"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/944 E., 2022/941 K.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ
SAYISI : 2018/İHK-1699-KIT/2022-636
HÜKÜM/KARAR : Başvurunun Kabulü/İtirazın Reddi
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ
SAYISI : K-2017/62376
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulüne karar verilmiştir.
Karara davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiş, kararın davalı vekilince temyizi üzerine Daire'nin 12.10.2021 tarihli ilamı ile karar bozulmuştur.
İtiraz Hakem Heyetince bozma sonrası başvurunun kısmen kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 14.09.2013 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde davacının yaralanarak malul kaldığını, Dokuz Eylül Ün. Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Kurumu Anabilim Dalı Başkanlığı raporuna göre maluliyet oranının %12,1 olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini 98.305,00 TL’ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; tahkime başvuru şartlarının gerçekleşmediğini, davacının maluliyet durumunun tespiti için mevzuata uygun sağlık raporu alınması gerektiğini, tazminat hesabının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz esas alınarak yapılması gerektiğini, vekalet ücretinin 1/5 oranında belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; başvuru dilekçesi, dosyadaki bilgi ve belgeler ve bilirkişi raporu dikkate alınmak suretiyle başvurunun kabulüne, 98.305,00 TL’nin 15.05.2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.
B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; tahkime başvuru şartlarının gerçekleşmediğini, davacının maluliyet durumunun tespiti için mevzuata uygun sağlık raporu alınması gerektiğini, davacının sürekli maluliyetinin oluşmadığını, tazminattan hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, kusur raporu alınması gerektiğini ve vekalet ücretinin 1/5 oranında verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin 14.03.2018 tarih ve 2018/İHK-1699 sayılı kararı ile Uyumazlık Hakem Heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 12/10/2021 tarihli ve E.2021/5012, K.2021/6646 sayılı ilamında özetle,"... kaza tarihi 14.09.2013 olup, davacı taraf yolcu konumunda iken meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacının yaralanması nedeniyle davacı yanca ibraz edilen raporun Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak düzenlenmediği, maluliyet oranı değiştiği takdirde maluliyet raporunda belirlenen oranlara göre aktüer raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği, hatır savunmasına ilişkin taraf delilleri toplanmak suretiyle davalı tarafın hatır taşıması savunması üzerinde durularak taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları gözönüne alınarak tazminattan % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapılıp yapılmaması gerektiği hususları tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmayıp bozmayı gerektirdiği, vekalet ücretinin 1/5 oranında hükmedilmesi (hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalmadığı da dikkate alınarak) gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi ve davalı ... şirketi vekilinin bu yönleri amaçlayan itiraz başvurusunun reddinin doğru görülmediği..." hususlarına değinilerek karar bozulmuştur.
B. İtiraz Hakem Heyetince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Sigorta Hakem Heyeti'nin 21.12.2017 tarih ve K-2017/62376 sayılı kararının Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 12.10.2021 tarihli ve E.2021/5012, K.2021/6646 sayılı kararı gereğince değerlendirilmesi sonucunda; Sigorta Hakem Heyeti kararının kaldırılarak yeniden hüküm tesisine; başvurunun kısmen kabulüne, 98.305,00 TL den % 20 hatır taşıması indirimi uygulanarak 78.644,00 TL olan tutarın kabul edilerek 15.05.2017 tarihi itibarı ile yasal faizi ile birlikte Allianz Sigorta A.