"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2024/564 E., 2024/558 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın Kısmen Kabulü/İtirazın Kısmen Kabulü
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine Daire'nin 20.06.2023 tarih ve 2022/2720 Esas 2023/8217 Karar sayılı ilamı ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda İtiraz Hakem Heyetince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İşbu karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin yolcu olduğu aracın karıştığı zincirleme trafik kazasında davacının yaralandığını, kazada davalıya ZMMS ile sigortalı aracın kusurunun bulunduğunu, davadan önce sigorta şirketine yapılan başvurudan sonuç alamadıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL maddi tazminat ve 1.000,00 TL rapor ücretinin avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Yargılama sırasında dava değerini 360.000,00 TL sürekli iş göremezlik ve 1.000,00 TL rapor ücreti olarak artırmıştır.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; başvuran tarafından delil olarak ileri sürülen maluliyet raporunun hüküm vermeye elverişli olmadığını, ilgili yönetmelik maddelerine uymadığını, tazminat hesabının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz esasına göre yapılması gerektiğini, davacının emniyet kemeri takmadığı için müterafik kusurlu olduğunu, kusur oranını kabul etmediklerini, avans faizi talep edilemeyeceğini, davacı lehine nispi ücretin beşte biri oranında vekalet ücreti takdir eldilebileceğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "...davacının maluliyetini %20 olarak belirleyen raporun ve yargılama sırasında konusunda uzman bilirkişi tarafından yapılan hesabın doğru olduğu" gerekçesiyle, başvurunun kısmen kabulü ile 360.000,00 TL'nin 25.11.2020 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin 1.000,00 TL talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin 01.01.2022 tarih 2022/İHK-112 sayılı kararı ile "...kaza tarihi itibariyle Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyetini %20 olarak belirleyen raporun ve yargılamada alınan kusur raporunun ve TRH 2010 Yaşam Tablosu progresif rant usulüne göre yapılan hesabın yerinde olduğu" gerekçesiyle, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İtiraz Hakem Heyetinin kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 20.06.2023 tarih ve 2022/2720 Esas 2023/8217 Karar sayılı ilamı ile; 1-Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut olayda hükme esas alınan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 22.03.2021 tarihli raporda Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kazadan kaynaklı tedavi ile işlevselliği düzelen karışık anksiyete ve depresif belirtiler ile giden uyum bozukluğu engel oranının %20 olduğu tespiti yapılmıştır. Hakem Heyetince bu rapor hükme esas alınarak talebin kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili maluliyet raporunun yeterli olmadığını savunmaktadır. Davacının maluliyetinin haksız fiil sorumlusunun fiili sonucu oluştuğunun, yani haksız fiil ile maluliyet arasında illiyet bağının bulunduğunun da belirlenmesi sorumluluk açısından zorunludur. Bu nedenlerle maluliyet raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik inceleme ile karar verilemez.
Bu durumda, davacının kaza tarihi öncesinde psikolojik tedavisine ilişkin tedavi var ise ve yine kazadan sonraki tedavi evrakları da dosya arasına getirtildikten sonra muayenesi de yapılarak, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, kazadan sonra oluştuğu belirtilen "tedavi ile işlevselliği düzelen karışık anksiyete ve depresif belirtiler ile giden uyum bozukluğu" nedeniyle davacıda kalıcı maluliyet bulunup bulunmadığı, kaza ile illiyet bağının olup olmadığı, maluliyet oranına etki edip etmediği, belirtilen rahatsızlığın ömür boyu sürüp sürmeyeceği ve sürekli değilse ne kadar süre devam edeceği konusunda Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden içerisinde çocuk psikiyatri uzmanının da bulduğu bir heyetten açıklayıcı, denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre (davalı lehine oluşan kazanılmış haklar da gözetilerek) karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
3. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17 nci, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi (AAÜT)’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla; Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. İtiraz Hakem Heyetince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, bozma sonrası alınan raporda davacının %20 sürekli iş göremezlik oranı aynı kaldığından, davalı vekilinin Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına itirazının kısmen kabulü ile kararın kaldırılarak başvurunun kısmen kabulüne ilişkin yeniden hüküm tesisine, reddi kesinleşen diğer itirazlar hakkında hüküm tesisine yer olmadığına, bu sebeple başvurunun kısmen kabulü ile 360.000,00 TL tazminatın 25.11.2020 tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan alınıp başvurana verilmesine, fazlaya dair 1.000,00 TL isteminin reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; usulüne uygun başvuru yapılmadığını, davacının müterafik kusurlu olduğunu, maluliyeti kabul etmediklerini, avans faizine hükmedilemeyeceğini, hesaplamanın hatalı olduğunu ve kararın bozulması gerektiğini belirtmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun uğradığı zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatı ile adli rapor gideri talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 51, 52 ve 54 üncü maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı; özellikle, daha önce temyize konu edilip bozma kapsamı dışında bırakıldığı için kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,15.10.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.