Logo

4. Hukuk Dairesi2024/5972 E. 2024/7992 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı borçlunun alacaklısını zarara uğratmak amacıyla üçüncü kişilere yaptığı tasarrufların İİK m. 277 vd. uyarınca iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, borçlunun alacaklılarını zarara uğratma kastıyla hareket ettiğini bilebilecek kişilerden oldukları ve tasarrufların rayiç değerinin altında yapıldığı gözetilerek, davalı ... ve ... Ltd. Şti. lehine yapılan tasarrufların iptaline, davalı ... lehine yapılan tasarrufun ise muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/154 E., 2021/524 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/52 E., 2020/213 K.

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili, davalı ..., davalı ... vekili ve davalı ...Veterinerlik Yem Gıda ve Hayvancılık San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlunun mal kaçırmak maksadı ile menkul ve gayri menkullerini 3. şahıslara devrettiğini, adına kayıtlı bulunan araçların 3 tanesini Konya 3. Noterliğinde kayıtlı sözleşme ile 19.01.2016 tarihinde davalı ...Veterinerlik Yem Gıda Hayv. San. Tic. Ltd. Şti. ünvanlı şirkete devrettiğini, ... ile davalı ...Veterinerlik Ltd. Şti.'nin aynı sektörde faaliyet göstermekte ve aralarında ticari alışveriş bulunduğunu, davalı şirket yetkililerinin, borçlunun mal kaçırma iradesini bilebilecek kişilerden olduğunu belirterek davalılar arasında yapılan davaya konu tasarrufların iptali ile ilgili icra dosyalarındaki alacaklarının tahsili için cebri icra yolu ile alacağın tahsiline yönelik satış yetkisi vermek üzere iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; malını alamayan müvekkilinin çekleri vermeden çok önce dava konusu malları zaten sattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Davalı ...Yem Gıda ve Hayvancılık San. Tic. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde; davalı ... ile aynı sektörde çalışmakta olduklarını, müvekkilinin yetkilileriyle tanışmakta olup taraflar arasında ticari ilişkinin de mevcut olduğunu, davalı ...'in müvekkili şirkete borcu bulunduğunu, bu nedenle araçları satın aldığını, ticari işletmesinde kullanmaya başladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

3.Davalı ... cevap dilekçesinde; davalı borçlu ...'in 2016 yıllarının başında piyasaya borçları olduğunu, ödeme sıkıntısı yaşadığını, bu nedenle sahibi olduğu dava konusu taşınmazını satmak istediğini söylediğini, bunun üzerine pazarlık yaptıklarını, satış şartlarında anlaştıklarını, gayrimenkulün satış bedelini ...'e ödediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

4.Davalı ... cevap dilekçesinde; ...'ten devir aldığı taşınmazların büyük çoğunluğunu ipotek borçları ile satın aldığını, bu taşınmazları aldığı zamandan beri Halkbank ve Finansbank'a olan kredi borcunu ödemeye devam ettiğini, ...'i aynı sektörde çalışmasından tanıdığını, akrabalık bağının olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

