Logo

4. Hukuk Dairesi2024/8608 E. 2024/10383 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davasında, sigorta şirketinin sorumluluk sınırının ve tazminat miktarının belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasında, mahkemenin sigorta şirketinin sorumluluk sınırını ve tazminat miktarını yasalara ve usule uygun olarak belirlediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/630 E., 2024/59 K.

HÜKÜM/KARAR : Davanın Kısmen Kabulü

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkillerinin murisi ...'in 14.11.2012 günü yolcu olarak bulunduğu araç ile seyir halindeyken şoförün aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçmesi neticesi aracının sağ yan kısımları ile karşı istikametten gelen dava dışı aracın ön kısımlarına çarpması sonucu müvekkillerinin murisi ...'in olay yerinde hayatını kaybettiğini, murisin evde çalışan tek kişi olduğunu, anne ... ile 18 yaşından küçük çocukları ..., ... ve ... ile kız kardeş ...'in muris ...'in ölümü nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını, muris ...'in sürücü belgesinin olduğunu, elektronik teknolojisi görüntü ve ses sistemleri dalından meslek lisesi çıkışlı olduğunu, klima montaj eğitimi aldığını, Arçelik servisinde çalıştığını bu nedenle asgari ücret alması düşünülemeyeceğinden emsal maaşının araştırılmasını ve bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile her müvekkili adına 2.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminata hükmedilerek bu miktarın davalıdan dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı vekili 21.02.2014 havale tarihli dilekçesi ile davasını 60.739,23 TL arttırarak ıslah etmiş ve bu değer üzerinden eksik harcını yatırarak dava değerini 70.739,23 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, poliçe limitinin maktuen ödenecek rakam olmadığını, zorunlu trafik sigortasının sorumluluk sigortası olduğunu, motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlı olduğunu, davacıların hak sahibi olup olmadıklarının mahkeme kanalı ile araştırılmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 26.02.2013 tarihli ve 2013/116 Esas-2014/263 Karar sayılı kararıyla; olay nedeniyle davacıların destekten yoksun kalma zararlarının tazmini için eldeki davayı açtıkları, davacıların murisi ...'in araçta yolcu olduğundan herhangi bir kusuru bulunmadığı, hesap bilirkişi tarafından düzenlenen raporda davacı ... 'in herhangi bir destek zararının bulunmadığı, davacı ...'in 43.328,16 TL, ...'in 1.590,49 TL, ...'in 8.005,49 TL, ... 'in 13.405,58 TL destekten yoksun kalma zararlarının oluştuğu tespit edildiği, alınan bu raporda müteveffanın gelirinin asgari ücretin 1,50 katı olarak değerlendirilmesi dosyaya gönderilen müteveffaya ilişkin bilgi ve belgelere uyumlu olduğu gibi destek süresi ve destek oranları yönünden yapılan hesaplamanın Yargıtay içtihatlarına uygun olduğu, mahkemece bu rapora itibar edildiği ancak müteveffa ...'in kazaya karışan ... plakalı aracın sürücüsü ...'in yeğeni olması ve olay günü bir akrabalarının taziyesinden dönerken kazaya karışmış olmaları nedeni ile hatır taşımacılığı dolayısıyla hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği kanaatine varıldığı, hesap bilirkişinin tespit ettiği zararlar üzerinden takdiren %30 hakkaniyet indirimi yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; 30.329,71 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 1.113,34 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 5.603,84 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine,9.383,90 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi'nin 2014/13543 Esas-2016/11343 Karar sayılı 08.11.2016 tarihli kararı ile; davalıya sigortalı araç sürücüsü ...'in ceza dosyasındaki beyanlarında, davacıların desteğinin yeğeni olduğunu ve akraba taziyesinden dönerken kazanın gerçekleştiğinin dosya kapsamında belli olduğu, sürücü ile ölen yeğeni arasındaki bu taşımada hatır taşıması bulunmamasına rağmen aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece 1. Bozmaya Uyularak Verilen Kararlar

