Logo

4. Hukuk Dairesi2024/708 E. 2024/5280 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, tedavi giderlerine ilişkin tazminat talebinde davalı sigorta şirketinin, giderlerin gerçekliği ve gerekliliği konusundaki itirazları.

Gerekçe ve Sonuç: Uzman bilirkişi raporunda tedavi giderlerinin kaza ve tıbbi hikaye ile uyumlu olduğunun ve SGK tarafından karşılanmadığının belirtilmesi, ayrıca kesinleşmiş mahkeme kararlarında tarafların sorumluluklarının belirlenmiş olması gözetilerek, davalı sigorta şirketinin temyiz itirazları reddedilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/101 - 2022/173

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/ İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine

İLK DERECE

MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

(Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ...Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi davalı ...Ş vekili tarafından ise duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda 26.09.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen gün ve saatte davacı vekili Av. ... ile davalı ... AŞ vekili Av. ...geldiler. Taraflar vekilinin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra eksiklik nedeni ile geri çevrilen dosya eksik hususlar tamamlanarak tekrar gelmekle eksiklik nedeni ile geri çevrilen dosya eksik hususlar tamamlanarak tekrar gelmekle işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 27.05.2024 gününde Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'nın sürücüsü, diğer davalı ... Petrol İnş. Nak. Mad. San. Ltd. Şti işleteni olduğu beton mikseri aracının 10.04.2014 tarihinde davacı ...'e çarptığını, meydana gelen kazadan dolayı davacının ağır şekilde yaralandığını, hayati tehlikesi nedeni ile uzun süre yoğun bakımda kaldığını, tüm müdahalelere rağmen kazadan dolayı yürüyemez ... geldiğini ve tekerlekli sandalyeye mahkum oluğunu, davacının kaza sırasında banket olarak adlandırılan kısımda bulunduğunu, yayalar için zorunlu dikkat ve özeni gösterdiğini, herhangi bir kural ihlali yapmadığından kusursuz olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla, maddi tazminata ilişkin olarak şimdilik 80.000,00 TL tedavi masrafları, 10.000,00 TL kazanç kaybı, 20.000,00 TL çalışma gücünün azalmasından doğan kayıplar, 20.000,00 TL ekonomik geleceğinden sarsılmasından doğan kayıplar olmak üzere toplam 130.000,00 TL maddi tazminatın her üç davalıdan kaza tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline; manevi tazminata ilişkin olarak şimdilik 80.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ile ... Petrol İnş. Nak. Mad. San. Ltd. Şti. firmasından müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah yoluyla maddi tazminat taleplerini artırmış, tedavi gideri talebini 246.724,18 TL'ye yükseltmiştir.

Mahkemenin 2014/1753 Esas sayılı dosyasının 17.04.2018 tarihli celsesinde tedavi gideri talebine yönelik davanın tefrikine karar verilmiş ve eldeki dava dosyasına kaydedilmişir.

II. CEVAP

1. Davalı ...Ş. vekili cevap dilekçesinde; davaya konu kazaya karışan 13 ED 557 plakalı aracın davalı ... tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası (ZMSS) poliçesi ile sigortalandığını, dava dilekçesinde meydana gelen kazada diğer davalı sürücü ...'nın asli kusurlu olduğu ve davacı tarafın ise tam kusursuz olduğu şeklindeki beyanlarına katılmadıklarını, zarar görenin iddiasının haklılığını gösteren inandırıcı kanıtlar sunduğu ve ekonomik durumu da gerektirdiği takdirde hâkimin, istem üzerine davalının zarar görene geçici ödeme yapmasına karar verebileceğini, davalının yaptığı geçici ödemelerin,hükmedilen tazminata mahsup edileceği; tazminata hükmedilmezse hâkimin, davacının aldığı geçici ödemeleri, yasal faizi ile birlikte geri vermesine karar vereceğini, görüldüğü üzere geçici ödeme başlığı altında düzenlenen maddede zarar görenin ekonomik durumu da gerektirdiği takdirde ödeme yapılabilir diye belirtildiğini, ekonomik durumunun araştırılması gerektiğinin açıkça belirtildiğini, davacı tarafın dava dilekçesi incelendiği takdirde davacının ekonomik durumunun iyi olduğunun bizzat kendilerince zikredildiğini, davacı tarafın geçici ödemenin yapılmasını gerektirecek hiçbir bordro veya gelir belgesi sunmadan ödeme talep ettiğini, mahkeme tarafından da hiçbir araştırma yapmadan tensip tutanağında 60.000,00 TL gibi yüksek bir tutarda geçici bir ödeme yapılmasına karar verildiğini, bunun hakkaniyete ve belirtilen maddede istenen şartlara uygun olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... Petrol İnş. Nak. Mad. San. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; açılan davada müvekkili şirketin taraf sıfatı bulunmadığından, usul ve yasaya aykırı davanın şirket açısından reddi gerektiğini, davalı şirket ile ... arasında yapılan 24.03.2014 tarihli protokol ile davalı şirketin, kazaya konu motorlu aracı devrettiğini, yapılan protokollerde bütün cezai sorumluluğun kiralayana yüklendiğini, araçların kazasız bir şekilde teslim edildiğini, kazasız bir şekilde teslim alınacağı hususunun kayıt altına alındığını, bu konuda yazılı belgenin yanında tanıklarının da bulunduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 3 üncü maddesi gereğince davalı şirketin işleten sıfatının bulunmadığını belirterek davanın usulden ve esastan reddini istemiştir.

