"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/303 - 2024/553
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2015/1312 Esas - 2018/956 Karar
Taraflar arasında trafik kazası nedeniyle tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince önceden verilen kararda direnilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 22.07.2015 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu davalı ... A.Ş. tarafından Zorunlu Taşımacılık Sigortası ile sigortalı otobüs ile davalı .... tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı kamyonun yapmış olduğu trafik kazası neticesinde davacının yaralandığını ve malul kaldığını, meydana gelen trafik kazasında trafik kaza tutanağında her iki araca kusur izafe edildiğini, otobüste yolcu konumunda olan davacının ise kusursuz olduğunu belirterek şimdilik 5.000,00 TL sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatının davalı ... şirketlerinden sigorta poliçe limitleriyle sınırlı kalmak kaydı ile dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; sigortacının poliçede belirtilen motorlu taşıtta seyahat eden yolcuların duraklamalar da dahil olmak üzere kalkış noktasından varış noktasına kadar geçecek süre içerisinde meydana gelecek bir kaza sonucu bedeni zarara uğraması halinde sigortalının 10.07.2003 tarih ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu'ndan doğan sorumluluğunu poliçede yazılı sigorta tutarlarına kadar temin ettiğini, sigortalının taşımayı 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde yapması gerektiğini, davalı şirketin 4925 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi çerçevesinde aynı Kanun'un 17 nci maddesinde düzenlenen sorumluluğu teminat altına aldığını, 17 nci maddede düzenlenen sorumluluğun ise ancak şehirlerarası ve uluslararası yolcu taşımacılarının sorumluluğu olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı .... cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; davanın kısmen kabulü ile 446.743,58 TL tazminatın 04/08/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte her bir davalının 290.000,00 TL poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmaları kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı .... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece alınan hesap raporunda davacının toplam zararının 783.717,90 TL olarak hesaplandığını, davalı ... şirketlerinin kaza tarihi itibariyle poliçe limitleri ayrı ayrı 290.000,00 TL olduğunu, bu sebeple toplam 580.000,00 TL’nin poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin talep edildiği halde mahkemece teselsül hükümleri ihlal edilerek davalı ... yönünden sigortalı araç sürücüsünün %20 kusur oranı gözetilerek hüküm kurulmasının yerinde olmadığını, iş göremezlik tazminatının bilinen döneme göre güncellenmesi gerektiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; sigortalı araç sürücüsüne atfedilen kusurun dayanaksız olduğunu, kazaya karışan diğer araç sürücüsünün kusuru nedeniyle sorumluluklarının bulunmadığını, kabule göre de atfedilen %20 kusur oranına göre mahkemece sorumlulukları 156.743,58 TL olarak belirlendiği halde 290.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu tutulmalarının hatalı olduğunu, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin kusur oranına göre belirlenmesi gerekirken tamamından sorumlu tutulmalarında isabet bulunmadığını, hesap tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunda hesaplanan tazminatın fahiş olduğunu, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin poliçe limiti ile oranlı belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ... vekilinin ve davalı ...Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 27.12.2018 tarih ve 2015/1312 Esas - 2018/956 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın kabulü ile 580.000,00 TL maddi tazminatın 04.08.2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte her bir davalının sorumluluğu 290.000,00 TL poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 11.04.2023 tarihli 2021/27061 Esas 2023/5210 sayılı kararı ile;" Somut olayda, 22.07.2015 olan kaza tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup, kaza tarihinde yürürlükte olmayan yönetmeliğe göre rapor düzenlenmiştir. Buna göre, maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, ATK ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından önceki raporun da irdelendiği yeni bir rapor alınıp, oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir." gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı ... vekilince hükme esas alınan maluliyet raporu hususunda herhangi bir somut temyiz sebebi ileri sürülmediğinden, somut olayda kanunun açık hükmüne ve kamu düzenine aykırılık hâlleri mevcut olmadığından Yargıtay bozma gerekçesine iştirak edilmediği, daha önce verilen kararda istinaf ve temyiz edilmeksizin kesinleşen ve istinaf mahkemesince kaldırma sebebi olarak, Yargıtay tarafından bozma sebebi olarak görülmeyerek kesinleşen yönler korunarak; "I-Dairemizin (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26.HD İkinci Heyet) 14.10.2021 tarihli 2019/782 Esas - 2021/1754 Karar sayılı kararında direnilmesine,
Buna göre;
II-Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 hükmü uyarınca esastan reddine,
III-Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 hükmü uyarınca esastan reddine,
IV-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile, Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 27/12/2018 tarih ve 2015/1312 Esas - 2018/956 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b-2 hükmü uyarınca kaldırılmasına,
V-Dairemizce yeniden hüküm kurularak;
1-Davanın kabulü ile, 580.000,00 TL maddi tazminatın 04.08.2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte her bir davalının sorumluluğu 290.000,00 TL poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine," karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ve davalı .... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi tarafından Yargıtay kararına direnilmesine karar verilmiş olup maluliyet yönetmeliğinin yanlış esas alınması hususunun istinaf ve temyiz başvuru dilekçelerinde belirtilmediği gerekçesi ile Yargıtay kararına uyulmamasının usule ve hukuka aykırı olduğunu, kusura ilişkin olarak sigortalı araç sürücüsüne %20 kusur atfedilmesinin dayanıksız olduğunu, davayı kabul etmemekle birlikte; müvekkil şirket araç işleteninin sorumluluğundan fazlasına düşen tutardan sorumlu olmayacağından harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de yine kusur oranını kabul etmemekle birlikte bu husus dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini, rapor hesap tarihi itibariyle güncel değerler üzerinden tazminat hesabı yapıldığından davacı tarafın faiz talebine yer olmadığını, ancak rapor tarihinden itibaren faiz talep edebileceğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... vekili temyiz dilekçesinde; kusura ilişkin olarak sigortalı araç sürücüsünün kusuru nispetinde sorumlu olduklarını, sigortalının sorumluluğundan fazlasına düşen tutardan sorumlu olmayacağından harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de yine kusur oranını kabul etmemekle birlikte bu husus dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini, müvekkil şirket aleyhine hükmedilen harç, ilam vekalet ücreti veyargılama giderlerinin poliçe limitine oranla belirlenmesi gerekirken, müvekkil şirketin diğer davalı ile müşterek müselsil sorumlu tutulması, hesaplanan tüm tazminat tutarı üzerinden aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Değerlendirme
Uyuşmazlık; davalı ... şirketleri tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ve Karayolu Yolcu Taşımacılığı Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan araçların karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin ve davalı .... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.