"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3252 E., 2023/1517 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2008/521 E., 2019/377 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen muarazanın önlenmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bursa Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının, ... Eczanesi unvanı ile serbest eczacılık mesleğini ifa ettiğini, bu ticari faaliyetine devam ederken 18.09.2008 tarihinde tebliğ edilen davalı Kuruma ait 08.09.2008 tarihli yazı ile 239.160,50 TL cezai şart uygulanmasına ve protokolün (6.3.10.) maddesi gereği sözleşmesinin 6 ay süreyle feshedilmesine karar verildiğini öğrendiğini, sözleşmenin davalı Kurumca haksız olarak tek taraflı feshedildiğini feshin haklı nedenlere dayanmadığını, davalı Kurumun sözleşmenin feshi ile ilgili yazısında belirttiği gibi ilaç kupürleri ve kupürleri kesilmiş ilaçların sahipsiz olmadığını, tamamının sahipli olduğunu ileri sürerek; sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin tespitine ve fesih işleminin iptaline, sözleşmenin devam ettiğine ve muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; para cezası ve fesih işleminin protokol ve sözleşme şartları çerçevesinde uygulandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15.10.2019 tarihli ve 2008/521 E., 2019/377 K. sayılı kararıyla; davalı Kurumca ilaç teminine ilişkin protokolün (6.3.10) maddesi gereğince 6 ay süreyle sözleşmenin feshi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 10.03.2022 tarihli ve 2020/87 E., 2022/448 K. sayılı kararıyla; davacıya ait eczanede yapılan incelemeler sonucu, reçete karşılığı bulunmayan ve kime ait olduğu ispatlanamayan ve protokollerde belirtilen sayı ve bedelin üzerinde ilaç kupürleri ve kupürü kesilmiş ilaçlar bulunduğu, davacının bu ilaçların ve kupürlerinin hangi hasta ve reçetelere ait olduğunu ispatlayamadığı, eczanede reçete karşılığı bulunmayan ve kime ait olduğu ispatlanamayan ilaçlar olmasının protokol hükümlerine göre sözleşmenin feshi sebebi olduğu, protokol uyarınca sözleşmenin feshi ve cezai şart işlemleri yerinde olduğundan Mahkemece davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, davalının uyguladığı para cezasının toplamda 239.160,50 TL olduğu, davanın reddine karar verildiğinden davalı lehine bu meblağ üzerinden AAÜT göre nispi olarak hesaplanan vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği halde, maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, davacının başvurusunun esastan reddine, davalının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek yeniden davanın reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 20.09.2022 tarihli ve 2022/4500 E., 2022/6717 K. sayılı ilamıyla; 2016 ile 2020 yılları Protokolleri uyarınca değerlendirme yapılması ve davalı lehine talep olmadığı halde cezai şart bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi kurulundan alınan ek raporda, 2016 ve 2020 Protokollerinin (5.3.5) maddesinde fesih süreleri hariç diğer maddelerin aynı olduğu, davacı eczacı tarafından eylemin tekrar edildiğine ilişkin bir iddia ve ispat bulunmadığı, 2016 ve 2020 yılları Protokolleri uyarınca sözleşmenin feshi işleminin haksız olduğunun bilirkişi ek raporu ile belirlendiği gerekçesiyle sözleşmenin feshedilmesine ilişkin işlemin haksız olduğunun tespiti ile fesih işleminin iptaline, muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; olayın tespit edildiği tarihte yürürlükte bulunan 2007 ve 2008 tarihli Protokol hükümlerinin uygulanması gerektiğini, müvekkili Kurum işleminin fesih işlemi yönünden doğru ve mevzuata uygun olduğunu, davacı tarafın cezai şartın iptalini talep etmediğinin gerek bozma ilamı ile gerekse Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla hüküm altına alındığını, dava konusu edilmeyen cezai şartın kesinleştiğini, cezai şarta bağlı olan fesih işlemine dair hükmün bölünerek sadece feshin iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu savunarak, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sözleşmenin feshine ilişkin kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.
3. Değerlendirme
Bölge Adliye Mahkemesince uyulan bozma ilamında belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapıldığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş yönlerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.