3. Davalı ... cevap dilekçesinde; ... isimli tanıdığı şahsın kendisine gelip kendisine şoför olarak yardımcı olmasını istediğini, bu yardımının bir veya iki saat süreceğini söylediğini, kendisini tanıdığı için ona yardımcı olacağını söylediğini ve ...'ın kendisine aracı verdiğini, araç ile sanayiden çıktığını, Urfa yolu üzerinde bulunan beton santraline gidip beton yükleyeceğini, yolda seyir halinde iken sanayi çıkışında ters yönden gelen bir araç olduğunu, aracın ışıklarının kendisinin görmesini engellediğini, araç kendisini geçer geçmez kendisinin virajda dönüş yaparken kendisine doğru asfalt yoldan bir erkek şahsı farkettiğini, fren yaptığını, ancak frenin tutmadığını, yalnız bir tekerlek fren tuttuğunu, şahsa çarpmamak için direksiyonu sola kırdığını, istemeyerek şahsa çarptığını ve aracın devrildiğini ayrıca kendisinin maddi bir gelirinin de olmadığını, tazminatın da ilgili şirketten talep edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda yazılı kararıyla; "...mahkememiz 2014/1753 Esasında kayıtlı geçici ve sürekli iş göremezlik zararından kaynaklı maddi tazminat, manevi tazminat ve tedavi giderlerinin tazminine ilişkin dava olarak görülürken 17.04.2018 tarihinde mahkememizce 2018/389 Karar sayılı ilamıyla verilen kararda tedavi giderleri yönünden dosyanın tefrik edilerek iş bu 2020/7 E sayılı dosyasının oluşturulduğu anlaşılmıştır. Esas dosya içerisinde toplanan bilgi ve belgeler ile deliller ışığında davacının 10.04.2014 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı ağır şekilde yaralandığı ve uzun süre ölüm tehlikesi ile tedavi altına alındığı mahkememizce esas dosya üzerinde yapılan yargılamada alınan kusur raporuna göre davacının kusurlu olmadığı, araç sürücüsü Resül Sarıkaya'nın asli kusurlu olduğu ve kaza nedeniyle davacının %59 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği, iyileşme süresinin olay tarihinden 12 aya kadar uzayabileceği, tedavi giderleri ile ilgili olarak ise Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla alınan doktor bilirkişi Menşure Gülay Güneri tarafından hazırlanan raporda davacının toplam 238.724,18 TL tedavi giderlerinin SGK kapsamında olmadığından ödendiği mütalaa edildiğinden mahkememizce hüküm kurmaya ve denetim kurmaya elverişli rapor dikkate alınarak davacının ıslah dilekçesi göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur ..." gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, toplam 238.724,18 TL tedavi giderinden, 80.000,00 TL tedavi giderinin dava tarihi olan 22.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, geriye kalan 158.724,18 TL tedavi giderinin ıslah tarihi olan 30.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ...Ş. vekili istinaf dilekçesinde; dosyada bulunan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, harcama içeriklerinin kuşkulu olduğunu, dava dışı şahıslarca yapılan harcamaların davacının tedavisi ile ilgisinin olup olmadığının tartışılmadığını, dosyaya konulduğunu, harcama belgelerinin gerçekliği hususunun araştırılmadığını, eczane ve medikal firmalardan alınan reçetesiz ilaçların yapılan tedavi ile uyumlu olup olmadığı, kullanılıp kullanılmadığının anlaşılamadığını, bu kapsamda reçetesiz medikal harcamalar, orman su ürünleri tarafından düzenlenen reçetesiz faturaların, dava dışı ... bakımından tanzim edilen ve dosyaya sunulan bir kısım gider harcamalarının davacının tedavisi ile ilgisi olup olmadığının, gerçek olup olmadığının araştırılmadığını, davacının gördüğü sağlık hizmetlerine ilişin olarak tanzim edilen faturaların gerçeği yansıtmadığını, aynı sağlık hizmetlerinin kamu hastanelerinde ucuz verildiğini bu kapsamda dosyaya sunulan sağlık giderleri faturalarının ilgili hastaneden sorulmadığını, bir kısmının olağana aykırı olduğunu, dava dışı şahıslar adına düzenlenen konaklama giderlerinin olağana aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda yazılı kararıyla; "... Yukarıdaki açıklamalara göre; toplanan taraf delilleri uzman bilirkişi tarafından değerlendirilerek, harcamaların davacının geçirmiş olduğu kaza ve tıbbi hikayesi ile uyumlu olup olmadığı, ayrıca SGK tarafından karşılanıp karşılanmadığı incelenmek suretiyle rapor düzenlenmiş olup, hüküm vermeye elverişli ve denetime açık bilirkişi raporu da hükme esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesinde usul ve aykırılık bulunmayıp, özellikle TBK'nın 50/2. maddesi de dikkate alındığında davalı ... AŞ vekilinin tüm istinaf itirazları yerinde olmadığından reddi gerekir. Keza, ana dosyada tarafların sorumluluklarına yönelik olarak verilen karar kesinleşmiş olmakla; kesinleşen yönlere yönelik olarak da yeniden inceleme yapılamayacaktır.

