Logo

4. Hukuk Dairesi2024/5757 E. 2024/7580 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sel baskını sonucu oluşan zarardan davalının sorumluluğu ve tazminat miktarı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının sel baskını nedeniyle oluşan zararda kusurlu olduğu ve müteselsil sorumluluk esaslarına göre davacının tüm zararını tazmin etmekle yükümlü olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davalıyı tüm zarardan sorumlu tutan kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI: 2024/105 Esas - 2024/216 Karar

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 18.12.2009 tarihinde yağan yağmur nedeniyle Ayvalıdere'nin taşması sonucunda sel baskını meydana geldiğini ve İstanbul Esenler Otogarı'nın zemin katında bulunan işyerindeki tüm makine, ekipman ve büro malzemelerinin kullanılamaz ... geldiğini, 5276 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve Büyükşehir Belediyesi yönetmelikleri gereği ana arterlerde bulunan derelerin ıslahı ve yağmur sularının toplanıp drenaj edilmesi ve bu şekilde uzaklaştırılması işlemi ve eylemlerinin sorumluluğunun Büyükşehir Belediyesine ait olduğunu, ana arter olmayan yerlerde ise, ilçe belediyesine ait olduğunu, müvekkilinin uğradığı hasardan davalı İSKİ Genel Müdürlüğü ile birlikte Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Bayrampaşa Belediye Başkanlığının da müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak koşuluyla şimdilik 202.033,00 TL hasar bedelinin olay tarihi olan 18.12.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; söz konusu sel baskının olduğu yerde çökme meydana gelmesine Miyensera Evleri yapımını üstlenen Ağaçkakan İnşaat Turizm San. Tic. A.Ş'nin Ayvalıdere üzerinde yeşil alan kazanmak maksadı ile mevzuata aykırı biçimde aşırı dolgu yapmasının neden olduğunu, dava konusu zararın bu şirketin inşaat ve imalat kusurundan dolayı meydana gelmesi nedeniyle davalı müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, ekspertiz raporunda hasar gördüğü belirtilen malzemelerin yeniden kullanma imkanının mevcut olup olmadığı, ekonomik değer kaybının miktarı, amortisman değeri ve hurda değerine ilişkin bir açıklama bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 18.11.2014 tarihli, 2012/136 Esas ve 2014/409 Karar sayılı ilamı ile; alınan 30.06.2014 tarihli ek bilirkişi raporu benimsenerek davalının meydana gelen zarardan sorumlu olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine Dairenin 15.05.2018 tarihli, 2016/6076 Esas ve 2018/4180 Karar sayılı ilamı ile; ''...Davalı İSKİ Genel Müdürlüğü, kamu kurumu olup İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlıdır ve kamu hizmeti niteliğindeki çalışmalarını özel hukuk kuralları dahilinde yürütür. 2560 sayılı ... Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un, İSKİ Genel Müdürlüğü görev ve yetkilerinin belirtildiği 2. maddesinin (b) fıkrasında, "Kullanılmış sular ile yağış sularının toplanması, yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma yerine ulaştırılması veya bu sulardan yeniden yararlanılması için abonelerden başlanarak bu suların toplanacakları veya bırakılacakları noktaya kadar her türlü tesisin etüt ve projesini yapmak veya yaptırmak; gerektiğinde bu projelere göre tesisleri kurmak ya da kurdurmak; kurulu olanları devralıp işletmek ve bunların bakım ve onarımını yapmak, yaptırmak ve gerekli yenilemelere girişmek"; 25. maddesinde ise; "Yağmur sularının uzaklaştırılması ile ilgili tesislerin yapılması veya bu tip tesislerin işletilmesi, gerekli harcamalar ilgili Belediyelerce karşılanmak şartıyla İSKİ Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilir. Bu tesislerin yapılması veya işletilmesine ilişkin harcamalar tarifelere dahil edilmez" hükmü yer almaktadır. Ayrıca, dere yataklarının ıslah, bakım ve onarımı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın 11.02.2004 tarihli Belediye Meclis Kararı ile davalı İSKİ Genel Müdürlüğü'ne devredilmiştir. İSKİ Genel Müdürlüğü'nün, anılan maddelerde belirtilen görevleri ve 11/02/2014 tarihli meclis kararı nazara alındığında dava konusu zararlandırıcı olay nedeniyle sorumluluğu bulunmaktadır. Dosya kapsamından; dava konusu uyuşmazlığın çözümü için bilirkişi heyetinden alınan ilk raporda; kanallara müdahalenin İSKİ Genel Müdürlüğü'nün iznine bağlı olduğu, kanalların yapım, bakım, onarım ve korunmasından sorumlu olduğu, somut olayda İSKİ Genel Müdürlüğü tarafından bu yükümlülüklerin yerine getirilmediği ve meydana gelen zarar nedeniyle davalı İSKİ Genel Müdürlüğü'nün sorumluluğunun bulunduğu yönünde görüş bildirildiği, tarafların itirazı üzerine aynı bilirkişi heyetinden alınan ek raporda ise; davaya konu sel baskını nedeniyle dava dışı sigorta şirketi ile dava dışı şirket ve İSKİ Genel Müdürlüğü arasında İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/375 Esas sayılı dava dosyasına sunulan bilirkişi raporunda yer alan tespit ve belirlemelerden istifade edilerek, meydana gelen yağışların sağanak ve şiddetli olması nedeniyle bu yağışlar sonucu kanalın üst tabliyesi üzerindeki toprak dolgunun suya tamamen doygun ... gelerek çöktüğü, üst tabliyenin kırılması sonucu beton parçalarının ve dava dışı şirket tarafından inşa edilen Miyansere evlerinin bahçesinden şev kayması sonucu ortaya çıkan toprağın kanal kesitini doldurduğu, kanaldan geçemeyen suların çevreye ve özellikle otogar girişine doğru hızla aktığı, bu nedenle yüklenici inşaat firmasının oluşan zarardan 1. derecede sorumlu olduğu, İSKİ genel Müdürlüğü'nün proje aşamasındaki onayında, inşaat aşamasında mevcut İSKİ yer altı tesislerine zarar verilmemesi ve kollektöre bağlantı yapılmaması şartı ile tasdik edildiği belirtilmesine rağmen yüklenici şirketin kolektörün üst tabliyesi üzerine toprak dolgu yapması, 1990'lı yıllardaki dere ıslahının ve dolayısıyla yağmur suyu kanalının İSKİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılmamış olması, olay tarihinde dere ıslah çalışmalarının İSKİ Genel Müdürlüğü'nün görev ve sorumlulukları içinde olmaması nedenleriyle meydana gelen zarardan sorumlu tutulamayacağının bildirildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar alınan ek raporda davalı İSKİ genel Müdürlüğü'nün yukarıda belirtilen gerekçelerle sorumlu olmadığı yönünde görüş bildirilmiş ise de; ek raporun dava dosyasına sunulan ve İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/375 Esas sayılı dava dosyasında alınan bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmerden yararlanılarak hazırlandığı, bu raporun hazırlanmasına dayanak bilgi ve belgelerin dosya kapsamında bulunmadığı görülmüştür. Şu durumda; 2560 sayılı İSKİ Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunu'nun 2. ve 25. maddeleri ile 11.02.2014 tarihli Belediye Meclis Kararı uyarınca davalının sorumlu olduğu nazara alınarak zarar kapsamının ve davalının olaydaki kusur durumunun belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yetersiz ve denetlemeye elverişli olmayan bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir'' gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 05.07.2022 tarihli, 2019/612 Esas ve 2022/526 Karar sayılı ilamı ile; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; bozma sonrası alınan 19.12.2021 tarihli bilirkişi raporu ve ek raporun hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğu, davalının, 2560 sayılı İSKİ Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un 2/b maddesi gereğince yağış sularının toplanması, yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma yerine ulaştırılması ve bunlarla ilgili tesisleri kurmak veya kurdurmak, kurulu olanları devralıp işletmek ve bunların bakım onarımını yapmak yaptırmak ve gerekli yenilemeleri yapmakla görevli olduğu, yine aynı Kanun'un 25 inci maddesi gereğince yağmur sularının uzaklaştırılması ile ilgili tesislerin yapılması veya bu tip tesislerin işletilmesi bakımından görevli olduğu, dolayısıyla davalının, davacı iş yerinde sel suları nedeniyle meydana gelen zarardan dolayı sorumluluğunun