"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 57. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/3390 E., 2024/634 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2022/144 E., 2023/206 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 08.11.2020 tarihinde Sıra Tespitli Tasarruf Planı Sözleşmesi gereği davacının 20.11.2020 tarihinde 59.500,00 TL olan çalışma bedelini, 306.422,00 TL olan peşinatı ve ilk taksit tutarı olan 1.597,00 TL ve devamında belirlenen taksit tutarlarını düzenli bir şekilde ödemeye devam ettiğini, işbu ödemelere binaen müvekkiline, davalı tarafça vadesi 10.02.2021 olan 311.200,00 TL bedelli teminat senedi verildiğini, 12. taksit tutarını ödedikten sonra davalı şirketin müvekkiline 800.000,00 TL ödemesi gerektiğini, davalı şirketin bu ödemeyi yapmadığını, davacının buna rağmen 13. taksit tutarı olan 5.597,00 TL' yi de davalı şirkete ödediğini, davalı şirkete 28.12.2021 tarihinde ihtarname çekildiğini, ancak davalı şirketçe ihtara herhangi bir cevap verilmediğini, bunun üzerine davalı şirket hakkında ihtiyati haciz kararı alındığını ve icra dosyası ile takip talebinde bulunulduğunu, borçlu şirketin icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek, icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptaline ve icra takibinin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının sözleşme ve yönetmelikten ... yükümlülüklerini yerine getirmediğini, zorunlu dava şartı olan arabuluculuk kanun yolunun tüketilmediğini, müvekkili şirket aleyhine ikame edilen davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Borçlar Kanunu’nun 77. maddesinde; “Haklı bir sebep olmaksızın bir kimsenin mal varlığından veya emeğinden zenginleşen kişi bu zenginleşmeyi vermekle yükümlüdür.” düzenlemesinin, yine borçlar hukukunun 80. maddesinde “Zenginleşen iyi niyetli ise yaptığı zorunlu ve yararları geri verme isteminde bulunandan isteyebilir.” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, davacı, davalıya Sivas 2. Noterliğinin 28.12.2021 tarihli 35198 yevmiye numaralı ihtarnamesini göndererek; 800.000,00 TL'nin 21.10.2021 tarihinde muaccel olduğunu, 3 gün içinde ödeme yapılmaması halinde 21.10.2021 tarihinden itibaren temerrüde düşeceğini, yasal yollara başvurulacağını ihtaren bildirildiği, davacının sözleşmeden dönme nedeniyle ödediği ücreti iadesi talebinde bulunmasının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre yerinde olduğu ancak takipte talep edilen faiz yönünden fazla talepte bulunduğu kanaatine varıldığı, icra takibinin başlangıç tarihi olan 09.02.2022 tarihi ile davacının davalıyı 21.10.2021 tarihinde temerrüde düştüğünü ihtar ettiği tarih arasında geçen 111 gün için takibe konu 390.145,00 TL'nin ticari temerrüt faizi oranıyla işlemiş ticari temerrüt faizi olarak hesaplanan 19.456,48 TL işlemiş faiz olduğu hesaplandığı, asıl alacağın ödeme belgeleri ile tespit edilebilecek likit ve muayyen nitelikte olduğu, dikkate alınarak icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerektiği, davalı taraf her ne kadar arabulucuk nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, arabulucuk şartının sağlanmadığını ileri sürmüş ise de; davacı tarafça dosyaya sunulan 21.01.2021 düzenlenme tarihli arabuluculuk tutanağı incelendiğinde, tarafların başvuruya konu edilen uyuşmazlık konusunun tutanakta; "08.11.2020 tarihli sıra tespitli tasarruf planı sözleşmesi kapsamında karşı tarafın edimini yerine getirmemesinden kaynaklı ...'in bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu edimlerinin faiziyle birlikte iadesi ve uğramış olduğu zararının tazminine ilişkin" şeklinde yer aldığını, iş bu davanın konusunun da bu kapsamda olduğu kanaatine varılarak arabuluculuk şartının sağlandığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabul kısmen reddine, davalının takip dosyasına yaptığı itirazının 390.145,00 TL asıl alacak, 1.140,00 TL D. İş dosya ilam vekalet ücreti, 19.456,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 410.741,48 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, asıl alacağın % 20'si tutarında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafın, takip tarihinden önce, sözleşmeyi iptal ve organizasyondan ayrılma iradesi ile ödenen bedelin iadesi talebini içerir 28.12.2021 tarihli Sivas 2. Noterliğinden düzenlenen ihtarnameyle davalıya bildirildiği, dava konusu takibin 07.02 2022 tarihinde başlatıldığı, itirazın 09.02.2022 tarihinde yapıldığı ve davanın ise 11.02.2022 tarihinde açıldığının tespit edildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6502 sayılı TKHK, 6361 Sayılı Kanun ve 07.04.2021 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Tasarruf Finansman Şirketlerinin Kuruluş Ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik ile sözleşme hükümleri doğrultusunda çözümlenmesi gerekmektiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin "iptal ve devir" başlıklı 8. maddesi incelendiğinde; müşterinin iptal hakkı olduğu kabul edildiği, sıra tespitine giren müşterinin sözleşme iptal talebini dilekçe ile şirkete ilettiği tarihten itibaren 80 (seksen) gün içerisinde müşterinin ödediği taksitler, (varsa) peşinat, (varsa) ara ödemelerin iadesinin kararlaştırıldığı ve şirkete ödenen çalışma bedelinin iade