5.Davalı ... Andaç vekili cevap dilekçesinde; takip borçlusu ...’i tanımadığını, aynı sektörde de çalışmamakta olduklarını, hiçbir ticari alış verişi olmadığını, bu tarihte borçlunun mali durumunu bilmediğini, borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastı ile herhangi bir işlem gerçekleştirmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalılardan ...'nın davalı şirketin yöneticilerinden olduğu, yapılan tasarruf işlemlerinin, aynı ve yakın tarihlerde düşük bedeller üzerinden yapıldığı, davalı borçlu ... ile davalı şirket arasında ticari ilişki olduğu, davalıların borçlu davalının alacaklısını zarara uğratma kastı ile hareket ettiğini bilebilecek durumda olduğu gerekçesiyle davalı ... tarafından diğer davalı ...'a, davalı ...'ya ve davalı ...Veterinerlik Ltd. Şti'ne yapılan tasarrufların muvaazalı olduklarının tespitine, bu tasarruflar yönünden davanın kabulüne, davalı ... yönünden açılan davada,dava dışı SS Konya Metal Küçük San.Sit.Yapı Kooperatifi'nin 22.04.2019 tarihli cevabi yazısında; ...'in 155.000,00 TL borç ile 30.12.2015 tarihinde ...'a kooperatif hissesini devrettiği, ...'ın devraldıktan sonra kooperatife 180.000,00 TL ödeme yaptığı, daha sonra 04.11.2016 tarihinde Ali Şevval Boya Ltd.Şti isimli şirkete devrettiğinin belirtildiği, davalının devirden sonra 180.000,00 TL ödeme yaptığının sabit olduğu, davalı ...'a yapılan kooperatif hisse devrinin muvazaalı olarak yapıldığı konusunda ispatın yapılamadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden açılan davanın sübut bulmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı ..., davalı ... vekili ve davalı ...Veterinerlik Yem Gıda ve Hayvancılık San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı ... lehine gerçekleştirilen tasarrufun iptali taleplerinin reddine ilişkin olarak; müvekkili ve ...'ın aynı sektörde faaliyet göstermekte olduğunu, aralarında ticari alışveriş bulunduğunu, bunun yanında davalıların çok yakın arkadaşlıkları olduğunu, davalı ...'ın borçlunun mal kaçırma iradesini bilebilecek kişilerden olduğunu, ... lehine olan tasarrufun iptalinin gerektiğini, dava konusu tasarrufun gerçek değerinin çok aşağısında bir fiyata gerçekleştirilmesinin de bir iptal sebebi olduğunu, mahkemece dava konusu kooperatif dükkan hissesinin dava dışı kooperatifçe bildirilen borç, alacak ve ödeme tutarları üzerinden belirleme yapmak suretiyle karar verildiğini, oysa inşası henüz tamamlanmamış bir inşaata ilişkin kooperatif hissesinin 3.kişiler arasında alım satıma konu edildiğinde hissenin değerinin kooperatif kayıtlarına göre belirlenmesinin mümkün olmadığını, kooperatifte yer alan dava konusu hisse dükkan hissesi olduğundan dükkanın devir tarihindeki gerçek sürüm değerinin bilirkişi marifetiyle tespit edilip ödenen tutar ile kıyas yapmak gerektiğini, kooperatif hissesinin değerinin daha düşük olmasına rağmen davalı lehine daha yüksek olan dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesinin de doğru olmadığını, ayrıca vekalet ücretinin tüm taşınmazlar için bir bütün halinde tek bir vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka uygun olmadığını, her bir tasarruf yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2.Davalı ... istinaf dilekçesinde; davalı ... ile aynı sektörde çalışmasının, meslektaş olmasının yapılan satışın iptalini gerektirmeyeceğini, gerek şahsı gerekse yetkilisi olduğu diğer davalı şirketin dava konusu işlemlerle ilgili olarak iyiniyetli olarak hareket ettiğini, her zaman ticari faaliyetlerini basiretli bir tüccar gibi sürdürdüğünü, davacı bankanın hakkındaki iddialarını ispatlayamadığını, somut bir delil ortaya koyamadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