Dosya içeriğine, toplanan delillere, istinaf sebeplerine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile özellikle TBK'nın 50. maddesi kapsamına göre, 6100 sayılı Kanunun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varıldığı..." gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; dosyaya ibraz edilen ve bilirkişi tarafından rapora esas alınan faturaların, dekontların, makbuzların, gerçekliğinin araştırılmadığını, davacının tedavisi ile ilgili olmayan veya kamu hastanelerinde yapılması mümkün tedavilerini özel hastanelerde yaptırdığını, harcama içeriklerinin kuşkulu olduğunu, dosyanın emekli sayıştay denetçisi veya Sosyal Güvenlik Kurumu hesap uzmanı bilirkişiye inceletilmesi gerekirken, hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verildiğini, dava dışı ... açısından yapılan harcamaların davacı ...’in tedavisi ile ilgisinin bulunup bulunmadığının da araştırılmadığını, çok fazla reçetesiz fatura bulunduğunu, dava dışı kardeşlerin bazen aynı gün mükerrer olmak üzere çeşitli tarihlerinde bilet almış olduğu, bu seyahatların davacının tedavisi ile ilgili olup olmadığının tespiti gerektiğini, aynı tarihlerde bütün kardeşlerin seyahatinin olmasının da hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu seyahatlerin davacı ...’in tedavisi ile ilgisinin bulunup bulunmadığının, davalı ... şirketine ödettirilmesinin hukuki dayanağının olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiğini, aynı şekilde davacının tedavisine dair düzenlenen hastane faturalarının da kuşkulu olduğunu, örneğin Memorial Hastanesi’nde tedavi gördüğü tarihte ...Hospital tarafından da adına fatura düzenlendiğini, dosyadaki bilirkişi Avukat Songül Kayan tedavi giderleri ile ilgili 282.098,67 TL’lik hesaplama yapmış iken, bilirkişi tıp doktoru ...nin 216.474,68 TL bir hesaplama ortaya çıkardığını, denetime elverişli olmayan bilirkişi raporları ve eksik inceleme ile hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davalılardan ...'nın sürücüsü, diğer davalı ... Petrol İnş. Nak. Mad. San. Ltd. Şti işleteni olduğu, davalı ...'nin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın, davacı yayaya çarpması sonucu davacının yaralanması nedeniyle tedavi gideri talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere; özellikle konusunda uzman tıp doktoru bilirkişiden alınan raporda davalının temyizine konu edilen hususların değerlendirilmiş olması olmasına göre davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

17.100,00 TL vekalet ücretinin davalı ... AŞ'den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.