bulunduğu, oluşan su baskınında dere yatağı üzerinde ve yakın çevresindeki yapılaşmaların da etkisinin bulunduğu, yine dava konusu taşınmazda yer alan otogar yapımında davalı İSKİ'nin görüşü alınmadan uygulama yapıldığı, imar planında öngörülen DSİ ve TEK'den görüş alınmadığı, Büyükşehir ve İlçe Belediyesinin de sorumluğunun olduğu, ayrıca müteahhit firmanın davalı İSKİ'nin proje aşamasındaki onayında inşaat aşamasında mevcut İSKİ yer altı tesislerine (kollektör) zarar verilmemesi ve kollektöre bağlantı yapılmaması şartı ile onay verilmesine rağmen kollektörün üst tabliyesi üzerine 5 metre yüksekliğinde toprak dolgu yapması nedeniyle sorumluluğunun olduğu, bu durumda davalı İSKİ'nin, İlçe Belediye Başkanlığı'nın ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın ve müteahhit firmanın oluşan zarar nedeniyle aynı derecede (%25 oranında) sorumlu olduğu, davacının dava dışı sigorta şirketince karşılanmayan bakiye zararının 130.000,00 TL olduğu ve davalının %25 kusuruna isabet eden tutarın 32.500,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; 32.500,00 TL’nin hasar tarihi olan 18.12.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulması üzerine Dairenin 23.02.2023 tarihli, 2022/12735 Esas ve 2023/2340 Karar sayılı ilamı ile ''...Dosya içeriğinden; bozma sonrası alınan 19.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda ve 12.05.2022 tarihli ek bilirkişi raporunda, davacının iş yerinde bulunan tüm makine, ekipman, malzeme ve büro malzemelerinin sel suları nedeniyle hasar gördüğü ve bakiye hasar tutarının dava dışı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme de mahsup edilmek suretiyle 130.000,00 TL olarak belirlendiği, ayrıca raporda, dava konusu zararın meydana gelmesinde 2560 sayılı İSKİ Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci ve 25 inci maddeleri ile 11.02.2014 tarihli Belediye Meclis Kararı uyarınca davalının % 25 oranında, dava dışı ..., ... ve Ağaçkakan İnşaat Turizm San. ve Tic. AŞ’nin de %25'er oranında kusurlu olduğunun mütalaa edildiği ve kusur oranına göre davalı İSKİ Genel Müdürlüğü'nün % 25 kusuruna isabet eden 32.500,00 TL tazminat tutarından sorumluluğuna karar verildiği anlaşılmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 50 nci ve 51 inci maddeleri (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61 inci ve 62 nci maddeleri) uyarınca müteselsil sorumluluk esaslarına göre birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır. Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 141 inci ve 142 nci maddeleri (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 162 nci ve 163 üncü maddeleri) uyarınca, borcun tamamından sorumludur. Bu nedenle davalı İSKİ Genel Müdürlüğü'nün % 25 kusuru oranında bilirkişi raporunda belirlenen tazminat tutarının tahsiline karar verilmiş olması doğru değildir. Hesaplanan dava konusu zarardan, davalı tarafın müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi (diğer zarar sorumlularının ödeyeceği tutarlarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) gerekirken anılan yön gözetilmeden verilen usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmiştir.'' gerekçesiyle karar davacı yararına bozulmuştur.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla (dava dışı diğer sorumluların ödeyebilecekleri tutarların tahsilde tekerrür etmemesi kaydıyla) 130.000,00 TL’nin hasar tarihi olan 18.12.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece diğer sorumluların davacıya herhangi bir ödeme yapıp yapmadığı araştırılmadan karar verildiğini, davacının dava dışı ... ve ... aleyhine dava açmadığını, haklarından vazgeçtiğini, bu husus dikkate alınmadan davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, meydana gelen sel baskını sonucu davacının iş yerinde oluşan maddi zararın tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda dökümü yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın Mahkemeye gönderilmesine,

12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.