Logo

4. Hukuk Dairesi2024/6774 E. 2024/9632 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu eşini kaybeden davacının, sürücü, araç işleteni ve sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı talebi üzerine, tazminatın hesaplanma yöntemi, sorumluluk ve faiz başlangıç tarihi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının yeniden evlendiği tarihten sonraki süre için destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanamayacağı ve sigorta şirketinin temerrüt tarihinin tespiti için gerekli araştırmanın yapılmamış olması gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/666 E., 2023/790 K.

Karar davalı ... Mirasçıları ile ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 14.08.2008 tarihinde davalılardan ...’ın sevk ve idaresindeki araç ile yaya konumunda olan davacının eşi ...’a çarparak ölümüne sebep olduğunu, diğer davalı ...’ın aracın maliki/işleteni olduğunu, kaza tarihinde davaya konu aracın davalı ... nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla imdilik 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini 41.690,89 TL'ye yükseltilmiştir.

II. CEVAP

Davalı ...'a dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, anılan davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

Davalı ...'a dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, anılan davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava açılmasına neden olmadıklarını, müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 20.10.2011 tarihli ve 2011/139 E., 2011/73 K. sayılı ilk kararı ile; davaya konu trafik kazası sonucu hayatını kaybeden Kadir Yılmaz'ın 31.03.2000 tarihinde emekli olup SGK tarafından başvuru üzerine eşi olan davacıya 594,67 TL dul aylığı bağlandığı ve 977,51 TL ölüm yardımı ödendiğinin yazılan müzekkere cevabından anlaşıldığı, bunun dışında davacının ölen eşinin desteğinden mahrum kaldığı başkaca geliri olduğunu ispatlayacak delilin sunulmadığı, davacının destek tazminat talebini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkemenin 20.10.2011 tarihli ve 2011/139 E., 2011/73 K. sayılı ilk kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 03.11.2021 tarihli ve 2021/20610 E., 2021/8132 K. sayılı ilamıyla; davaya konu kazadan önce, Kara Kuvvetleri Komutanlığında memur olarak görev yapmakta iken emekli olduğu anlaşılan davacının eşinin ölümünün iş kazası sonucu olmadığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından davacıya dul aylığı bağlandığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın (Emekli Sandığı) davacı eş Sevim’e bağladığı dul ve yetim aylığı ile peşin sermaye değeri gelirinin, rücuya tabi olmadığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın yaptığı ödemeler nedeniyle davalılara rücu hakkı bulunmadığı, mahkemece davacının destekten yoksun kalma tazminatı alacağının belirlenmesi hususunda hesap bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilamı uyarınca alınan aktüer bilirkişi raporu ile davacı için 41.690,89 TL destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, davacı taraf ve davalı araç işleten ile davalı sürücü arasında ''ibraname belgesi'' başlıklı 27.07.2009 tarihli bir belge düzenlendiği, bu belgenin içeriğine göre davacı tarafa davalılardan Mehmet Yaşar ve ...'ın 12.000,00 TL manevi tazminat ödeyeceği, manevi tazminat yönünden anılan davalıların davacı tarafından ibra edildiği, maddi tazminat yönünden sigorta poliçe limitlerinin üzerinde bir alacak belirlenirse bu miktarın davacı tarafından anılan davalılardan talep edileceği, sigorta şirketinin sorumluluğunda kalan miktar yönünden ise davacının anılan davalılardan talepte bulunmayacağının kararlaştırıldığı, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporuyla davacının talep edebileceği destek tazminatının poliçe limitlerine göre davalı ... şirketinin sorumluluğunda kaldığı, bu nedenle taraflar arasındaki 27.07.2009 tarihli protokol gereğince davalılar ... mirasçıları ile davalı ...'ın destekten yoksun kalma tazminatı yönünden sorumlu olmadıkları, ancak dava açılmadan önce bilirkişi raporuyla belirlenecek olan destekten yoksun kalma tazminatı miktarının sigorta poliçesi limitini aşıp aşmayacağı belirli olmadığından davacı tarafın davalılardan ... ve ...'a da dava açmasında hukuki yararının bulunduğu, bu nedenle anılan davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle davalı ... (SBN/Ticaret )Sigorta A.Ş.'ye yönelik davanın kabulüne, 41.690,89 TL'nin kaza tarihi olan 14.08.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... şirketinden alınarak davacıya verilmesine, diğer davalılar ile davacı taraf arasında düzenlenen 27.07.2009 tarihli "İbraname Belgesi" başlıklı belge gereğince diğer davalılara yönelik davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Davalı ... Mirasçıları ile ... vekili temyiz dilekçesinde; tarafları lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyan etmektedir.

2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davacının 05.08.2016 tarihinde yeniden evlendiğini, destekten yoksun kalma hesabı yapılırken evlenme tarihine kadar hesaplama yapılması gerektiğini, muhtemel yaşam süresinin sonuna kadar hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu, temerrüt tarihinin araştırılması, dava öncesi temerrüdün söz konusu olmaması halinde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini beyan etmektedir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık; davalıların işleteni, sürücüsü ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı (ZMSS) oldukları aracın karıştığı trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalan davacının destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.

1. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, dava açılmadan önce davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı miktarının sigorta poliçesi limitini aşıp aşmayacağının belirli olmadığı, bu nedenle davacı tarafın davalılardan ... ve ...'a da dava açmasında hukuki yararının bulunduğu, bu nedenle anılan davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığı anlaşılmakla davalı ... Mirasçıları ile ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;

Davacı, davaya konu trafik kazasında hayatını kaybeden eşinin desteğinden mahrum kaldığını ileri sürerek tazminat isteminde bulunmuştur. Destekten yoksun kalma iddiası ile açılan dava, ölümden sonraki süre boyunca doğacak zararın tazmini talebini kapsamaktadır. Bu nedenle yargılama boyunca davacının değişen durumu tazminatın belirlenmesi yönünden etkili olacaktır.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 53 ncü (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 45.) maddesi gereği destekten yoksun kalma tazminatının mahiyeti ve amacı, ölenin eylemli yardımını alanların, desteğin ölümünden sonra da bu yardımdan mahrum kalmaması olduğuna göre destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için her şeyden önce destek alma hakkı olan kişinin, destek alma ihtiyacının devam etmesi gerekir. Bu itibarla; dul kalan eşin yeniden evlenmesi halinde destekten yoksun kaldığı sürenin önceki eşin ölüm tarihi ile yeniden evlenme tarihi arasındaki süreye göre hesaplanması gerekmektedir.

Dosyanın incelenmesinde, davacının 05.08.2016 tarihinde, desteğin ölümünden sonra evlendiği anlaşılmaktadır.

Mahkemece davacı eşin yeniden evlendiği hususu göz önünde bulundurularak desteğin ölüm tarihi ile davacının yeniden evlendiği tarihe kadarki gerçek zararının hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken desteğin eşi davacının yeniden evlendiği tarihten sonraki dönem için de destek hesabı yapılmış olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

3. 2918 sayılı KTK’nın 99 uncu maddesinin 1 inci fıkrası ile Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Genel Şartları’nın B.2.1. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir.

Somut olayda, davacının eldeki davayı açmadan önce davalı ... şirketine 03.08.2009 tarihli dilekçeyle başvuru yaptığına ilişkin belgenin davacı tarafça dosyaya sunulduğu, ancak söz konusu başvuru dilekçesinin davalı ... şirketine tebliğ edildiğini gösteren bir belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, dosya arasında davalı tarafça açılmış bir hasar dosyasının da olmadığı, bu haliyle davalı ... şirketinin temerrüt tarihi konusunda tereddüde düşüldüğü görülmüştür.

Şu durumda, mahkemece davacının davalı ... şirketine hitaben yazdığı 03.08.2009 tarihli başvuru dilekçesinin davalıya tebliğ edilip edilmediğinin belirlenmesi, tebliğ edildiyse tebliğ belgesinin ve davalı tarafça açılmış bir hasar dosyası var ise bu dosyanın dosya arasına alınması, buna göre 2918 sayılı KTK’nın 99 uncu maddesinin 1 inci fıkrası gereğince davalının temerrüde düştüğü tarihin belirlenmesi, davacının dava açmadan önce davalıya başvuru yapmadığının anlaşılması halinde ise davalının dava tarihi itibariyle temerrüde düşeceğinin kabul edilmesi suretiyle hüküm tesis edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

1.Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Mirasçıları ile ... vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Yukarıda (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın BOZULMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının davalı ... mirasçıları ve davalı ...'a yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalı ....'ye iadesine,

Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.