edilmeyeceğinin müşteri tarafından kabul edildiğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin 8.maddeki sözleşmenin alıcı tarafından feshi durumunda davalıya ödenen organizasyon ücretinin iade edilmeyeceğine dair sözleşme hükmü, 7292 sayılı yasanın 7. maddesi ile eklenen 6361 sayılı yasanın 39/A-4. maddesi gereği haksız şart niteliğinde olmayıp, organizasyon bedeli dışında kalan kısmın iade edileceği düzenlendiği, sözleşmenin fesih tarihi itibariyle yürürlükte olan bu yasa maddesi uyarınca organizasyon bedelinin iadesi talebinin reddine karar verilmesinin gerektiği, çalışma bedeli olarak ödenen ve sözleşmenin 8. maddesi uyarınca iadesi gereken taksit bedellerine ilişkin tasarruf bedeli bakımından 28.12.2021 fesih tarihi ve davaya konu edilen icra takip tarihi itibarı ile 80 günlük sürenin dolmadığı anlaşılmakla, alacağın muaccel olmadığının açık olduğu, muaccel olmayan alacak yönünden davanın açılmasında henüz hukukî yarar bulunmadığı, bu nedenlerle yerel mahkemenin aksi yöndeki kararı isabetli olmadığı gerekçesiyle, yerel mahkeme kararı kaldırılarak, açılan itirazın iptali davasının 59.500,00 TL çalışma bedelinin tahsili yönündeki takip talebi bakımından esastan reddine, tasarruf bedelinin tahsili yönündeki takip talebi bakımından, 28.12.2021 fesih tarihi itibari ile dava konusu takip tarihinde 80 günlük ödeme süresi dolmadığından muaccel olmayan alacak hakkındaki davanın HMK m. 115 gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine, davalının ispatlanamayan kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; borçlu şirketin yapması gereken ödemeyi zamanında yapmayarak üzerine düşen edimini yerine getirmediğini, davalı şirketçe müvekkiline verilen vadesi 10.02.2021 olan teminat mektubunun dava tarihi itibariyle muaccel hale geldiğini, İstinaf mahkemesince teminat mektubundaki vade tarihine ilişkin bir değerlendirme yapılmadığını, teminat mektubundan da anlaşılacağı üzere borçlu şirket her halükarda temerrüde düştüğünü ve borcun muaccel olduğunu, davalı şirket yapılan ihtara rağmen edimlerini yerine getirmediğinden davacının haklı olarak sözleşmeyi feshettiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, tasarruf finans sözleşmesinden doğduğu iddia edilen alacağın tahsiline ilişkin icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
07.03.2021 tarihli ve 31416 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un; "1. maddesi ile 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen (j) bendi; j) Organizasyon ücreti: Müşterilerin tasarruf finansman sözleşmesi kapsamında tasarruf finansman faaliyeti ve tasarruf fon havuzunun yönetimi karşılığında ödeyecekleri tutarı,7. maddesi ile aynı Kanun’a eklenen 39/A maddesinin birinci fıkrası; tasarruf finansman sözleşmesi, belirli bir tasarruf tutarı ve dönemine bağlı olarak önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinimi için müşteriye finansman kullanma hakkı veren, şirkete ise müşteriye ait birikmiş tasarruf tutarını yönetme, geri ödeme ve finansman kullandırma yükümlülüğü ile organizasyon ücreti alma hakkı veren, faizsiz finansman esaslarına göre düzenlenen sözleşmedir." hükmünü içermektedir.
Dairemizin 04.06.2021 tarihli daire kurul toplantısında alınan ilke kararında "07.03.2021 tarihli ve 31416 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un; 1. maddesi ile 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen (j) bendi;“ j) Organizasyon ücreti: Müşterilerin tasarruf finansman sözleşmesi kapsamında tasarruf finansman faaliyeti ve tasarruf fon havuzunun yönetimi karşılığında ödeyecekleri tutarı,";7. maddesi ile aynı Kanun’a eklenen 39/A maddesinin birinci fıkrası; "Tasarruf finansman sözleşmesi, belirli bir tasarruf tutarı ve dönemine bağlı olarak önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinimi için müşteriye finansman kullanma hakkı veren, şirkete ise müşteriye ait birikmiş tasarruf tutarını yönetme, geri ödeme ve finansman kullandırma yükümlülüğü ile organizasyon ücreti alma hakkı veren, faizsiz finansman esaslarına göre düzenlenen sözleşmedir." hükmünü içermektedir.
Açıklanan bu kanun hükümleri yürürlüğe girmeden önce, tüketici ile şirket arasında akdedilen tasarruf finansman sözleşmesinin feshedilmiş olması (veya feshi için mahkemeye başvurulmuş olması) koşuluyla, tüketici tarafından açılan (alacak veya itirazın iptali istemli) davalarda, tüketici tarafından şirkete ödenmiş olan organizasyon ücretinin iade edilmesi gerektiğine karar verilmiştir (Emsal; Dairemizin 2020/3408 E. 2021/6024 K. sayılı onama kararı).
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye ve özellikle uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre sözleşmenin fesih tarihi itibariyle organizasyon bedelinin iadesi edilmesinde isabetsizlik bulunmamasına ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 8. maddesine göre, fesih talebinin yazılı olarak iletildiği 28.12.2021 tarihinden davaya konu edilen icra takip tarihi itibarı ile 80 günlük sürenin dolmadığı dolayısıyla alacağın muaccel olmadığı ve davanın açılmasında henüz hukukî yararın bulunmadığına dair kararda isabetsizlik olmadığına göre, davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.04.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.