Logo

4. Hukuk Dairesi2024/7757 E. 2024/8370 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, davalı sigorta şirketinden sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin itiraz hakem heyeti kararının temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının maluliyet oranının tespiti için kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre usulüne uygun rapor alınması gerektiği ve davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin mevzuata uygun olarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek itiraz hakem heyeti kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi

SAYISI: 2022/457-2022/454

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ

SAYISI: 2022/İHK-22068

DAVA TARİHİ: 10.11.2021

HÜKÜM/KARAR: Davanın kabulü/ İtirazın kısmen kabulü

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ

SAYISI: K-2022/65200

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 10.06.2020 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu davalı nezdinde ZMSS poliçesi olan aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında davacının yaralanarak malul kaldığını, davalının tahkimden önce davacıya kısmi ödeme yaptığını, ödemenin eksik olduğunu, bakiye tazminat talep ettiklerini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirsiz alacak olarak şimdilik 100,00 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; talep artırım dilekçesi ile talebini 213.025,46 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının davacıya 31.05.2021 tarihinde 196.974,54 TL ve 19.11.2021 tarihinde 69.206,00 TL olmak üzere toplam 266.180,00 TL ödeme yaptığını, davacının davalıyı ibra ettiğini, davacının bakiye tazminat talebinin reddi gerektiğini, başvuruya eklenen maluliyet raporunu kabul etmediklerini, hatır taşıması indirimi yapılması ve davacının kaza esnasında emniyet kemeri takmaması sebebiyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kaza tespit tutanağına göre davalıya sigortalı aracın sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, davacının sunduğu rapordaki % 25 maluliyet oranı üzerinden aktüer bilirkişi raporu ile tazminatın TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre usulünce hesaplandığı, davalının tahkimden önce davacıya 31.05.2021 tarihinde 196.974,54 TL kısmi ödeme yaptığı, kısmi ödemenin ödeme tarihindeki verilere göre yetersiz olduğunun tespit edildiği, kısmi ödemenin güncelleştirilmiş halinin hesaplanan tazminattan mahsubu ile bakiye tazminat miktarının tespit edildiği gerekçesiyle başvurunun kabulü ile 213.025,46 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının 07.10.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, davacı lehine 23.361,78 TL tam oranda nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir.

IV. İTİRAZ

A. İtiraz Yoluna Başvuranlar

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri

Davalı vekili itiraz dilekçesinde; maluliyet raporunun hatalı olduğunu, davacının tahkim başvurusundan önce davalıya usulüne uygun hazırlanmış bir sağlık kurulu raporu sunmadığını, bu nedenle başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, tazminat hesabının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,65 teknik faize göre yapılması gerektiğini, davalının davacıya 31.05.2021 tarihinde 196.974,54 TL ve 19.11.2021 tarihinde 69.206,00 TL olmak üzere toplam 266.180,00 TL ödeme yaptığını, aktüer bilirkişi raporunda 19.11.2021 tarihinde yapılan 69.206,00 TL tutarındaki ödemenin tazminattan mahsup edilmediğini, ödemenin güncelleştirilmiş halinin mahsup edilmesi ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacının kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olduğunu ispat edemediğini, hatır taşıması indirimi yapılması, davacı lehine 1/5 oranında nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek, Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, maluliyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacının kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olmadığına ilişkin somut delil bulunmadığı için davalı vekilinin müterafik kusur indirimi yapılmasına ilişkin itirazının reddi gerektiği, taşımanın kimin yararına yapıldığı ve hatır için olup olmadığına ilişkin somut bir delil bulunmadığı, davalı vekilinin hatır taşımasına ilişkin itirazının reddi gerektiği, davalının yargılama sırasında 19.11.2021 tarihinde davacıya ödediği 69.206,00 TL’nin hükmedilen 213.025,46 TL’den mahsup edilmesi gerektiği, bakiye zararın 143.819,46 TL olarak belirlendiği, davalı vekilinin bu husustaki itirazının isabetli olduğu, davacı lehine tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin dava sonrası yapılan ödemeye ilişkin itirazının kabulüne, davalı vekilinin diğer itirazlarının reddine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının hüküm fıkrasının 1 inci maddesinin kaldırılarak “Başvurunun 69.206,00 TL yönünden konusuz kaldığından bu miktar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 69.206,00 TL yönünden yalnızca 07.10.2021-19.11.2021 tarihleri arası işleyecek yasal faizin davalı ...Ş.’den tahsili ile başvuru sahibine verilmesine, 143.819,46 TL bakımından talebin kabulü ile maddi tazminatın 07.10.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ...Ş.’den tahsili ile başvuru sahibine verilmesine” şeklinde değiştirilmesine, diğer yönlerden kararın aynen infazına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; maluliyet raporunun hatalı olduğunu, davacının tahkim başvurusundan önce davalıya usulüne uygun hazırlanmış bir sağlık kurulu raporu sunmadığını, bu nedenle başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesi, tazminat hesabının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve % 1,65 teknik faize göre yapılması, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacının kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olduğunu ispat edemediğini, hatır taşıması indirimi yapılması, davacı lehine 1/5 oranında nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMMS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 51, 52 ve 54 üncü maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90, 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30 uncu maddesi ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16 ncı maddesinin on üçüncü fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetince kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.

Davaya konu kazanın meydana geldiği 10.06.2020 tarihinde Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup bu Yönetmelik’in ekinde yer alan Erişkinler İçin Engelli Sağlık Kurulu Raporları Engel Oranları Alan Kılavuzunun Omurgaya Ait Sorunlarda Engellilik bölümünün 1-1.1 Yaralanma Modeli Veya Tanı İlişkili Değerlendirme kısmında, “Travma durumlarında ilk tercih edilecek yöntemdir. Eğer bir yaralanma yok ise, bu yöntem yetersiz kalıyor ise veya yaralanma aynı omurga bölgesinde birden fazla segmenti etkiliyor ise eklem hareket genişliği modeli kullanılır. Yaralanma modeli nörolojik kayıp varlığına, kırık, dislokasyon ve hareket segmenti bütünlüğüne dayanır. Birden fazla omurga bölgesi etkilenmiş ise her biri ayrı ayrı değerlendirilir, kişinin engel oranını hesaplamak için Balthazard Hesaplama Tablosundan yararlanılır (Ek.3). Yaralanma bulgularına kortikospinal yol bulguları da eşlik ediyor ise spinal kord lezyonları ile ilgili tablolar kullanılır (Bölüm 4). Bu değerlendirme için engel kalıcı ve stabil olmalı, son 12 ayda değişiklik olmamalıdır.” düzenlemesine yer verilmiştir.

Somut olayda; yaralanma omurgaya ilişkin olup kazanın meydana geldiği tarih ile hükme esas alınan sağlık kurulu raporunun düzenlendiği tarih arasında bir yıllık (12 aylık) süre geçmemiştir. Bu nedenle hastada iyileşmenin durduğu, son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığı tespit edilmeden alınan rapora itibar edilerek karar verilmesi doğru değildir.

İtiraz Hakem Heyetince; davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden davacının yeniden muayenesi yapılarak kaza nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi amacıyla kaza tarihinde yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine ve ekindeki Erişkinler İçin Engelli Sağlık Kurulu Raporları Engel Oranları Alan Kılavuzunun Omurgaya Ait Sorunlarda Engellilik bölümünün 1-1.1 Yaralanma Modeli Veya Tanı İlişkili Değerlendirme kısmına göre gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.

3. 5684 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrası, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü ve AAÜT’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle de bozulması gerekir.

VI. KARAR

1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Değerlendirme bölümünün (2) ve (3) numaralı bentlerinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.