Logo

4. Hukuk Dairesi2024/3161 E. 2024/6460 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı sigorta şirketinin, poliçenin düzenlendiği gün meydana gelen trafik kazasından doğan tazminat talebine karşı, poliçenin kaza anında henüz yürürlüğe girmediği itirazında bulunması üzerine oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Maluliyet tespitinde, kaza tarihinde yürürlükte olan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun olarak, 1 yıllık süre gözetilmeden ve gerekli değerlendirmeler yapılmadan hüküm kurulduğu gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2021/608-2021/612

SAYISI : 2021/İHK-25254

HÜKÜM/KARAR : Başvurunun Kabulü /İtirazın Kısmen Kabulü

SAYISI : 2021/11469-2021/56226

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın kısmen kabulü ile vekalet ücreti yönünden kararın düzeltilmesine karar verilmiştir.

İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı ve davacı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü;

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 30.04.2020 tarihinde davalıya zorunlu trafik sigortalı aracın davacı yayaya çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını, davadan önce sigorta şirketine yapılan başvurudan sonuç alamadıklarını belirterek, kısmi olarak açtıkları davada, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın (sürekli iş göremezlik-geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri) davalıdan tahsilini talep etmiştir. Yargılama sırasında dava değerini 6.974,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 3.487,05 TL geçici bakıcı gideri zararı ve 107.575,52 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olarak ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının kazada kusurlu olduğunu, sunulun maluliyet raporunu kabul etmediklerini, TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre hesap yapılmasını, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, faizi kabul etmediklerini, davacı lehine vekalet ücretinin 1/5 oranında verilebileceğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; başvuruda sunulu maluliyet raporunda belirlenen %20 sürekli iş göremezlik oranı, davalıya sigortalı aracın %50 kusuru ve TRH 2010 Yaşam Tablosu ile progresif rant esasına göre belirlenen tazminatın yerinde olduğu gerekçesiyle, başvurunun kabulüne 3.487,05 TL geçici bakıcı gideri zararı, 6.974,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 107.625,52 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 116.884,26 TL maddi tazminatın 07.12.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ

A. İtiraz Yoluna Başvuranlar

Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri

Davalı vekili itiraz dilekçesinde; kaza günü ile poliçe tanzim gününün aynı gün olduğunu, kazanın poliçe tanzim saatinden önce gerçekleştiğini bu sebeple olayın teminat dışı olduğunu, davacının kazada tam kusurlu olduğunu, maluliyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosunun kullanılması gerektiğini, faizi kabul etmediklerini, davacı lehine vekalet ücretinin nispi/tam verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir

C. Gerekçe ve Sonuç

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 06 BKN 032 plakalı sigortalı aracın teminat vadesinin 30.04.2020/30.04.2021, kaza tarihinin de 30.04.2020 olduğu, poliçenin, sadece düzenlendiği tarih yazılı ve saati belirtilmemiş iken, Trafik Kaza Tespit Tutanağında kaza tarih ve saatinin 30.04.2020 ve 16,30 olduğu, bu tutanağın sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli resmi belge olduğu, poliçede düzenlenme saatinin belirtilmiş olmaması halinde, Genel Şartlar gereği bu saatin öğle 12:00 olarak kabulü gerektiği ve diğer hususlar yönünden de kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ancak vekalet ücreti takdirinde hata edildiği gerekçesiyle, davalı vekilinin itirazının kısmen kabulüne, sair itirazın reddine, buna göre; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının 3. maddesindeki 15.054,00 TL olan vekalet ücretinin 4.080,00 TL olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İtiraz Hakem Heyeti'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; vekalet ücretinin nispi/tam verilmesi gerektiğini, kararın hatalı olduğunu ve bozulması gerektiğini belirtmiştir.

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; temyize konu kazanın kolluk kuvvetlerince tanzim edilen tutanağa göre 30.04.2020 tarihinde saat 16:30'da meydana geldiğini, SBM (Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi) ortamındaki kayıtlarla sabit olduğu üzere zorunlu trafik poliçesinin 16:53:45'te tanzim edildiğini, bu haliyle, poliçe vadesi dışında gerçekleşen kazadan dolayı müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, kazaya karışan tarafların kusur dağılımının objektif olarak yapılmadığını, araç sürücüsünün yeşil ışıkta geçtiğini beyan ettiğini, kolluk kuvvetlerince düzenlenen ifade tutanağında orta refüjde bekleyen, olayı görmüş tanıkların olmasına rağmen tanık beyanlarına başvurulmadan eksik inceleme ile hüküm tesis edildiğini, uyuşmazlığın objektif olarak aydınlatılabilmesi için, tanık beyanlarına başvurulmasını, daha detaylı bir araştırma yapılması gerekirken, tahkim yargılaması sonucu "hızlı ama eksik inceleme" ile hüküm kurulduğunu, poliçe vadesi yönünden ihtilafların bulunduğunu, kusur durumuna ilişkin çelişkilerin bulunduğunu, işbu dosyanın tahkim yargılamasında görülmesine usulen imkan bulunmadığından görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın davacı yayaya çarpması sonucunda, davacının uğradığı zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik geçici işgöremezlik tazminatı ile geçici bakıcı gideri talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90, 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30 uncu maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, resmi görevlilerce tanzim edilen kaza tespit tutanağına davalıya sigortalı aracın Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçe numarasının yazılmış olması karşısında, kaza saatinde poliçenin varlığının sabit olmasına ve kazanın poliçe teminatı kapsamında kaldığının anlaşılmasına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.

