Logo

4. Hukuk Dairesi2024/7774 E. 2025/1486 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan sigorta şirketinin, ödediği bedelin zarardan sorumlu olduğu iddia edilen AVM işleticisi ve inşaat şirketinden rücuen tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Sigorta şirketinin, işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı bulunmayan bir işyerini sigortalamış olmasının rücu hakkını engellemediği, davalıların kusurlu eylemleri ile zarar arasında illiyet bağı bulunduğu ve Yargıtay'ın önceki bozma kararına uyulduğu gözetilerek yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/1063 E., 2024/325 K.

Mahkeme kararı asıl dosya davalısı ... Turizm Ve Yönetim Hizmetleri Ticaret A.Ş. vekili ve fer'i müdahil ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde; 04.07.2012 tarihinde Samsun'da meydana gelen kuvvetli yağış ve sel neticesinde müvekkili ... Sigorta A.Ş tarafından İşyerim Paket Sigorta Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan ... Tic. ve Yatırım A.Ş'nin ... ilçesindeki ... Alışveriş Merkezindeki mağazasında büyük hasar meydana geldiğini, işyerinin bulunduğu lokasyonun dereyatağı üzerinde kurulduğunu, AVM içinden ıslah edilmiş derenin aktığını, derenin bir kısmının üzerinin kapatılmış, bir kısmının ise açıkta olduğunu, derenin çıkışının kanallarla denize uzatıldığını, ... AVM içinden geçen ... Deresi'nin 03-04 Temmuz 2012 tarihinde meydana gelen aşırı sağanak yağışlar neticesinde debisinin arttığını, dere üzerinde bulunan bentlerin yetersiz olması nedeniyle taşan suların taşan dere yatağı ve çevresinde bulunan cüruflarla birlikte AVM'nin bulunduğu lokasyona aktığını, yatağın AVM tarafından ıslah edilmiş olmasına rağmen taşmalara karşı yetersiz önlem alınması nedeniyle tüm su çamur ve cürufun AVM sahasına dağıldığını, işyerinin yaklaşık 1-1,5 metre yüksekliğinde çamur vs. ile dolduğunu, iş yerinin kullanılamaz (pert) olduğunu, yapılan tespit ve inceleme neticesinde ... Deresi'nin üzerinde 2 adet bent yapılması için DSİ'nin ve Samsun Büyükşehir Belediyesinin AVM yetkililerinden talepte bulunduklarını, DSİ'nin AVM'nin inşası için olumsuz rapor verdiğini, raporun Belediye yetkilileri tarafından göz ardı edildiğini, ayrıca AVM yetkililerinin dereyatağı üzerinde bent yapmak yerine kaya koymak gibi kısmi önlemler alındığının tespit edildiğini, ekpertiz raporuyla belirlenen 95.370,72 TL zararın sigortalıya ödendiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 95.370,72 TL' nin ödeme tarihi olan 09.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddi gerektiğini, husumete ilişkin itirazlarının bulunduğunu, Samsun 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/58 D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalı şirkete izafete edilmiş herhangi bir kusur bulunmadığını, ... AVM içerisinden geçen İncirli Deresi ile ilgili DSİ Bölge Müdürlüğünün görüşleri ile Büyükşehir Belediyei'ne bağlı SASKİ Genel Müdürlüğü'nün onayının alındığını, davalının işletmecisi olduğu ... AVM'ye yasal mevzuata uygun inşaat ruhsatı verildiğini, ruhsata ve projelere uygun inşaat yapıldığından yapı kullanma izin belgesi verildiğini, keza Samsun valiliği'nin 11.07.2012 tarihli yazısında, sel ve verdiği zararlarla ilgili Valilik tarafından tespitlerin yapıldığını, sel ve zararlardan kurumların sorumlu olduğunu, alışveriş merkezinin inşaatının gerçekleştirilmesinin felaketin oluşmasında herhangi bir etkisinin olmadığını belirterek davanın davanın reddini istemiştir.

2.Davalı İdol İnşaat San. ve Tic. A.Ş. vekili birleşen dava cevap dilekçesinde; davaya konu olayda inşaatın proje ve inşaat ruhsatına uygun inşa edildiğini, kendilerine atfedilebilir bir kusur bulunmadığını, olay günü çok yoğun bir yağış olduğunu, bu durumun önceden öngörülebilir olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 03.03.2016 tarihli ve 2014/587 Esas, 2016/203 Karar sayılı kararıyla; asıl ve birleşen davanın kabulü ile 95.370,72 TL 'nin ödeme tarihi olan 09.08.2012 tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, HMK'nın 69. maddesi gereğince feri müdahiller hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının süresi içinde asıl dosya davalısı ... Turizm ve Yön. Hiz. Tic. A.Ş. vekili ve fer'i müdahil ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 17.Hukuk Dairesinin 02.12.2019 tarihli ve 2016/6850 Esas, 2019/11347 Karar sayılı ilamıyla; "... Davacı tarafın aynı zarar için, zararın meydana geldiği yapıyı inşa eden davalı İdol İnşaat A.Ş'ye yapım izni veren, yapıyı yeterince denetlemeyen ve hizmet kusuru olduğu iddia edilen idareler aleyhine de idari yargıda dava açtığı (mahkemenin kabulünde olduğu üzere); idareler aleyhine açılan dava hakkında idari yargıda verilen kabul/ kısmen kabul kararlarının bozulduğu; idari yargıda verilen bozma kararında, yapıya ilişkin yapım izni ile kullanım belgesini veren idarelerin zarardan sorumlu olup olmadıkları ve zarar ile idarelerin eylemi arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına ilişkin araştırmanın yetersiz bulunduğu; sigortalı işyerinin bulunduğu ana yapıyı inşa eden- işleten davalıların, idareler tarafından verilen izin ve onaylara bağlı olarak yapıyı inşa ettiği ve işlettiği dikkate alındığında; idareler yönünden yapılacak illiyet bağına ilişkin araştırmanın, eldeki davanın davalılarının durumunu da etkileyeceği gözetilip, idari yargıda süren davanın akıbeti araştırılarak sonuçlanmasının beklenmesi, orada yapılacak tespitler ve verilecek karar dikkate alınmak suretiyle, davalıların hukuki durumlarının takdir edilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle davalı vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 07.12.2020 tarihli ve 2020/179 Esas, 2020/770 Karar sayılı kararıyla, eldeki davada, kanuni halefiyete dayalı olarak rücu isteminde bulunulduğu, davacı tarafından alacağın temlik edildiğine yönelik bir iddia ileri sürülmediği ve buna ilişkin bir delil de ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

A. İkinci Bozma Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının süresi içinde davacı vekili ve asıl dosya davalısı ... Turizm ve Yön. Hiz. Tic. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 17.10.2022 tarihli ve 2022/7582 Esas, 2022/12304 Karar sayılı ilamıyla; "... Halefiyete dayalı olarak açılan davada davacının, halefi olacağı sigortalısının sahip olduğu talep hakkıyla sınırlı olarak ve o ölçüde hak sahibi olabilmesi; halefi olduğu sigortalısının tazminini talep edebileceği zararlar için tazmin talebinde bulunabilmesi ve onun talep edemeyeceği zararları sigortacının da talep edememesi, kanuni halefiyetin gereğidir. Davacı sigortacının talebi kanuni halefiyet ilkesine dayandığına ve tazmin talebinin sınırını da sigortalısının sahip olduğu haklar belirlediğine göre, herşeyden önce, davacı sigortalısının işyerinde oluşan hasar bedelinin tazminini davalılardan talep edip edemeyeceği üzerinde durulması gereklidir.

Davalı İdol İnşaat A.Ş. tarafından dere yatağı üzerinde ilim ve fenne aykırı olarak inşa edilen, diğer davalı ... Tur. Ltd. Şti. tarafından işletilen AVM'de bulunan sigortalının kullandığı işyerinin, olay tarihindeki aşırı yağışlar sonucu oluşan sel/su baskını nedeniyle hasar gördüğü sabittir. Yapı maliki olan ve fenne aykırı biçimde inşa edilmiş yapıyı malikin temsilcisi olarak işleten davalılar, bu sıfatları nedeniyle, davacı sigortalısına karşı zarardan sorumludur. Yapı malikinin sorumluluğunun, kusursuz sorumluluk olduğu dikkate alındığında, ancak illiyet bağını kesecek bir sebebin bulunması halinde sorumluluğun ortadan kalkacağı da izahtan uzaktır. AVM yapımının tamamlanmasından sonra ve davaya konu sel/ su baskını olayından önce, yetkili idareler tarafından AVM'ye iskan belgesinin verildiği de dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı sigortalısının kullandığı işyeri için, işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı bulunmayışının sigortalı bakımından yaptırımının, ruhsat düzenleninceye kadar işyerinin çalışmasının durdurulması/ kapatılması olduğu mahkemenin de kabulündedir. Anılan ruhsatın bulunup bulunmadığına ilişkin denetim yükümlülüğünün idareye ait olduğu hususu ise, mahkemenin kararına gerekçe yaptığı mevzuatta düzenlenmiştir.

