Logo

4. Hukuk Dairesi2024/3111 E. 2024/5170 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında, aracın işleten sıfatının kimde olduğu ve buna bağlı olarak husumetin doğru yöneltilip yöneltilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Aracın uzun süreli kiraya verildiğine dair kira sözleşmesi ve kira bedeli ödemelerinin belgelendirilmesi, tanık beyanı ve ticari defterlerin saklama süresi geçtikten sonra imha edildiğinin bildirilmesi gibi hususlar birlikte değerlendirilerek davalı aracın malikinin işleten sıfatının bulunmadığı, dolayısıyla davalıya husumetin doğru yöneltilmediği gözetilerek yerel mahkemenin davalı yönünden davanın husumet nedeniyle reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/235 Esas – 2023/432 Karar

HÜKÜM/KARAR : Davalı ... yönünden Husumet Yokluğu

Nedeniyle Davanın Reddi/ Diğer Davalılar Yönünden Karar

Verilmesine Yer Olmadığına

Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, diğer davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili yaya davacı...'e davalılardan ...'un kullandığı, davalı ...’e ait ve diğer davalı sigortalı şirket nezdinde Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta (ZMSS) Poliçesi ile sigortalı olan aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada davacı...'in yaralandığını, dava konusu kaza nedeniyle davacı...'in hem ruhsal hem de bedenen zarar gördüğünü, mağdurun ailesinin de bu olay sonucu aynı acıları yaşadığını belirterek mağdurun babası ... için 5.000,00 TL, annesi ...için 5.000,00 TL ve mağdurun kendisi için 15.000,00 TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL manevi tazminat ile 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında ıslah dilekçesi ile maddi tazminat tabini 11.655,00 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı ...Ş (Güven Sigorta A.Ş) vekili cevap dilekçesinde; sorumluluğun azami poliçe teminatı ile sınırlı tutulması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; husumet itirazında bulunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 09.04.2015 tarihli, 2009/227 Esas ve 2015/285 Karar sayılı ilamı ile; iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kısmen kabulü ile 9.573,20 TL maluliyet oranına göre yoksun kalınan kazanç ve 687,40 TL ulaşım gideri olmak üzere toplam 10.260,60 TL'nin olay tarihi olan 13.11.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tüm davalılardan (davalı Güven Sigorta A.Ş bakımından dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak ve sigorta poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istem (tedavi gideri) bakımından davanın reddine, davacı ... için 4.000,00 TL, davacı ...için 4.000,00 TL ve diğer davacı... için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 13.11.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi'nin 21.02.2019 tarihli, 2018/4289 Esas ve 2019/1866 Karar sayılı ilamı ile; ''..1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebi ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK'nın hükümlerine göre, trafik kaydı “işleteni” kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı Yasa'nın 3. maddesinde, “işleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun'un 85. maddesinde ise, “Bir motorlu aracın işletilmesi, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay'ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması şarttır. Somut olayda, davalı ... plakalı aracın maliki ... vekili tarafından aracın uzun süreye kiraya verildiği, işletenlik sıfatının kalktığı savunmasında bulunulmuş ise de karar yerinde bu husus tartışılmamıştır. Davalı ... vekili tarafından dosyaya kira sözleşmeleri ve dekontlar ibraz edilmiştir. Mahkemece, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, kaza tarihinde kazaya karışan aracın kiralayanların fiili tasarufunda bulunup bulunmadığı, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin Maliye ve Vergi Dairelerine bildirilip bildirilmediği, kira bedellerinin ödenip ödenmediği, gerektiğinde davalı malik, kiraya veren ve kiracının varsa ticari defter ve vergi kayıtları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin belirtilen bu deliller ile fatura ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalı ...’ün işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları araştırılıp tartışılarak duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve varılacak uygun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; yeterli araştırma yapılmadan eksik araştırma ile karar verilerek davalı ...’ün zarardan sorumlu tutulması doğru görülmemiştir...'' gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Mahkemenin 17.09.2020 tarihli, 2019/369 Esas ve 2020/377 Karar sayılı ilamı ile; bozma ilamına uyularak, davalı ... adına trafik kaydı bulunan ... plakalı araç ile ilgili davalı ile dava dışı ...Ticaret arasında 20.11.2006 - 20.11.2007 tarihleri arasında geçerli ticari plaka sözleşmesi yapıldığı, kiracı ...Ticaret ile davalı sürücü ... arasında alt kira sözleşmesi yapıldığı, sözleşmede belirtilen aylık 2.850,00 TL kira bedeli ile uyumlu şekilde kaza tarihi olan 13.11.2007 öncesinde ve kaza tarihi sonrası 20.11.2007 tarihine kadar ödemeleri gösteren dekontların dosyaya sunulduğu, ödeme belgesinde adı geçen ...'ın ...Ticaret Otomotiv Kiralama unvanı bulunan şirket ortağı durumunda olduğu, kira ödemesi yapılan İlker Üzüm'ün davalının kardeşi olduğu ve incelenen belgeler çerçevesinde 1 yıl süreli kira ilişkisi sabit görülmekle davalı ...'ün işleten sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddine, diğer davalılar yönünden hüküm kesinleşmiş olmakla diğer davalılar hakkında ayrıca hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Dairenin 26.10.2021 tarihli, 2021/2407 Esas ve 2021/7523 Karar sayılı ilamı ile; ''...Dosya içeriğinden; maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin verilen ilk kararın Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 21.02.2019 tarih, 2018/4289 Esas ve 2019/1866 Karar sayılı ilamı ile; ''...Somut olayda, davalı ... plakalı aracın maliki ... vekili tarafından aracın uzun süreyle kiraya verildiği, işletenlik sıfatının kalktığı savunmasında bulunulmuş ise de karar yerinde bu husus tartışılmamıştır. Davalı ... vekili tarafından dosyaya kira sözleşmeleri ve dekontlar ibraz edilmiştir. Mahkemece, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, kaza tarihinde kazaya karışan aracın kiralayanların fiili tasarufunda bulunup bulunmadığı, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin Maliye ve Vergi Dairelerine bildirilip bildirilmediği, kira bedellerinin ödenip ödenmediği, gerektiğinde davalı malik, kiraya veren ve kiracının varsa ticari defter ve vergi kayıtları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin belirtilen bu deliller ile fatura ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalı ...’ün işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları araştırılıp tartışılarak duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve varılacak uygun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yeterli araştırma yapılmadan eksik araştırma ile karar verilerek davalı ...’ün zarardan sorumlu tutulması doğru görülmemiştir...'' gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak dosyaya sunulan adi kira sözleşmeleri ve dekontların incelenmesi sonucu davalı işleten ... ve dava dışı şirket arasında ve şirket ile davalı sürücü ... arasında alt kira sözleşmesinin varlığı kabul edilerek davalı ...'ün işleten sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın husumet yönünden reddine karar verildiği, kira sözleşmesinde ''...Ticaret'' olarak yer alan, dosyaya sunulan Ticaret Sicil Kaydına göre ünvanı ''...Petrol Taşımacılık Otomativ Araç Kiralama Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti.'' olan şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Şu durumda; mahkemece, her ne kadar bozmaya uyulduğu belirtilmiş ise de bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. Yapılan inceleme ve araştırma yeterli olmayıp işleten davalı ... ile dava dışı kişi arasında adiyen düzenlenen sözleşmeye itibar edilerek hüküm tesisi doğru değildir. Dosyaya sunulan Ticaret Sicil Gazetesindeki bilgilere göre dava dışı kiracı/alt kiralayan sıfatıyla işleten olduğu iddia edilen şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılması ve dosyada yer alan diğer tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu davalı ...'n işleten sıfatı olup olmadığı hususunda bozma kararı uyarınca inceleme ve değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu verilen usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmiştir.'' gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; dava dışı ...Petrol Taşımacılık Otomativ Araç Kiralama Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, ticari defterlerin dosyaya ibrazının istenmesi üzerine şirket tarafından 2006-2007 yılları arası ticari plaka sözleşmeleri ile bağlantılı olarak bilirkişi incelemesine hazır tutulması istenilen ticari defterlerin saklama süresinin 5 yıl olduğu, tedbiren 5 yıl daha beklenip imha edildiği açıklanmak suretiyle bilgi verildiği, ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasının mümkün olmadığından dosyaya sunulan ticari plaka kira sözleşmesinde kiracı olarak belirtilen şirket yetkilisi ...'ın tanık olarak beyanı alındığı, dosya kapsamında yer alan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle, davalı ... adına trafik kaydı bulunan ... plakalı araç ile ilgili davalı ile dava dışı ...Ticaret arasında 20.11.2006 - 20.11.2007 tarihleri arasında geçerli ticari plaka sözleşmesi yapıldığı, kiracı ...Ticaret ile davalı sürücü ... arasında alt kira sözleşmesi yapıldığı, sözleşmede belirtilen aylık 2.850,00 TL kira bedeli ile uyumlu şekilde kaza tarihi olan 13.11.2007 öncesinde ve kaza tarihi sonrası 20.11.2007 tarihine kadar ödemeleri gösteren dekontların dosyaya sunulduğu, ödeme belgesinde adı geçen ...'ın ...Ticaret Otomotiv Kiralama unvanı bulunan şirket ortağı durumunda olduğu ve tanık olarak beyanı alındığı, kira ödemesi yapılan İlker Üzüm'ün davalının kardeşi olduğu ve incelenen belgeler çerçevesinde 1 yıl süreli kira ilişkisi sabit görülmekle davalı ...'ün işleten sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın husumet yönünden reddine, diğer davalılar yönünden bozma öncesi verilen hüküm kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; davalı ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan ve diğer davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın karıştığı trafik kazası sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatı ve tedavi gideri ile manevi tazminat talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 46 ncı ve 47 nci maddeleri (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü ve 56 ncı maddeleri), 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90 ve 91 maddeleri, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda dökümü yazılı peşin alınan harcın onama harcına mahsubuna,

Dosyanın, mahkemeye gönderilmesine,

23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.