"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2024/590 Değişik İş, 2024/588 Karar
HÜKÜM/KARAR : Davanın Kabulü / İtirazın Kısmen Kabulü İle Davanın Kısmen Kabulü
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ
SAYISI : K-2021/59094
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine, karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının yolcu olarak bulunduğu davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın 03.12.2019 tarihinde karıştığı çift taraflı trafik kazasında müvekkilinin yaralanarak %27 oranında malul kaldığını, belirsiz alacak davası olarak 5.005,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 70,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 25,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere 5.100,00 TL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, 03.05.2021 tarihli dilekçe ile talebini 300.640,43 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.018,70 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 4.146,24 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere 309.805,37 TL olarak artırmıştır.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kusur oranında ve poliçe limiti dahilinde sorumlu olduklarını, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, hatır taşımacılığı yapıldığını, maluliyet raporunun usulüne uygun olmadığını, Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması gerektiğini, TRH 2010 Yaşam Tablosu kullanılarak hesaplama yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri, tedavi gideri, rapor ücreti ve benzeri giderlerin teminat kapsamında olmadığını, davacı işsiz olduğundan geçici iş göremezlik tazminatına hak kazanamayacağını, dolaylı zararların teminat kapsamında bulunmadığını, avans faizi talebinin reddi gerektiğini, davalı şirketin temerrüde düşürülmediğini, davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hesaplanan miktarın 1/5'i oranında olması gerektiğini belirterek başvurunun reddini istemiştir.
III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile maluliyet tespitinin usulüne uygun şekilde yapıldığı, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant tekniği uygulanmak suretiyle düzenlenen aktüer bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu gerekçesiyle, başvurunun kabulü ile 300.640,43 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.018,70 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 4.146,24 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere 309.805,37 TL'nin 09.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.
B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; maluliyet raporunun usulüne uygun düzenlenmediğini, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz uygulanmak suretiyle hesaplama yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri tazminatının teminat kapsamında bulunmadığını, davacı sürücünün arkadaşı olduğundan hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, davacının omurgasından yaralandığı ve yaralanmanın niteliği itibariyle emniyet kemeri takmadığı anlaşıldığından müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hesaplanan miktarın 1/5'i oranında olması gerektiğini belirterek itiraz başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyeti 02.08.2021 tarihli ve 2021/İHK-20863 Karar sayılı kararıyla; davacının yolcu olarak bulunduğu davalıya sigortalı aracın karıştığı kazada yaralandığı, 03.12.2019 tarihli kazada alınan kusur raporu uyarınca, davalıya sigortalı sürücünün %75 oranında. davacının yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün ise %25 oranında kusuru bulunduğunun belirlendiği, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından hazırlanan 13.10.2020 tarihli raporda başvuranın %27 oranında maluliyeti olduğu, 3 ay geçici iş göremezlik süresi ve 2 ay bakıcı ihtiyacı olduğunun belirlendiği, raporun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre hazırlandığı, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntem ile yapılan hesaplama uyarınca 300.640,43 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.018,70 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 4.14624 TL geçici bakıcı giderinin tespit edildiği, hesaplamanın usul ve yasaya uygun olduğu, davalının geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri taleplerinden sorumlu olduğu, hatır taşıması ve müterafık kusur indirimi taleplerinin ispatlanamadığı gerekçeleri ile davalının itirazının reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
İtiraz Hakem Heyeti kararına süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
Dairenin 24.04.2023 tarih, 2021/27158 Esas, 2023/5503 Karar sayılı ilamı ile; " 1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetince kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.
Davaya konu kazanın meydana geldiği 03.12.2019 tarihinde Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup bu Yönetmelik’in ekinde yer alan “Erişkinler İçin Engelli Sağlık Kurulu Raporları Engel Oranları Alan Kılavuzu”nun “alt ekstremiteye ait sorunlarda engellilik oranları” başlıklı 3 üncü maddesinde, “...engellilik hastanın mevcut durumuna göre belirlenmeli, kişi engelinin zaman içerisinde değişebilme ihtimali varsa rapor süreli olarak verilmelidir. Devamlı engellilik raporu verilmeden önce, hastada iyileşmenin durduğu, son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığı tespit edilmelidir. Alt ekstremitenin sürekli bozukluklarının değerlendirilmesinde anatomik, tanısal ve fonksiyonel yöntemler kullanılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; yaralanma alt ekstremiteye ilişkin olup kazanın meydana geldiği tarih ile hükme esas alınan sağlık kurulu raporunun düzenlendiği tarih arasında bir yıllık süre geçmemiştir. Bu nedenle hastada iyileşmenin durduğu, son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığı tespit edilmeden alınan rapora itibar edilerek karar verilmesi doğru değildir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının yeniden muayenesi yapılarak kaza nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi amacıyla kaza tarihinde yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri ve ekindeki Erişkinler İçin Engelli Sağlık Kurulu Raporları Engel Oranları Alan Kılavuzu'na göre yukarıda açıklandığı şekilde yetkili sağlık kurulundan rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3. KTK'nın 87 nci maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla TBK'nın 51 inci maddesi uyarınca hatır için karşılıksız yolcu taşıma veya aracı kullandırmada genel hükümlere göre tazminattan uygun bir indirim yapılması, doktrinde ve Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiştir.