Davacı sigortalısı bakımından işyeri açma ruhsatı alınmamış olmasının, davaya konu edilen sel/ su baskını olayının gerçekleşmesindeki davalıların kusurlu/ kusursuz sorumluluklarını ortadan kaldıracak biçimde illiyet bağına etki eden bir durum olmadığı; ruhsat bulunmayışının, zararın doğması ya da artmasında etkisi bulunmadığından, davacı sigortalısı (ve onun halefi olan sigortacı) bakımından müterafik kusur teşkil etmeyeceğinin Dairemizin yerleşik uygulamaları ile kabul edildiği ve aynı olaya ilişkin olarak açılan başka dava dosyalarında verilen kararlarda mahkemenin de kabulünde olduğu; davacı sigortalısı bakımından müterafik kusur dahi teşkil etmeyen bir nedenin, davacı sigortacının yaptığı sigorta sözleşmesinin geçersizliği sonucunu doğuracağı kabulünün yerinde olmayacağı gözetilmelidir.

Açıklanan tüm bu nedenlerle; işyeri açma çalıştırma ruhsatının bulunup bulunmadığına ilişkin denetim yükümlülüğünün yetkili idarede olduğu ve eksiğin tespiti halindeki tek yaptırımın da işyerinin çalışmasının durdurulması olduğu; yetkili idare tarafından bu yönde herhangi bir işlem yapıldığına ve bu işlemin uygulandığı dönemde sigorta poliçesinin düzenlendiğine ya da işyerinde hasar oluştuğuna dair dosyada delil bulunmadığı; ruhsat bulunmayışının, davalıların kusurlu/ kusursuz sorumluluklarını ortadan kaldıracak nitelikte illiyet bağına etki eden bir durum olmadığı; anılan durumun sigortalı ya da sigortacı bakımından müterafik kusur teşkil etmediğine ilişkin Dairemiz uygulamaları da gözetilerek, davacı sigortacının düzenlediği sigorta poliçesinin geçerli olduğu ve poliçe gereği ödeme yapan davacının sigortalısının haklarına halefiyeti gereği rücu hakkının bulunduğu dikkate alınıp karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, asıl davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir..." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda yazılı kararıyla; bozma ilamındaki gerekçelerle, davanın kabulü ile 95.370,72 TL'nin ödeme tarihi olan 09.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılar ... Turizm ve Yönetim Hizm. Tic. A.Ş. ile ...den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Asıl dosya davalısı ... Turizm ve Yön. Hiz. Tic. A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde; sigortacının sigorta sözleşmesi uyarınca teminat altına alınmamış bir rizikoya ilişkin olarak sigortalısına ödeme yapmış olması durumunda sigortacının kanuni halefiyetinden söz edilemeyeceğini, benzer uyuşmazlıkta idari dava neticesinde sigorta şirketinin olay tarihi itibariyle işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı bulunmayan bir işyeri hakkında poliçe düzenlemiş olması sebebiyle ağır kusurlu olduğu ve bu ağır kusurun idarelerin kusurlu eylemleri ile zarar arasındaki illiyeti kestiği gerekçesi ile davanın reddedildiğini ve kesinleştiğini, idare mahkemesi kararları ile çelişkili karar verilmesine uyulmasına karar verilen bozma ilamının da gereğinin yerine getirilmediğini, bozma sonrası alınan 11.03.2020 tarihli bilirkişi raporunda da davalıya kusur atfedilmediğini, Yargıtay'ın kanuni halefiyet koşullarının gerçekleşmemesi halinde alacağın temliki hükümlerine göre karar verilmesi gerektiği yönündeki içtihadının uygulanabilmesi için öncelikle TBK'nın 183 vd. maddelerinde öngörülen şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti gerektiğini, aksi kanaat oluşursa da müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Fer'i müdahil ... vekili temyiz dilekçesinde; olayda davalı idareye atfedilebilir bir kusur bulunmadığını belirterek davalı şirketlerin işbu davayı kaybedecek olmaları durumunda müvekkil idarenin karardan etkilenecek olmasından dolayı yapılacak incelemede itirazlarının dikkate alınmasını talep etmiştir.

B.Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık; işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia edilen davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... Tur. Yön. Hizm. Tic. A.Ş. vekili ve fer'i müdahil ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan mahkeme kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden ... Turizm ve Yönetim Hizmetleri Ticaret A.Ş. ve fer'i müdahil Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığına yükletilmesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.