"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2610 E., 2024/1023 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın Reddi / Başvurunun Esastan Reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Silopi 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/452 E., 2021/594 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Adli yardım, temyiz yoluna başvuru sırasında talep edilmekle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.
Adli yardım, 6100 sayılı Kanun’un 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların yararlanabileceği adli yardımın şartları, ödeme gücünden yoksun olma ve talebin açıkça dayanaktan yoksun olmamasıdır. Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir.
Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebinde bulunan ve davacıların kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin çocuğu olan ...'e davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün 06.10.2019 tarihinde çarpması suretiyle ölümüne neden olduğu, sigorta şirketinin bir kısım ödeme yaptığını ancak yeterli olmadığı, kazada tüm kusurun sürücüde olduğunu belirtip, belirsiz alacak davası olarak ikame edilen davada her bir davacı için şimdilik 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 1.000,00 TL cenaze gideri olmak üzere toplam 11.000,00 TL tazminatın davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı babaya 14.431,28 TL , davacı anne için 17.238,85 TL olmak üzere toplam 31.670,12 TL tazminat ödemesi yapıldığını, bakiye alacak kalmadığını, usule uygun başvuru yapılmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, müteveffanın destek konumunda olmadığını, Sosyal Güvenlik Kurumundan ödeme yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıların çocukları olan ...'in 06.10.2019 tarihinde meydana gelen kazada vefat ettiği ve davacıların destekten yoksun kaldıklarını beyan ederek tazminat talebinde bulundukları, ceza dosyasında Adli Tıp Kurumundan alınan kusur raporunda, sürücüsünün düşük derecede tali, müteveffanın ise asli kusurlu olduğu belirtilmiş, Adli Tıp Kurumu tarafından tanzim edilen ve dosyadan alınan kusur raporunda ise sürücünün kusursuz, desteğin asli kusurlu olduğunun belirtildiği, ceza dosyası ve dosyadan alınan kusur raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla İTÜ öğretim görevlilerinden alınan kusur raporunda ise sürücünün kusurunun olmadığı, müteveffanın ise %100 kusurlu olduğunun belirtildiği, davalının kusur oranında sorumlu olduğu ve sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf başvurusunda; dosya kapsamında mevcut deliller itibarıyla meydana gelen zararın tam tespiti yapılmadan haksız ve hukuka aykırı olarak hüküm kurulduğunu, sigorta poliçesi ve diğer tüm yasal mevzuat dikkate alınmadan karar verildiğini, davalı tarafın sigorta poliçesinden kaynaklı sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getirmediğinin açık olduğunu, vefat eden ...'in kazada kusuru bulunmadığını, bir an için annesinin kusuru kabul edilse dahi 3. kişinin kusurlu davranışının mağdur müteveffaya atfedilemeyeceğinden davacı ana-babanın makul ve yasal olan taleplerinin dikkate alınmamasının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alınan kusur raporlarında davalıya sigortalı araç sürücüsünün kazada kusursuz olduğunun anlaşıldığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde istinaf talebinde ileri sürdüğü nedenler ile kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı 15.10.2020 tarihli trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların açtığı destekten yoksun kalma tazminatı ve cenazi gideri talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53 üncü maddeleri, 2918 sayılı Kanun'un 85, 89, 90 ve 91 inci maddelere, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.
3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere; alınan kusur raporlarına göre davalıya sigortalı araç sürücüsünün kazada kusurunun olmamasına, raporların usul ve yasayla uygun olmasına göre davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Davacıların adli yardım talebi Dairemizce kabul edilmiş ise de HMK'nın 339 uncu maddesi gereğince temyizde haksız çıktığından 427,60 TL onama harcının davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.