"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/4007 E., 2024/194 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 12. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/394 E., 2020/424 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi ile 2.300,37 m² alanlı taşınmazın 986 m² kısmının bahçe olarak kullanılmak üzere 06.04.2011-05.04.2014 tarihleri arasında davalıya kiralandığını, davalının kira bedellerini ödemediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 463.775,63 TL kira alacağının muaccel olduğu tarihler itibariyle 6183 sayılı Kanuna göre hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; müvekkilinin kiralanan üzerinde sözleşme hükümlerine göre geçici yapı yapmak üzere Kartal Belediyesine müracatı üzerine 10 yıllık süre için geçici inşaat izni verildiğini, müvekkilinin alınan geçici inşaat iznine istinaden Belediyeden yapı ruhsatı aldığını ve inşaatın başlaması için oldukça yüksek masraflar yaptığını, geçici inşaat izninin verilmesinden 6 ay sonra Kartal Belediyesinin taşınmazın kısmen park alanı, kısmen de yolda kaldığı gerekçesi ile geçici inşaat ruhsatını iptal ettiğini, ruhsatın iptal edilmesinden sonra müvekkilinin gerekli yatırımları yapamadığını ve işletmesini hayata geçiremediğini, bu nedenle iptal kararından sonra kirayı ödeyemediğini, müvekkilinin kullanmadığı taşınmaz için müvekkilinden kira bedeli talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı kiracının ayıp nedeniyle Kanunla tanınan haklarını kullanmadığı, kira sözleşmesinin tarafların serbest iradesi ile yapıldığı, kira bedelinin uyarlanması için kanuni yollara başvurulmadığı, sözleşmenin tarafları bağlayıcı olması prensibi gereğince davalı kiracının kira bedelini ödemekle yükümlü olduğu, davalının dava konusu taşınmazdaki kiracılığının devam ettiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacının 236.770,80 TL asıl alacak, 62.252,79 TL gecikme tazminatı olmak üzere toplam 299.023,59 TL alacağı bulunduğundan davanın bu miktar yönünden kabulüne ve asıl alacak olan 236.770,80 TL'ye 25.10.2013 fesih tarihi itibarı ile yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karara karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu Hazineye ait taşınmazın 986 m²'lik kısmının bahçe olarak kullanılmak üzere davalıya ihale yoluyla 3 yıl için kiralandığı, Belediye tarafından 28.06.2011 tarihinde kafeterya olarak kullanılmak üzere taşınmaz için geçici inşaat izni verildiği, 17.01.2012 tarihinde geçici izin kararının iptaline karar verildiği, 14.02.2013 tarihli yazısında ise, taşınmazın kamuya ait park alanında kaldığının ve parkın inşaatına başlanacağının belirtildiği, 14.02.2013 tarihli yazısında ise taşınmazın kamu yararına park alanı olarak belirlendiği, başka bir maksatla kullanılamayacağı ve değerlendirilemeyeceğinin belirtildiği, davalı kiracının ruhsatının iptal edilmesinden sonra kira paralarını yatırmadığı, davalı İdarenin 18.11.2013 tarihinde kira bedellerinin vadesinde ödenmemesi nedeniyle nedeniyle sözleşmeyi feshettiği, davalı kiracı tarafından açılan davada feshin geçersiz olduğuna ve kiracılık sıfatının varlığının tespit ve devamına karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, her ne kadar mecurun belediye tarafından inşaat ruhsatının iptali ile park alanı dışında kullanılamayacağı yönünde karar alınmışsa da, İstanbul Anadolu 20. Sulh Hukuk Mahkemesi kararı ile kiracılık sıfatının tespitine karar verildiği, kiracı tarafından da sözleşmenin feshedilmediği, kiracılık sıfatı devam ettiğinden davalı kiracının kira bedellerini ödemekle yükümlü olduğu, davacı İdarenin 06.01.2012 tarihinden fesih tarihine kadar muaccel olan kira alacakları esas alınmak suretiyle davanın kabulüne kararı verilmesi gerektiğinden bahisle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, 463.775,63 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bu miktarın 57.861,88 TL'sine 06.01.2012 tarihinden, 57.861,88 TL'sine 06.04.2012 tarihinden, 57.861,88 TL'sine 06.07.2012 tarihinden, 57.861,88 TL'sine 06.10.2012 tarihinden, 57.861,88 TL'sine 06.01.2013 tarihinden, 59.192,70 TL'sine 06.04.2013 tarihinden, 59.192,70 TL'sine 06.07.2013 tarihinden, 59.192,70 TL'sine 06.10.2013 tarihinden itibaren 6183 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca işleyecek gecikme zammı işletilmesine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının kiralananı teslim yükümlülüğünü yerine getirmediğinden müvekkilinin kira sözleşmesine konu edilen yeri hiçbir zaman kullanamadığını, bu durumda müvekkilin kira bedelini ödeme yükümlülüğünden söz edilemeyeceğini ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kira alacağı istemine ilişkindir.
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye dava konusu taşınmazın bahçe olarak kullanılmak üzere davalıya kiralanmasına, 06.04.2011 tarihli yer teslim tutanağı
ile teslim edilmesine, kiralananın ayıplı olduğunu ileri süren davalının kira sözleşmesini feshedip davacı kiraya verene teslim etmemesine, kira sözleşmesi devam ettiğinden davalının kira bedellerini ödemekle yükümlü olduğunun anlaşılmasına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.