Logo

3. Hukuk Dairesi2024/3284 E. 2024/3414 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vadesi keşide tarihinden önce olan ve kambiyo senedi vasfını kaybeden bir senetle başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasında, davacının borcu olmadığını ispat yükünün kimde olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Vadesi keşide tarihinden önce olan senedin kambiyo senedi vasfını kaybetse dahi adi senet hükmünde ve borç ikrarı niteliğinde olduğu, davacının senetle ispat kuralı gereğince borcunun olmadığını senetle ispatlayamadığı gözetilerek, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2169 E., 2024/1073 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/53 E., 2023/375 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü

I. DAVA

Davacı vekili; davalı ile müvekkilinin arasında mevcut ve geçerli bir hukuki ilişki bulunmadığından keşide tarihinin vade tarihinden önce olması sebebiyle kambiyo vasfı taşımayan 900.000,00 TL bedelli senede dayanılarak genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinden dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, alacağın %20' sinden az olmamaz üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili ; davacının 23.11.2022 tarihinde bir taşınmazı ihaleden satın alabilmek için müvekkilinden borç para aldığını ancak geri ödemediğini savunarak davanın reddine alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile genel haciz yolu ile başlatılan takibe konu senedin vade tarihinin keşide tarihinden önce olması nedeniyle kambiyo vasfını yitirerek adi senede dönüştüğü davacının senede karşı iddiasını senetle ispatlaması gerektiği ancak ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine ve şartları gerçekleşmediğinden kötü niyet tazminatı talebi ile icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili, kambiyo vasfı taşımayan senede dayanılarak yapılan icra takibinin hukuka aykırı olduğunu, senet niteliğine haiz olmayan bin belge hakkında "senede karşı senetle ispat" kuralının uygulanamayacağını belirterek kararı istinaf etmiştir.

2.Davalı vekili, davacının davayı açmaktaki amacının müvekkilinin alacağını almasını geciktirmek ve tasarrufun iptali davasını bekletmek olduğunu bu nedenle kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi gerekçesini benimseyerek taraf vekillerinin istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili istinaf sebeplerini tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 72 nci maddesi kapsamındaki menfi tespit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 72 nci maddesi

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 201 ve 205 inci maddeleri

3. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun (6102 sayılı Kanun) bononun unsurları ve unsurların bulunmaması hallerini düzenleyen 776 ve 777 nci maddeleri

4. 6102 sayılı Kanunun 778 inci maddesi atfı ile bonolar için de geçerli olan, poliçelerde vadeye ilişkin 703 üncü maddesi: "(1) Bir poliçe; a) Görüldüğünde, b) Görüldükten belirli bir süre sonra, c) Düzenlenme gününden belirli bir süre sonra, d) Belirli bir günde, ödenmek üzere düzenlenebilir. (2) Vadesi başka şekilde yazılan veya birbirini takip eden çeşitli vadeleri gösteren poliçeler batıldır".

3. Değerlendirme

1. Somut olayda genel haciz yoluyla icra takibine konu edilen senet, 6102 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen maddeleri gereği her ne kadar vade tarihinin düzenleme tarihinden önce olması sebebiyle kambiyo vasfına sahip değil ise de soyut borç ikrarını içeren ve imzasına itiraz edilmeyen bir adi senet niteliğinde olup borcun varlığını ispatlamaktadır. Buna göre ispat yükü, borçlu olmadığını iddia eden davacıya aittir.

2.6100 sayılı Kanunun 205 inci maddesi gereği mahkeme huzurunda ikrar olunan veya mahkemece inkâr edenden sadır olduğu kabul edilen adi senetler, aksi ispat edilmedikçe kesin delil sayılırlar. Aynı Kanunun 201 inci maddesinde senede karşı ancak senetle ispat mümkün olduğu belirtildiğine ve davacının da iddiasını senetle ispatlayamamış olmasına göre temyiz edilen karar usul ve yasaya uygun olup davacının temyiz itirazlarının reddiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.