Logo

4. Hukuk Dairesi2024/8741 E. 2024/8263 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, davalı sigorta şirketinden sürekli bakıcı gideri talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Sigorta Tahkim Komisyonu kararında hükmedilen vekalet ücretinin, Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. maddesi, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13. maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 17/2. maddesi uyarınca asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekalet ücretinin beşte biri olarak hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2021/916 E., 2021/916 K.

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ

SAYISI: 2021/İHK-38031

DAVA TARİHİ : 22.04.2021

HÜKÜM/KARAR : Davanın Kabulü/ İtirazın Reddi

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ

SAYISI: K-2021/114663

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda, Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 02.07.2018 tarihinde davacının yolcu olduğu davalı şirkete ZMSS poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı tek taraflı kazada davacının yaralanarak sürekli bakıma muhtaç ... geldiğini belirterek belirsiz alacak olarak 40.000,00 TL bakıcı giderinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, bedel artırım dilekçesiyle talebini 360.000,00 TL'ye artırmıştır.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; raporun usul ve denetime elverişli olmadığını, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alınan aktüer raporu ile TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre 2.670.008,78 TL hesaplandığı bakıcı gideri için tedavi gideri limitinin 360.000,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 360.000,00 TL sürekli bakıcı giderinin 15.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ

A. İtiraz Yoluna Başvuranlar

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri

Davalı vekili itiraz dilekçesinde; davacının eksik evrak ile başvuru yaptığından başvurunun usulden reddi gerektiğini, sigorta şirketinin kusur oranında sorumlu olduğunu, kusur incelemesi yapılması gerektiğini, davacı tarafa 228.650,00 TL tazminat ödendiğini, bakıcı giderinin sakatlık teminatı kapsamında olduğunu, limitin aşıldığını, davacının bakıcı gideri dahil olmak üzere tüm maddi tazminatlar yönünden 25.09.2018 tarihli ibraname ile ibra edildiğini, bakıcı giderinin Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) sorumluluğunda olduğunu, yerleşik adli tıp mevzuatı uyarınca davacının ömür boyu bakıma muhtaç olduğunun kabulünün mümkün olmadığını, kabul edildiği takdirde hesaplamanın TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faize göre hesaplama yapılması ve hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini, davacının sürücü belgesiz sürücünün kullandığı ve istiap haddi fazlası olduğu araçta seyahat ettiğinden, emniyet kemeri nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, kazada birden fazla kişi yaralanmış olduğundan diğer zarar görenlerin dava/talepte bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, rapor ücretine ilişkin herhangi bir sorumluluğun olmadığını, faiz başlangıcının dava tarihi, türünün ise yasal faiz olması gerektiğini, vekalet ücretinin tarifeye göre belirlenen ücretin 1/5'i oranında hükmedilmesi gerektiğini belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; sunulan raporda bacağı kesilen davacı için sürekli bakım ihtiyacı duymasında isabetsizlik görülmediği, Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere sürekli bakıcı giderinin tedavi gideri teminatından olduğu, meydana gelen kaza tek taraflı olup davacı yolcu olduğundan tam kusura göre karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, davacının emniyet kemerinin belirsiz olduğu, sürücünün ehliyetinin bulunduğu, yanı sıra hesaplanan tazminatın poliçe limitinin çok üstünde olduğu, birden fazla kişinin sürekli bakıcı gideri talebinde bulunduğuna ilişkin delil bulunmadığı, hesaplamanın Yargıtay içtihatlarına uygun olduğu, usule uygun temerrüt oluştuğu, vekalet ücretinin Kanun ve Tarifeye uygun olduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı yaptığı itiraz başvurusuna konu ettiği nedenlerle, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli bakıcı gideri talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30 uncu maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Sigorta tahkim yargılamasında hükmedilecek vekalet ücreti ile ilgili olarak;

5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17 nci, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi (AAÜT)’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.

Ancak belirlenen bu hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 nci maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.

VI. KARAR

1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının 5.3. bendinde yer alan "33.650,00 TL." ibaresi çıkartılarak yerine "6.730,00 TL." ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA;Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,Dosyanın mahkemeye gönderilmesi26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.