Logo

3. Hukuk Dairesi2024/342 E. 2025/162 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Doktora öğrenimi için imzalanan taahhüt ve kefalet senedi nedeniyle davacının borçlu olup olmadığının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Senette belirtilen miktarın açıkça yer alması, davacıya maaş dışında ödeme yapıldığının ispatlanamaması ve taahhüdün ihlali halinde maaşların iadesinin angarya yasağına aykırılığı gözetilerek, davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1392 E., 2023/1527 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/14 E., 2022/266 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında davalı Üniversitenin Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Bilgisayar Bilimleri Ana Bilim Dalında araştırma görevlisi olarak görev yapmakta iken, Üniversite adına lisansüstü eğitim yapmak üzere Gazi Üniversitesi Bilişim Enstitüsünde görevlendirildiğini ve kadrosunun da geçici olarak bu enstitüye tahsis edildiğini, bu öğrenim için müvekkilinin davalı Üniversite ile 16.04.2014 tarihinde yüksek lisans, 08.03.2017 tarihinde doktora öğrenimi için taahhüt ve kefalet senedi imzaladığını, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nda (2547 sayılı Kanun) kefalet senedi düzenleneceğine dair hüküm bulunmadığını, yüksek lisansı bitirdiği için 16.04.2014 tarihli senedin kendiliğinden hükümsüz hale geldiğini, doktora yeterlilik sınavında başarısız olup enstitüdeki kaydının silindiğini, kadrosunun davalı Üniversiteye iade edildiğini

ileri sürerek; doktora öğrenimi için düzenlenen 08.03.2017 tarihli yüklenme senedinin hükümsüz kılınması ve senet nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davada idari yargının görevli olduğunu, ÖYP kapsamındaki araştırma görevlilerinin 2547 sayılı Kanun'un 33. maddesi gereğince yeniden atamalarının yapılması halinde mecburi hizmet yükümlülükleri bulunmaya devam edeceğinden taahhüt ve kefalet senetlerinin geçerliliğini koruduğunu, taahhütnamenin imzalanmasında geçerliliği etkileyecek irade sakatlığının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacıya maaş ödemesi dışında başkaca ödeme yapıldığının ispatlanamadığı, taahhüdün ihlali halinde maaşların iadesi durumunda ücret ödenmeksizin çalışılmış olma durumunun gerçekleşeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının 08.03.2017 tarihli taahhüt ve kefalet senedi nedeniyle borçlu olmadığının ve davalı Üniversiteye mecburi hizmet yükümlülüğünün bulunmadığının tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 19.12.2022

tarihli kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 20.09.2023 tarihli kararıyla; istinaf başvurusunun davalı Üniversitenin harçtan muaf olması nedeniyle kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden davanın kabulüne karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; savunmalarının değerlendirilmediğini, davalı Üniversite tarafından davacıya borç miktarını bildiren yazı gönderilmediğini, taahhüt ve kefalet senedinde yazan miktarın temsili miktar olduğunu, kişiden talep edilen miktarın ise farklı bir hesaplama yöntemi ile hesaplandıktan sonra ilgiliye gönderildiğini, dava konusunun Rektörlüğün 01.02.2021 tarihli yazısı olduğunu, davanın menfi tespit davası olduğu halde alacak davası gibi nitelendirildiğini, senet üzerinde yazan miktarın kefillere yönelik olduğunu, bu nedenle dava değerinin 300.000,00 TL olarak kabul edilmesinin doğru olmadığını, davacının 2547 sayılı Kanun'un 33/a maddesinde yer alan statüye atandığından mecburi hizmet yükümlülüğünün devam ettiğini ve aynı Kanun'un 35 inci maddesi gereğince lisansüstü eğitimden doğan mecburi hizmet yükümlülüğüne ilişkin alınan tahahhüt ve kefalet senetlerinin geçerliliğini koruduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, 2547 sayılı Kanun'un 35. maddesi uyarınca imzalanan yüklenme senedinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, uyuşmazlığın davacı tarafça imzalanan doktora öğrenimine ilişkin 300.000,00 TL miktarlı taahhüt ve kefalet senedi nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ilişkin olmasına, senette açıkça miktarın belirtilmesine, davacıya maaş ödemesi dışında başkaca ödeme yapıldığının ispatlanamamasına, taahhüdün ihlali halinde maaşların geri verilmesiyle ücret ödenmeksizin çalışılmış olacağından, taahhüt senedindeki maaşların geri ödeneceği yönündeki düzenlemenin angarya yasağının ihlali olduğunun anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.