İlk Derece Mahkemesinin 13.07.2017 tarihli ve 2017/122 Esas-2017/363 Karar sayılı kararıyla; müteveffanın gelirinin asgari ücretin 1,50 katı olarak değerlendirilmesinin dosyaya gönderilen müteveffaya ilişkin bilgi ve belgelere uyumlu olduğu, destek süresi ve destek oranları yönünden yapılan hesaplamanın Yargıtay içtihatlarına uygun olan bilirkişi raporuna itibar edildiği ve raporda belirtilen miktarlar üzerinden davacıların destekten yoksun kalma zararlarının doğduğu, davalı taraf hatır taşıması savunmasında bulunduğu ancak araç sürücüsünün muris ile akraba olduğu, kazanın akraba taziyesinden dönerken meydana geldiği, Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere bu durumda hatır taşımasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 43.328,16 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 1.590,49 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 8.005,49 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 13.405,58 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ... 'e verilmesine, ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi'nin 2020/117 Esas-2020/5781 Karar sayılı 15.10.2020 tarihli kararı ile; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm fıkrasının (1) ve (11) nolu bendinde yeniden kurulan hükümle gerekçeyle çelişki oluşturacak şekilde; "Davacı vekili her ne kadar davasını 60.739,23 TL ıslah ettiğini beyan etse de, dilekçe içeriğinde davacı ... için hesap hatası (6.005,49 yerine 8.005,49 yazılmakla) yapıldığı, davacı tarafın ilk talebinin 10.000,00 TL olduğu, ... yönünden 41.328,16 TL, ... yönünden 11.405,58 TL, ... yönünden 6.005,49 TL ıslah ettiği, bu durumda talebin ... yönünden 43.328,16 TL, ... yönünden 13.405,58 TL, ... yönünden 8.005,49 TL, ... için 2.000,00 TL, Kübra Nur için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 68.739,23 TL olduğu, davanın 66.329,72 TL yönünden kabul edildiği, 2.409,51 TL yönünden reddedildiği tespit edilmiş, harç ve yargılama giderleri buna göre değerlendirilmiştir. Bu durumda davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde hüküm kısmında sehven kabulüne yazılmış olup, gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki meydana gelmemesi adına düzeltme yapılmamış, ancak harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin bu husus dikkate alınarak hesaplanmıştır." şeklinde gerekçe kurulduğu, bu şekilde gerekçe ile hüküm arasında uyumsuzluk oluştuğu ve bu hususun hükmü çelişkili ... getirdiği, hükmün bu haliyle infazda tereddüt yaratacak nitelikte olduğu, kabule göre de gerçekleşen kaza sebebiyle desteğin imam nikahlı eşi tarafından Batman 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/412 Esas-2015/547 Karar ile tazminata hükmedildiği, mahkemece; davalı zorunlu mali sorumluluk sigortacısı bakımından Karayolları Trafik Kanunu'nun 96 ncı maddesi hükümleri tartışılarak poliçe hükümlerine göre kişi başı teminat limiti olan 225.000,00 TL hak sahipleri davacılar arasında oranlama gerekirse(garame) yapılarak karar verilmesi gerekirken Karayolları Trafik Kanunu'nun 96 ncı maddesi göz ardı edilerek yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece 2. Bozmaya Uyularak Verilen Kararlar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan yargılamada, dosyada yapılması gereken tek işlemin sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktarın davacılar arasında garameten hesaplanması olduğu görüldüğünden ve bunun basit matematik işlemi olması sebebiyle kalan işlemlerin mahkemece yapıldığı Batman 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/412 Esas-2015/547 Karar sayılı ilamı ile davalı ... şirketi 164.860,03 TL'lik ödeme yapmış olduğundan sigorta şirketinin sorumlu olduğu kalan miktarın 60.139,97 TL olduğu, her ne kadar bilirkişi raporlarında Mahkemenin yaptığı yargılama sırsında yapılan 46.430,79 TL'lik ödeme de sigorta şirketinin sorumluluğundan eksiltilse de yargılama sırasında yapılan ödemelerin sadece kararın infazı aşamasında değerlendirilip hükümde değerlendirilemeyeceğinden davalı ... şirketinin sorumlu olduğu kalan miktarın 60.139,97 TL olarak belirlendiği, garameten hesaplamada davacı ...'in (43.328,16/66.329,72=0,6532) 0,6532 oranında hak sahibi olduğu, davacı ...'in (1.590,49/66.329,72=0,0239) 0,0239 oranında hak sahibi olduğu, davacı.... 'in (8.005,49/66.329,72=0,1206) 0,1206 oranında hak sahibi olduğu, davacı ... 'in (13.405,58/66.329,72=0,2021) 0,2021 oranında hak sahibi olduğu, davacıların hak sahibi oldukları oran ile davalı ... şirketinin sorumlu olduğu miktar çarpılarak da davacıların hak ettikleri alacak miktarının belirlendiği, bunun sonucunda da davacı ...'in (60.139,97x0,6532=39.284,87) 39.284,87 TL'ye hak kazandığı, davacı ...'in ( 60.139,97x0,0239=0,0239) 1.442,07 TL'ye hak kazandığı, davacı ...'in (60.139,97x 0,1206=7.258,43) 7.258,43 TL'ye hak kazandığı, davacı ... 'in (60.139,97x0,2021=0,2021) 12.154,60 TL'ye hak kazandığı davacı ... 'in herhangi bir destekten yoksun kalma zararı oluşmadığından davacı ... yönünden davanın reddine karar verildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; 39.284,87 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 1.442,07 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 7.258,43 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 12.154,60 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ... e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; teminat limitlerinin hatalı olarak belirlendiğini, takdir edilen tazminat miktarını kabul etmediklerini, hesaplamaların eksik ve yanlış yapıldığını, hükmedilen miktarların zararının çok altında olduğunu, garameten hesaplamanın neye göre yapıldığı muallakta kaldığından yapılan hesaplamanın denetime elverişli olmadığını, olay tarihinden itibaren faize hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu,vekalet harcı, başvuru harcı, ıslah harcı ve peşin harç olmak üzere 295,45 TL harç yatırılmış olmasına karşın lehlerine 242,20 TL harca hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yargılama gideri yönünden ise kendileri tarafından 2.198,00 TL yatırılmış olmasına rağmen 2.028,00 TL üzerinden haklılık durumuna göre hatalı olarak hüküm verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasına talep etmiştir.

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkil şirket tarafından poliçe limiti ile ödeme yapıldığından bakiye poliçe limiti bulunmadığından müvekkil şirketin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, Batman 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/412 E. sayılı dosyasından vefat eden ...’in imam nikahlı eşinin talebi üzerine mahkemece verilen karar doğrultusunda 164.860,03 TL üzerinden kabul edildiği ve bu tutar üzerinden masrafları ile birlikte Batman 2. İcra Müdürlüğü’nün 2016/479 sayılı dosyasına ödeme yapıldığını, usuli kazanılmış hak gereğince kendileri tarafından itiraz edilen raporun hesaplamasından daha yüksek hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı ... şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların açtığı destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90, 91 ve 92 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53 üncü maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla temyiz eden taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, hükmedilen tazminatın usul ve yasaya uygun belirlendiği anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.