Hatır için yolcu taşıma veya aracı kullandırmadan söz edebilmek için, ölen veya yaralananın bir menfaat karşılığı olmaksızın taşınması veya aracın kullanılması, diğer bir deyişle taşıma veya kullanmada ölen veya yaralananın menfaatinin bulunması gerekir. Bu nedenle taşıma veya kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir menfaatinin bulunması hâlinde hatır taşımasından söz edilemez. Bu bakımdan hatır ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma veya kullanmanın kimin menfaatine olduğunun belirlenmesi önemlidir. Taşıma veya kullandırma, ekonomik yarar için olabileceği gibi ortak toplumsal değerler nedeniyle de olabilir. Ancak yakın akrabaların ve eşin taşınmasında bir menfaatten söz edilemeyeceği için hatır için taşımadan da bahsedilemez. Hâkim, gerekçesini kararında tartışmak ve nedenlerini göstermek koşuluyla tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda da değildir.
Somut olayda; davalı vekilince başvuruya cevap ve itiraz dilekçelerinde hatır için taşıma def’inde bulunulmuştur. Kaza nedeniyle yürütülen soruşturma aşamasında davacı, birlikte yemeğe gitmek amacıyla arkadaşının aracıyla yola çıktıklarını, kazanın bu sırada meydana geldiğini beyan etmiştir. Davacının, davalı şirkete sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğu ve sürücü ile arkadaş oldukları sabit olup davacının taşıma için arkadaşına ücret ödemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu kabul edilmelidir. Bu durumun aksi ispat edilemediğinden davalı ... şirketinin süresinde yapılan hatır için taşıma savunmasına itibar edilerek TBK’nın 51 inci maddesi gereğince Dairenin yerleşik uygulamasına göre %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılmak suretiyle davalının sorumlu olduğu tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
4. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17 nci, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi (AAÜT)’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. " denilerek karar bozulmuştur.
B. İtiraz Hakem Heyetince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yolcu olarak bulunduğu davalıya sigortalı aracın karıştığı davacının yaralandığı, 03.12.2019 tarihli kazada alınan kusur raporu uyarınca, davalıya sigortalı araç sürücünün %75 oranında. diğer araç sürücüsünün ise %25 oranında kusuru bulunduğunun belirlendiği, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından hazırlanan 13.10.2020 tarihli raporda başvuranın %27 oranında maluliyeti olduğu, 3 ay geçici iş göremezlik süresi ve 2 ay bakıcı ihtiyacının belirlendiği, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve proğrasif rant yöntem ile yapılan hesaplama uyarınca 300.640,43 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.018,70 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 4.14624 TL geçici bakıcı giderinin tespit edildiği, davacının talebini ıslah ettiği, yargıtay bozma ilamı uyarınca Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'ndan alınan 21.05.2024 tarihli raporda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının %27 engel oranı, 6 ay geçici iş göremezlik süresi, 2 ay bakıcı ihtiyacının tespit edildiği, raporun bozma ilamına uygun şekilde tanzim edildiği ancak geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olarak belirlendiği, diğer hususlarda değişiklik olmadığı, usuli müktesep hak gereği bozma kapsamında alınan raporun hükme esas alınmadığı, bozma ilamında hatır taşıması indirimi yapılması yönünde karar verildiği bu nedenle tazminat miktarları üzerinden %20 oranında indirim yapıldığı, davacı lehine maktu vekalet ücreti verildiği gerekçeleri ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının ve 02.08.2021 tarih ve 2021/İHK-20863 sayılı kararın kaldırılarak, davalının itirazının kısmen kabulü ile başvuru sahibinin talebinin kısmen kabulüne 240.512,35 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 3.317,00 TL geçici bakıcı gideri, 3.317,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 247.844,312 TL tazminatın 09.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; maluliyet raporunun hatalı olduğu, müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği, geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri taleplerinden sorumlu olmadıklarını, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz yöntemi ile hazırlanması gerekçeleri ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı ... şirketi tarafından karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası (ZMSS) poliçesi ile teminat altına alınan karıştığı trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54'üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun (KTK) 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16 ncı maddesinin on üçüncü fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, 25.05.2024 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde geçerli yönetmelik hükümlerine göre ve iyileşme süresi dikkate alınarak hazırlanmış olmasına göre davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.