Davaya konu kazanın gerçekleştiği tarih (30.04.2020) itibariyle Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup bu Yönetmelik’in ekinde yer alan “Engel Oranları Cetveli”nin “alt ekstremiteye ait sorunlarda engellilik oranları” başlıklı 3 üncü maddesinde, “... engellilik hastanın mevcut durumuna göre belirlenmeli, kişi engelinin zaman içerisinde değişebilme ihtimali varsa rapor süreli olarak verilmelidir. Devamlı engellilik raporu verilmeden önce, hastada iyileşmenin durduğu, son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığı tespit edilmelidir. Alt ekstremitenin sürekli bozukluklarının değerlendirilmesinde anatomik, tanısal ve fonksiyonel yöntemler kullanılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.

Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Sakarya Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından kazadan yaklaşık 7 ay sonra 23.11.2020 tarihinde düzenlenen raporda, davacının kazaya ilişkin tedavi evrakının incelenmesi ve fiziken yapılan muayenesi sonucunda, kaza nedeniyle T1 vertebra sağ transvers proçez kırığı engel oranının %8 ve sol kalça multiple pelvis fraktürüne bağlı kalça eklemi hareket kısıtlılığı engel oranının %8 olduğu rapor edilmiştir. Diğer arazları ile birlikte toplam %20 sürekli iş göremezlik oranına göre Hakem Heyetince işbu rapor hükme esas alınarak karar verilmiştir. Anılan bu raporun tanziminde kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri kullanılmışsa da davacının kazadaki alt ekstremite özür durumu için yönetmelikteki 1 yıllık süre gözetilmemiş ve bu hususta bir değerlendirme de yapılmamıştır.

Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının yeniden muayenesi de yapılarak kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı ve hesap verileri bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

1- Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2- Değerlendirme bölümünün (2 ) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,

Aşağıda dökümü yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,

Dosyanın, mahkemeye gönderilmesine,

25.06.2024 tarihinde Başkan ...'ın karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile geçici bakıcı gideri istemine ilişkindir.

Davacı taraf, davacının yaralanıp malul kalmasıyla sonuçlanan kazaya karışan aracın davalı tarafından zorunlu trafik sigortalı olduğunu iddia ederek davalıya husumet yöneltmiş, davalı taraf ise kaza saatinden sonra poliçe düzenlendiğinden sorumluluklarının bulunmadığını savunmuştur. Hakem Heyetleri tarafından, davalının düzenlediği poliçede tanzim edildiği saat yer almadığından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları gereği poliçe tanzim saati 12:00 olarak kabul edilip kazanın da bu saatten sonra (16:30'da) gerçekleştiği gerekçesiyle davalının husumet itirazı reddedilmiş; sayın çoğunluk tarafından, davaya konu kaza için düzenlenen kaza tespit tutanağında davalının tanzim ettiği poliçenin numarasının yazılı olması nedeniyle kaza saatinde poliçenin var olduğu kabul edilerek davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Ancak varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1421 inci maddesinin 1 inci fıkrasında "Aksine sözleşme yoksa, sigortacının sorumluluğu primin veya ilk taksidinin ödenmesi ile başlar" düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenleme gereği, sigortacı tarafından poliçe düzenlenmiş olsa dahi, poliçeye ilişkin prim ödenmeden sigortacının sorumluluğu başlamayacaktır.

Somut olayda; davaya konu trafik kazasını yapan 06 BKN 032 plakalı aracın 30.04.2020-30.04.2021 tarihleri için davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortasının yapıldığı; davaya konu kazanın 30.04.2020 günü saat 16:30'da meydana geldiği; poliçede tanzim saatinin yazmadığı ancak poliçeye ilişkin primin davalı tarafından 16:53'te (kaza saatinden sonra) tahsil edildiğinin Sigorta Bilgi Gözetim Merkezi'nden gelen yazı cevabı ile sabit olduğu görülmektedir. Bu itibarla, davalının düzenlediği poliçenin numarasının kaza tespit tutanağında yazılmış olması, tutanak düzenlenmeden önce davalıya poliçenin düzenletildiğini gösterse de poliçe priminin tahsil edilmesiyle sorumluluğu başlayacak olan sigortacının hukuki durumunun 6102 sayılı TTK'nın 1421 inci maddesi hükmü gözetilerek takdir edilmesi gerekir.

Tüm bu nedenlerle; davaya konu kazanın gerçekleştiği saat itibariyle davalının düzenlediği poliçeye ilişkin primin tahsil edilmemiş olduğu, 6102 sayılı TTK'nın 1421 inci maddesi gereği davalının poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun başlamadığı ve davalıya husumet düşmeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi için İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulması gerektiği kanaatinde olduğumdan, sayın çoğunluğun farklı gerekçeye dayanan bozma kararına katılmıyorum.