3.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu çeklerin keşide tarihi yani borcun doğum tarihinin dava konusu tasarruf tarihlerinden çok daha sonra olduğunu, bu nedenle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu devir işlemlerinin kesinlikle muvazaalı olmadığını, tüm bu hususların 04.03.2019 tarihli bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, raporda görüleceği üzere müvekkilinin dava konusu araçları diğer davalı ...Ltd Şti ye borçlarına karşılık devrettiğini, buna karşılık da verdiği çekleri iade aldığını, tüm bunların raporla sabit olduğunu, müvekkilinin ...'a sattığı taşınmazların tamamına yakınını ipotek borçları ile sattığını, Ahmet'in aldığı günden bu yana ipotek borçlarını ödediğini, müvekkilinin borçlarını ödeyebilmek ve nakit bulabilmek için bir kısım mallarını satışa çıkardığını, ...'ya yapılan satışın da muvazaalı olmadığını, mal kaçırma amacı güdülmediğini, borçları yüzünden sıkıntıya düşen ödeme güçlüğü içerisinde bulunan bir kişinin malvarlığını satışa çıkarması kadar olağan bir durum olmadığını, ayrıca davalı ... yönünden red kararı verilmiş olmasına rağmen taraflarına bu red kararı için vekalet ücreti verilmediğini, red nedeniyle verilecek vekalet ücretinin her iki davalı arasında paylaştırılması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

4.Davalı ...Veterinerlik Yem Gıda ve Hayvancılık San. Tic. Ltd. Şti. Vekili istinaf dilekçesinde; davalı ... ile müvekkili şirketin aynı sektörde çalışıyor olmasının yapılan satışların iptalini gerektirmediğini, müvekkili firma yetkililerinin iyi niyetli olduklarını, dava konusu araçlara ilişkin yapılan satışların şirketin fatura kayıtları ve resmi noter satış sözleşmeleri ile sabit olduğunu, müvekkili şirketin her zaman tüm faaliyetlerini basiretli bir tüccar gibi sürdürdüğünü, görülen dava sırasında davacı bankanın müvekkili şirket hakkındaki iddialarını ispat edemediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı borçlu ile kendilerine tasarruf yapılan davalılar arasında, ticari ilişki ve önceye dayalı tanışıklıkların bulunduğu, devir tarihlerine göre tasarrufların rayiç değerleri ile satış kayıtlarında gösterilen bedeller arasında misli fark olduğu, borçlunun ve bir kısım davalının beyanları ile sabit olduğu üzere tasarrufların alacağa mahsuben yapıldığı, borçlunun ödeme sıkıntısı çektiğinin, piyasaya borçları olduğunun devirlerden önce biliniyor olduğu, davalı ...'nın diğer davalı ...Ltd. Şirketinin yetkili müdürü olduğu, buna göre davalıların, borçlu Mehmet'in alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olduğunun kabulü gerektiği, davalı ... yönünden, her ne kadar davacı tarafça davalı borçlu Mehmet ile davalı ...'ın aralarında ticari ilişki ve yakın arkadaşlık olduğu ileri sürülse de, bu hususların iddiadan öteye geçmediği ve dosya kapsamına göre ispatlanamadığı, kooperatif hisse değerinin kooperatiften gelen yazı cevabına göre devir tarihindeki değerinin takip konusu alacak miktarlarının toplamından fazla olması nedeniyle vekalet ücretinin de takip miktarına göre belirlenmesinin de yerinde olduğu gerekçesiyle davalılar ..., ...Ltd. Vekillerinin istinaf taleplerinin reddine, somut olayda birden fazla taşınmaz ve davalı hakkında karar verildiğinden, bir bütün olarak devredilen taşınmazlar birlikte değerlendirilmek suretiyle her bir taşınmaz ve/veya davalı yönünden bu karşılaştırmanın yapılarak, ilgili taşınmazı satın alanlar ve borçlunun yargılama giderinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olacak şekilde ayrı ayrı hükmedilmesi gerekirken bir bütün halinde yargılama giderinin tayini hatalı olduğundan davacı vekilinin, ayrıca davalı ...'a yapılan tasarruf yönünden dava reddedildiğinden AAÜT 3/2 maddesine göre hükmedilen vekalet ücretinden, zorunlu dava arkadaşı davalı borçlunun da birlikte yararlanması gerektiğinden davalı ... vekilinin, buna yönelik itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının vekalet ücretine yönelik sebeplerle, HMK'nun 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunda bildirdiği sebepler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.