Ş.'den tahsili ile birlikte davacı ...'a ödenmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; temyize konu dosyada davalı ... şirketi lehine usuli kazanılmış hak doğduğunu, hükme esas alınan 30.09.2022 tarihli bilirkişi raporunun 2022 verileri ile hazırlandığını, usuli kazanılmış hak gereğince 2017 verileri ile hazırlanması gerektiğini, maluliyet raporunun yönetmelik hükümlerine uygun düzenlenmediğini, tazminat hesabının TRH 2010 Mortalite Tablosu %1,65 teknik faiz esas alınarak yapılması gerektiğini, Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile teminat verdiği hususlar sürekli iş gücü kaybı ve bu bağlamdaki tazminat talepleri olup, “geçici” zararlar ve buna bağlı taleplerin teminat kapsamı dışında olduğunu, bu sebeple davacının geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri, tedavi giderine ilişkin taleplerin reddi gerektiğini, müterafik kusur durumu araştırılarak Yargıtay kararları gereği varlığı halinde %20'den az olmamak kaydıyla indirim yapılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı ... şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 52 ve 54 üncü maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85,89,90,91 inci maddeleri, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen İtiraz Hakem Heyeti kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı, bozma ilamı uyarınca davacının muayenesi yapılarak düzenlenen maluliyet raporunun olay tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olduğu anlaşılmakla; davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine12.06.2024 tarihinde Başkan ...'ın karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda; hakem heyetinin bozmadan önce yaptığı yargılamada 2017 yılı verilerine göre hazırlanan aktüer raporuna göre tazminata karar verilmiş; bu kararı sadece davalı vekili temyiz etmiş ve kararın Daire tarafından bozulmasından sonra bozmaya uyarak yargılamaya devam eden İtiraz Hakem Heyetince, bozma gereği belirlenen yeni maluliyet oranına göre ve güncel verilerle yapılan hesaplamadaki tazminat miktarından hatır taşıması indirimi yapılarak belirlenen tazminata karar verilmiş, sayın çoğunluk tarafından hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamından önce yürütülen yargılamada alınıp hükme esas kabul edilen aktüerya raporunda, 2017 yılı verilerine göre tazminat hesaplanmış ve hakem heyetince bu miktar hüküm altına alınmıştır. Davacı taraf kararı temyiz etmemiş, davalının temyizi kabul edilerek hesaba esas alınan maluliyet oranı ve hatır taşıması indirimi yapılması yönünden karar davalı yararına bozulmuştur.
Bozma kapsamında yürütülen yargılamada; bozma gereği davacının maluliyet oranının % 3 olduğu (bozma öncesi yargılamada % 12) kabul edilip 2022 yılı verileriyle hesaplama yapan rapora göre toplam 104.034,81 TL tazminatı talep etme hakkı bulunduğu kabul edilmiş, ancak ilk hükmün sadece davalı yanca temyiz edilmiş olması nedeniyle davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak gereği ilk hükümdeki (98.305,00 TL) miktardan % 20 hatır taşıması indirilerek bulunan tutarda tazminat hüküm altına alınmıştır.
Hakem Heyeti ilk hükmünün sadece davalı lehine bozulduğu ve bozma ilamının kapsamı; davacı tarafın, ilk hükmü temyiz etmediği ve ilk hükme esas alınan 2017 tarihli hesap raporuna itirazının bulunmadığı; bozma ilamının kapsamında belirtilen yönler dışında 2017 tarihli raporda belirlenen tazminat miktarı için davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınmalıdır. Her ne kadar ilk hükümdeki miktar aşılmadan karar verilip usuli kazanılmış hakların korunduğu gerekçesine dayanılmışsa da, karar gerekçesinde davacının tazminat alacağının güncel (2022) verilerle yapılan hesaba göre 104.034,81 TL olarak kabul edildiği ve güncel verilerle hesap yapan raporun hükme esas alındığının belirtildiği dikkate alındığında, bu kabulün usuli kazanılmış hakları ihlal edici nitelik taşıdığı gözetilmelidir.
Açıklanan olgular karşısında İtiraz Hakem Heyetince; ilk hükme esas alınan 2017 tarihli rapora ilişkin davalı lehine oluşan kazanılmış hakkın korunmasını temin etmek üzere, bozma ilamının kapsamı dışında kalan yönlerde (işlemiş- işleyecek devre başlangıç tarihleri vs) 2017 verileri kullanılarak, bozmadan sonra belirlenen yeni maluliyet oranı (% 3) üzerinden hesabın yapılması konusunda ek rapor alınıp karar verilmesi için İtiraz Hakem Heyeti kararının davalı yararına bozulması gerektiği kanaatinde olduğumdan, sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum.