Logo

3. Hukuk Dairesi2024/79 E. 2024/3590 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı hastane ve doktorun vekalet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranması nedeniyle prematüre bebekte meydana gelen görme kaybından dolayı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamındaki bilirkişi raporlarının denetime elverişli olması ve davacı çocuğun görme kaybı nedeniyle hayatı boyunca emsallerine oranla daha fazla efor sarf etmek zorunda kalacağı gözetilerek sürekli iş gücü kaybının on sekiz yaşına kadar "efor tazminatı" olarak hesaplanmasının yerinde olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/927 E., 2023/1747 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 3. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2022/591 E., 2022/539 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkillerinin çocuğu olan davacı ...'ın 22.09.2013 tarihinde davalı şirkete ait Hastanede 28 haftalık ve 1.500 gr olarak dünyaya geldiğini, 80 gün küvezde kaldığını, 09.12.2013 tarihinde taburcu olurken ... bebeğin sağlıklı olduğu bilgisinin verildiğini ve bebeğin hastanede kaldığı süre boyunca herhangi bir şekilde göz muayenesinin yapılmadığını, 20.12.2013 tarihinde yapılan göz muayenesinde göz iltihabı teşhisi konularak evlerine gönderildiklerini, ... Üniversitesi Hastanesinin önerisi ile 25.12.2013 tarihinde ... Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne gittiklerini, yapılan muayenede bebeğin gözleri ile ilgili tedavi için geç kalındığı, daha önce herhangi bir işlem yapılmamasının büyük bir eksiklik ve ihmal olduğu söylenerek bu hastanede gözlerinden ameliyat olduğunu, bebeğin doğumundan itibaren 4-6 hafta içerisinde yapılması gereken ROP muayenesinin doğumdan yaklaşık 3 ay sonra yapılmasının önerildiğini, yapılan ihmal sonucu ... bebeğin sağ gözünde kalıcı körlüğün, sol gözünde ise yapılacak operasyon ve tedaviler ile ancak ışığı fark edebilecek düzeyde görme imkanının olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik iş göremezlik kapsamında 1.000,00 TL maddi tazminatın davacı ...'ın doğumundan itibaren, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 100.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini istemiş, 15.01.2019 tarihli ıslah dilekçeleri ile; dava dilekçesinde faiz başlangıçlarına yer verildiğini ancak sehven faiz kelimesinin yazılmamış olduğunu belirterek, bu hususun maddi hata olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek, dava dilekçesinin sonuç ve talep kısmını faiz yönünden ıslah ettiklerini; manevi tazminatlara dava tarihinden, maddi tazminata ise doğum tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle hükmedilmesini istemiş, 15.01.2019 tarihli bedel artırım dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini 337.078,63 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dışı göz doktoru ...'in yaptığı muayene ve teşhislerin doğru olduğunu, olay ile müvekkillerinin eylemleri arasında illiyet bağının olmadığını, müvekkili Hastaneye yüklenilecek herhangi bir kusurun bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacıların velayetleri altında bulunan ve müşterek çocukları olan ...'ın davalı Hastanede 22.09.2013 tarihinde preterm eylem nedeniyle 28 haftalık C/S ile 1.520 gr ağırlığında doğduğu, bebeğin doğum sonrası solunum sıkıntısı olması nedeni ile yeni doğan yoğun bakım ünitesine alındığı, davalı Yenidoğan Hekimi ... tarafından göz muayenesi yapılarak 25.10.2013 tarihinde göz hastalıkları konsültasyonu istendiği, küçüğün yaklaşık 80 günlük yoğun bakım takibi sonrasında 09.12.2013 tarihinde taburcu olduğu, taburculuk sonrası 17.12.2013 tarihli Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Polikliniği muayenesinde Evre-2 ROP bulunduğunun tespit edildiği, küçüğün davacılar tarafından 20.12.2013 tarihinde tekrar davalı Hastaneye getirildiği ve ihbar olunan tarafından düzenlenen 20.12.2013 tarih ve 2755 protokol numaralı rapora göre küçükte Rop ile uyumlu bulgu görülmediğinin belirlendiği küçüğün 25.12.2013 tarihli ... Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkez Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalında yapılan göz muayenesinde Evre-4 A ROP bulgularının bulunduğunun tespit edildiği, 21.01.2014 tarihinde vitrektomi ameliyatı olduğu, küçüğün bu olay nedeni ile Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim dalından alınan 08.04.2016 tarihli rapora göre, olay tarihine göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının %32.3 olup, maluliyetinin kalıcı nitelikte olduğunun anlaşıldığı, tespit edilen olgulara göre davalılardan Dr. ...'ın yenidoğan yoğun bakım ünitesinde görevli iken yoğun bakıma alınan küçük yönünden göz muayenesini yaparak göz ile ilgili riskleri not düştüğü ve günlük bakımlarına ilişkin takipleri yaptığı, 4. hafta göz hastalıkları açısından konsültasyon istediği ve yükümlülüklerini yerine getirdiği, ihbar olunan Dr. ... tarafından 31.10.2013 ve 26.11.2013 tarihlerinde yapılan damlalı göz muayenelerinde Rop bulgularının tespit edilemediği ve bu hali ile ihbar olunanın muayene ve özen eksikliğinin bulunduğu, küçüğün olay tarihi dikkate alınarak daimi maluliyetten kaynaklı zarar miktarının 337.078,63 TL olduğuna yönelik aktüerya bilirkişi raporunun karar vermeye yeter nitelikte bulunduğu anlaşılmakla, Dr. ... tarafından yapılan 20.12.2013 tarihli muayenede küçükte Evre-2 ROP bulguları bulunmasına rağmen bu hususun tespit edilememesi nedeni ile faizin bu tarihten başlatılmasına karar verildiği, manevi tazminat talebi yönünden meydana gelen olayın ağırlığı, davalının kusuru, mağdur küçükteki maluliyet oranı, tarafların mali ve sosyal durumları, zararın yayıldığı sürenin uzunluğu ve mağdur küçükteki etkileri ile manevi tazminatın zenginleşme aracı olmaması gerektiği ve hakkaniyet ilkelerinin dikkate alındığı, diğer davalı ...'a atfı kabil kusur bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş. yönünden; davacıların maddi tazminat davasının kabulü ile 337.078,63 TL'si maddi tazminatın 20.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş.'den tahsili ile davacılara ödenmesine, davacıların manevi tazminat davasının kabulü ile... için 100.000,00 TL, ... için 100.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL'sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş.'den tahsili ile davacılara ödenmesine, davalı ... aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekili süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri vekili; doktorun kusurunun olmadığını, kusuru olsaydı dahi müterafik kusurun varlığının bilirkişi raporuyla tespit edildiğini, bilirkişi raporunda bebeğe Rop tanısı konulmasında doktorun özensiz davrandığının belirtildiği ancak doktor özenli davransaydı dahi bebek için aynı sonucun doğup doğmayacağının, doktorun zararın doğmasında veya artmasında kusurunun olup olmadığının tespit edilmediğini, hasta zamanında kontrole gelseydi doktorun ROP tanısını koyabileceğini, bilirkişi raporunda, bebeğin 1 hafta gecikme ile ... Üniversitesi Göz Kliniğine götürülmesi ve burada Evre-4 A ROP tanısı konulmasının da ailenin ihmaline işaret ettiğini, ailenin gecikme nedeniyle zarara ve/veya zararın artmasına sebebiyet verdiğini, bebek zamanında Ankara'ya götürülseydi bu zararın doğmayabileceğini, tazminat miktarı belirlenirken bu hususun dikkate alınması gerektiğini, Mahkemece tazminattan indirim yapılmadığını, zararın başlangıç tarihinin 18 yaş olarak alınması gerektiğini, Mahkemece, olay tarihinin esas alınmasının doğru olmadığını, küçüğün 18 yaşına