"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/59 E., 2022/610 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın Kabulüne
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve maddi tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (kapatılan) 17. Hukuk Dairesince mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... vekili, davalı SBN Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının yolcu olduğu davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın 30.06.2011 tarihinde karıştığı çok taraflı kazada davacının yaralanarak maluliyete uğradığını, yüzünde derin kesi ve vücudunun farklı yerlerinde çoklu kırıklar oluştuğunu, yapılacak maddi tazminat hesabında iş gücü kaybı ve yüzündeki kesi nedeniyle özel hastanede yapılacak ameliyat bedelinin de hesaplanması gerektiğini belirterek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107 nci maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın ve 100.000,00 TL manevi tazminatın, sigorta şirketi için poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren, şahıs davalı için kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; talebini 23.315,63 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, kusura itiraz ederek, meydana gelen kaza nedeniyle herhangi bir maluliyetinin bulunmadığını, ayrıca müvekkilinin oğlunun arkadaşı olan davacıyı aynı yöne gittikleri için hatır nedeniyle arabasına aldığını, bu nedenle aralarında hatır taşımacılığı söz konusu olduğunu, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı SBN Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesine; hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Kocaeli 3. Adliye Hukuk Mahkemesi 08.03.2016 tarih 2012/913 Esas 2016/75 Karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, davacı tarafından, tüm davalılar aleyhinde açılan iş göremezlik zararı (maddi tazminat) istemi yönünden; vaki ıslah talebi de gözönüne alınarak takdiren 17.500,00 TL iş göremezlik zararına hükmedilmesine, davalılardan (davalı ... poliçe limitiyle ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinden sorumlu olması kaydıyla) olay tarihi olan 30.06.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat isteminin reddine, davacı tarafından, davalı ... aleyhinde açılan manevi tazminat istemi yönünden; 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilerek, olay tarihi olan 30.06.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, davalı ... aleyhindeki manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 08.03.2016 tarih 2012/913 Esas 2016/75 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Hukuk Dairesi 01.10.2019 Karar sayılı ilamında; "...1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK'nun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5/2 bendinde, bir yerde ticaret mahkemesi varsa, Asliye Hukuk Mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
TTK'nun 1483 vd. maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortaları düzenlenmiştir. Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK'nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde, yukarıda tanımları verilen, bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda, davacı vekili, davacı ...'ın yolcu olduğu, davalı SBN Sigorta A.Ş.'ye ZMSS poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı kazada davacının yaralandığını belirterek cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Davanın TTK'nun 1483 vd. maddelerinde sayılan hususlardan olması sebebiyle, uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Davanın açıldığı tarih itibari ile Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki iş bölümü değil görev ilişkisidir. Görev, kamu düzeninden olup re’sen dikkate alınır. Açıklanan nedenlerle bu davaya bakmaya Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu halde yazılı şekilde esasa girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Kabule göre; Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle bu gibi taşımalarda mülga 818 Sayılı BK'nın 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de indirim yaptığı takdirde indirim oranını objektif ölçüler içinde takdir etmek zorundadır.
Hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Ayrıca hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekmektedir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı kazaya karışan davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu araçta yolcu konumundadır. Yargılamada, davalı ... vekili, davacının müvekkilinin oğlunun arkadaşı olması nedeniyle hatır için taşındığını savunmuş, mahkemece, davalıya sigortalı araç maliki ve sürücüsü ...'nun herhangi bir ücret almaksızın hususi otomobili ile oğlunun arkadaşı olan davacıyı taşıdığı, bunun hatır taşımacılığı niteliğinde olduğu gerekçesiyle yaklaşık %25 oranı civarında indirim yapılarak maddi tazminata hükmedilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm verilemez. Yargılamada, davalı ... vekili davacının davalı ...'ın oğlunun arkadaşı olduğu için hatır taşıması nedeniyle indirim yapılması gerektiğini savunmuş. Davacı taraf da, davacının davalı ...'ın çalışanı olduğunu, beraber iş görüşmesine gittiklerini iddia etmiştir. Bu durumda; mahkemece soruşturma dosyası da getirtilerek taraf iddia ve savunmaları üzerinde durularak taşımanın kimin menfaatine olduğu saptanarak hatır taşıması indirimi yapılıp yapılmaması gerektiği değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. Yine kabule göre; mahkemece, açıklanan ilkelere ve Yargıtay'ca da benimsenen oranlara göre fazla olacak şekilde hatır taşıması nedeni ile %25'e yakın oranda indirim uygulanmıştır. Hatır taşıması nedeni ile Dairemiz ilkelerine göre %20 oranında indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Yine, yasal düzenlemeler gereği, BK'nun 43. ve 44. maddelerinden (TBK 51. ve 52. maddeleri) kaynaklanan ve hakimin takdirine dayalı hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinin dikkate alınmaması da doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre; davacı taraf, davacının kazada yüzünde sabit iz kaldığını ve bu izler nedeniyle estetik tedavi gideri yapılması gerektiğini belirterek bu giderlerin de tazmini isteminde bulunmuştur. Mahkemece alınan Kocaeli Adli Tıp Şube Müdürlüğü raporunda, davacının yüz sınırları dahilindeki izin belirli mesafeden bakıldığında dikkat sarf etmeden görülebildiği sabit iz olduğu belirtilmiş; ancak, mahkemece bu izlerin giderilmesi için estetik-cerrahi müdahale ile bu tedavinin masrafları konusunda olumlu-olumsuz karar verilmemiştir.
