmayıp bozmayı gerektirir.

4. 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu'nun 56/b bendi uyarınca davalı Üniversite harçtan muaf olduğu halde, Mahkemece bu durum gözetilmeden harç yüklenmesi de hatalı olmuştur.

Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen Geçici 3 üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı vekili tarafından temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1), (4), (5), (6), (7) ve (8) nolu bentleri çıkarılarak yerlerine sırasıyla;

"1- Davanın kısmen kabulüne, İstanbul Anadolu 8.İcra Dairesinin 2013/192 sayılı icra dosyasına davalının yaptığı itirazın kısmen iptaline, 1.398.040,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1 ve 2/1 maddesince işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsili için takibin kaldığı yerden devamına,

4- Davalı taraf harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılan başvuru harcı 11,30 TL ile peşin harç olmak üzere toplam 27.324,15 TL'nin istem halinde davacıya iadesine,

5- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre hesaplanan 159.843,20 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,

6- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden ret edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre hesaplanan 112.976,84 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,

7-Davacı tarafından yapılan 343,70 TL posta masrafı, 4.850,00 TL bilirkişi ücreti, 170,80 TL keşif harcı olmak üzere olmak üzere toplam 5.364,5 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre; 3.316,33 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,

8-Davalı tarafından yapılan 436,95 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre; 166,82 TL'sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına," ibarelerinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcından alınması gereken karar ve ilam harcının mahsubu ile artan harcın istem halinde davacıya iadesine,

1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

15.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.