kadar gelir elde etmesinin mümkün olmadığını, davacı vekilinin dava dilekçesinde faiz talebinin olmadığını, sonradan faiz talebinde bulunulmasının davayı ıslah etmek anlamına geldiğini ve kendilerine tebliğ edilmesi ve beyanlarının alınması gerektiğini ancak bunun yapılmadığını, buna muvafakatlerinin olmadığını faizin, karar tarihinden itibaren başlaması gerektiğini ifade ederek, kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava dışı göz doktoru Op. Dr. ... tarafından göz muayenesinin ve teşhisin en geç 4. haftada yapılması gerekirken küçüğün hastanede bulunduğu sürede yapılan göz muayenelerinde ROP tespit edilmediğinin anlaşıldığı, küçüğün doğduğu 22.09.2013 tarihinden hastaneden taburcu olduğu 09.12.2013 tarihine kadar 80 günlük sürede ROP teşhisinin yapılmadığının anlaşıldığı, dava dışı doktorun alınan her iki bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere ROP teşhisini tespit edememesi nedeniyle kusurlu olduğu, davalı Hastane bakımından ise olayın meydana gelmesinde gerek organizasyon olarak gerekse çalıştırdığı personelin ihmali nedeniyle zamanında göz muayenesinin tıbbi kurallara uygun şekilde tespit edilememesi ya da daha donanımlı başkaca bir sağlık kuruluşuna zamanında hastanın sevk edilmemesi nedeniyle kusurlu olduğu, Mahkemece göz doktoru uzmanlardan oluşan bilirkişi heyetinden alınan raporda, ailenin ilk teşhisin konulduğu 17.12.2013 tarihinden sonra ... Üniversitesi Göz Hastalıkları Kliniğine bir hafta gecikmeyle gitmiş olmaları nedeniyle ihmali olduğu belirtilmiş ise de; bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere 28 haftalık doğumda ROP muayenesinin ilk 4 haftada yapılması ile teşhis ve tedaviye başlanması gerekirken davalı Hastanede bu işlemlerin yapılmadığı, muayeneye küçüğün yaklaşık 80 günlük hastaneden taburcu olmasından sonra başlanabildiği, burada belirtilen muayene süresinin çoktan geçmiş olduğu anlaşıldığından aileye izafe edilebilecek bir müterafik kusur bulunmadığının kabul edildiği, küçüğün ve ailesinin hayatı boyunca olası sonuçları birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen manevi tazminat miktarlarının yerinde olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, Mahkemece tarafların kusur durumu ve maluliyet oranı belirlendikten sonra uzman bilirkişi aktüerya bilirkişisinden rapor alınarak bu bedele hükmedilmesinde, küçüğün görme yetisini kaybetmesi nedeniyle hayatı boyunca emsallerine oranla daha fazla efor sarf etmek zorunda kalacağı, bu haliyle sürekli iş gücü kaybının on sekiz yaşına kadar efor tazminatı olarak hesaplanmasında ve görme yetisi kaybı nedeniyle olayın somut özelliklerine ve aileye yüklenecek bir müterafik kusur bulunmaması nedeniyle tazminattan indirim yapılmamasına ve ücretin belirlenmesindeki esaslarda benimsenen gerekçelere göre, Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalının istinaf başvusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı ... hastane ve doktorun vekalet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 502 vd. maddeleri.

2. Dairemizin 15.05.2024 tarihli ve 2024/311 E., 2024/1697 K. sayılı ilamı ile 13.02.2024 tarihli ve 2023/4972 E., 2024/602 K. sayılı ilamı,

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.04.2021 tarihli ve 2018/(21)10-927 E., 2021/531 K. sayılı ilamı.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere göre, özellikle dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının denetime elverişli olmasına, davacı küçüğün görme yetisini kaybetmesi nedeniyle hayatı boyunca emsallerine oranla daha fazla efor sarf etmek zorunda kalacağından, sürekli iş gücü kaybının on sekiz yaşına kadar "efor tazminatı" olarak dikkate alınarak hüküm kurulmuş olmasına göre davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.