Bu durumda mahkemece; davacının ATK raporu ile yüzde sabit iz olarak kabul edilen izlerin cerrahi müdahaleyi de içeren estetik tedavi yoluyla giderilmesinin mümkün olup olmadığı konularında, uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasından sonra, bu tedavi için gerekli giderin miktarı konusunda da rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
4-Kabule göre; Davacı taraf dava dilekçesinde; davalı ... şirketini poliçe ile sınırlı sorumluluğuna karar verilmesini talep etmiş olup manevi tazminat talep edilmediği halde davalı ... şirketine yönelik manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi ve davalı ... yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
5-Kabule göre; Davacı taraf; dava dilekçesinde geçici işgöremezlik tazminatı talep etmiş, mahkemece hükme esas alınan hesap raporu ile davacının iyileşme süresi olan 9 ay için geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilmiştir.
Davalı taraf, davacının davalının oğlunun işyerinde çalıştığını, davacının tedavi süresince ücretlerini eksiksiz almaya devam ettiğini savunmuştur. Bu durumda mahkemece davacının geçici işgöremezlik döneminde ücretlerini alıp almadığı araştırılarak; geçici işgöremezlik zararının kapsamının yaralanma sonucu çalışılamaması nedeniyle mahrum kalınan gelirler oluşturduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
1. Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 08.12.2020 tarihli ilamıyla mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan, HMK'nın 114/1-c ve 115/2 nci maddeleri uyarınca davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiş, tarafların temyiz etmemesi üzerine karar kesinleşmiştir.
2. Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacının sürekli iş göremezlik oranının %3,3 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu, davalı sürücünün kazada %100 kusurunun olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı, davalılar tarafından davacıya yapılan herhangi bir tazminat ödemesinin bulunmadığı, davalıların haksız fiil ve sigorta sorumluluğu kapsamında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85 ve 90 ncı maddelerine göre müteselsilen sorumlu oldukları, davacının yüzündeki izin sabit eser olarak tanımlandığı, estetik müdahale ile giderilemeyeceği tespit edildiği, ilgili zarar manevi tazminat talebinin değerlendirilmesi kısmında göz önünde bulundurulduğu, aktüerya uzmanı bilirkişi tarafından toplam 114.318,25 TL maddi tazminat alacağının hesaplandığı, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi davalı tarafından geçici iş göremezlik süresince davacıya yapıldığını ileri sürdüğü ödemeler bakımından ve dahi evine klima taktırıldığına ilişkin beyanlara yönelik dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı, davacının yaralanmasında müterafik kusur şüphesini doğuracak bilgi bulunmadığı ve bu kapsamda hesaplanan tazminat miktarında indirim yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığı, davacının içinde bulunduğu aracın iş vereninin babasına ait olması, araçta iş vereni ile birlikte hareket etmesi, iş verenin aracının bozulması nedeniyle bu araca binilmesinin meydana gelen kazadan dolayı hesaplanacak tazminatta hatır indirimi uygulanmasını gerektirmeyeceği, kazada davacı yararına bir taşımadan değil dava dışı oğulun ve oğula ait işlerin yararına taşımadan bahsedildiği, tarafların kusur durumları, davalıların sosyal - ekonomik araştırma formları, davalının ehliyetsiz olarak araç kullandığı sırada kazanın meydana gelmesi ve bilhassa kaza nedeniyle davacının yüzünde kalıcı eser olarak kalan izin davacının fiziksel görünüşü ile psikolojisinde oluşturacağı derin sonuçlar ve yüzdeki sabit izin estetik operasyonla giderilemeyecek olması dikkate alınarak karar verildiği gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat davalarının kabulüne, 108.261,16 TL sürekli iş göremezlik bedeli ile 6.057,09 TL geçici iş göremezlik bedelinden ibaret toplam 114.318,25 TL bedensel zarar tazminat bedelinin davalılardan 30.06.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte (davalı ... yönünden yasal faiz başlangıç tarihi 19.12.2012 olup poliçede yer alan limit dahilinde sorumluluğuna gidilmek üzere) tahsil edilerek davacıya verilmesine, toplam 100.000,00 TL manevi tazminat bedelinin davalı ... Gündoğan'dan 30.06.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ...Ş. (SBN Sigorta A.Ş.) vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ...Ş. (SBN Sigorta A.Ş.) vekili temyiz dilekçesinde; PMF-1931 Yaşam Tablosuna göre hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, hatır taşıması indirimi ve müterafik kusur indirimi yapılmamasının hatalı olduğunu belirterek mahkemece verilen kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; sigortalı araç sürücüsü davalının meydana gelen kazada kusursuz olduğunu, davacının maluliyetinin söz konusu olmadığını, hatır taşıması ve emniyet kemeri nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacıya iyiniyetle destek olunduğunu, elden yapılan ödemelerin mahsubunun gerektiğini, manevi tazminatın davacının yaralanmasına ve davalının sosyal ve ekonomik durumuna göre fahiş olduğunu, davacının ikinci kez ıslah yapmasının mümkün olmadığını, ıslah edilen kısmın zamanaşımına uğradığını belirterek mahkemece verilen kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı ile manevi tazminat talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 46 ıncı maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90, 91 inci maddeleri, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.
3. Değerlendirme
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere; özellikle uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ile ekindeki cetvellere uygun biçimde düzenlenen uzman doktor heyeti raporunun karara esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine; manevi tazminatın takdirinde özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde karar verilmiş olmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekili ve davalı ...Ş. vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekili ve davalı ... (SBN) Sigorta A.Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine,
Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.