"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1865 E., 2023/2978 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 33. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/653 E., 2022/216 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyize konu edilen kararlarda dava değerinin duruşma sınırının altında olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın duruşma isteminin reddine, temyiz dilekçesinin kabulü ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı asıl; Giresun İcra Müdürlüğünün 2018/1141 E. sayılı takip dosyasında Türkiye İş Bankasından kullandığı kredi borçları nedeniyle banka tarafından takip başlatıldığını, takibe önce itiraz ettiğini, daha sonra banka vekili ile taksitle ödeme konusunda anlaşıldığını, bunun üzerine şartlı olarak takibe olan itirazından vazgeçtiğine ilişkin dilekçe verdiğini, anlaşma doğrultusunda alacaklı vekilinin banka hesabına farklı tarihlerde toplam 3.000,00 TL ödeme yaptığını, ancak vekil tarafından icra dosyasına ödemelerin bildirilmediğini, taahhütname ve ihlalden bahsetmeksizin maaş haczi talebinde bulunduğunu, icra müdürlüğünce 29.01.2020 tarihinde maaş haczi için Giresun Üniversitesi Rektörlüğüne müzekkere yazıldığını, maaş hacizlerinin yapıldığını, harici olarak vekile yaptığı ödemelerin dekontlarını sunmasına rağmen borç hesabına dahil edilmediğini, vekil tarafından da harici ödemenin geç bildirilmesi ve harçlandırılması nedeniyle icra müdürlüğü tarafından yine borç hesabına dahil edilmediğini, icra müdürlüğü görevlilerinin bu şekilde görevlerini kötüye kullandıklarını, tarafınca Giresun İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/39 Esas sayılı dosyasıyla İcra Memur Muamelesini Şikayet davası açıldığını, öncelikle şikayetin reddine karar verildiğini, istinaf başvurusu üzerine haklılığının açıkça ortaya çıktığını, maaş hacziyle toplamda 21.233,93 TL'lik kesinti yapıldığını, kesinti tarihlerindeki kur oranlarına göre toplam 2.811,77 USD yatırım yapma imkanı varken yapamadığını, ayrıca Ankara'da bulunan taşınmazına haciz şerhi konulduğunu, tasarruf hakkının da kısıtlandığını, İcra Hukuk Mahkemesinde dava açma masrafı, dava tarihi itibariyle 2.811,77 USD'nin TL karşılığından doğan zararla birlikte toplamda 6.269,74 TL'lik zararı olduğunu, ileri sürerek;fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı tarafından tazminini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; icra memurlarının işlemlerinin hukuka uygun olduğunu, kusurlu davranışlarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı hakkında Giresun 3. İcra Müdürlüğünün 2018/1141 E. sayılı dosyası ile ilamsız takibe başlandığı, davacının itirazı üzerine takibin durduğu, davacı ile dava dışı banka arasında taksitlendirme sözleşmesi yapıldığı, yapılan sözleşmenin niteliği gereği itirazdan vazgeçildiği, takibin kesinleştiği, taahhüt sözleşmesinin yasal şartlarını taşıdığı, davacının söz konusu haciz işlemlerine karşı Giresun İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/39 E. sayılı sayılı dosyası ile şikayet yoluna başvurduğu, Mahkeme tarafından verilen kararın Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk dairesinin 26/02/2021 tarihli ve 2021/121 E. 2021/290 K. sayılı kararı ile kaldırıldığı, kaldırma üzerine İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen 30.09.2021 tarihli ve 2021/79 E., 2021/267 K. sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 25.02.2022 tarihli ve 2021/1985 E., 2022/275 K. sayılı kararıyla ile esastan reddine karar verildiği tazminat istemine ilişkin şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, taksitli ödeme taahadünde bulunan davacının bu taahhüdünü ilk olarak 15.08.2018 tarihinde ihlal ettiği, bu nedenle alacaklı vekilinin 30.05.2019 tarihli haciz talebinin icra dairesince ret edildiği, söz konusu ret kararının bir yıllık hak düşürücü süre içinde yapılan haciz istemini hukuka aykırı hale getirmeyeceği, alacaklı vekilinin 29.01.2020 tarihli haciz talebinin ise ret kararının düzeltilmesine yönelik olduğu, icra memurunun süresinde yapılmış haciz talebini yerine getirmesinden ibaret işleminin davalının sorumluluğunu doğurmayacağı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı asıl temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı asıl; Giresun İcra Dairesi tarafından hukuka aykırı bir şekilde, alacaklı vekilinin taleplerinin kabulü ile maaşlarına ve taşınmazlarına haciz konulması kararının verildiğini, talep tarihi itibariyle alacaklının itirazın iptali davası açma süresinin geçtiğini ve haciz isteme hakkının düşmüş olduğunu takipten önce banka ile imzalanan protokol ile icra dosyasında verilen taahhütnamenin karıştırıldığını, ödemelerin protokole atfen yapıldığını, taahhütname kapsamında herhangi bir ödeme yapılmadığını, icra memuru işleminin şikayetine karşı verilen Giresun İcra Hukuk Mahkemesin ve Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine verilen kararları hukuka aykırı olduğunu, icra memurlarının dikkatsizlikleri sonucu sebep oldukları zarardan sorumlu olduklarını ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, icra memurunun kusurlu eylemi nedeniyle uğranıldığı iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkindir.
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye ve özellikle davacının itirazından vazgeçmesi üzerine takibin kesinleştiği, davacının taksitli ödeme taahhüdünü 15.08.2018 tarihinde ihlal etmesi nedeni ile alacaklı vekilinin 30.05.2019 tarihli haciz talebinin süresinde olduğu, Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2021/1985 Esas, 2022/275 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere 29.01.2020 tarihli talebin takibin yenilenmesi anlamında bir talep olmadığı, haciz isteme talebinin süresinde olduğunun anlaşılmasına göre, davacının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.