Logo

4. Hukuk Dairesi2024/8827 E. 2024/10334 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan ve malul kalan yolcunun sigorta şirketinden sürekli iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri talep etmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Sürekli iş göremezlik oranının tespiti için hükme esas alınan sağlık kurulu raporunun yeterli ve denetime elverişli olmaması ve davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin mevzuata uygun hesaplanmaması gözetilerek, İtiraz Hakem Heyeti kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2022/199 E., 2022/199 K.

İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 15.07.2018 tarihinde davacının yolcu olduğu araç ile davalı ... şirketinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) yaptığı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını ve malul kaldığını, zararının giderilmesi için sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak sigorta şirketince başvuruya olumlu yanıt verilmediğini iddia ederek, oluşan zararlarının tazmini için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 1.000,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, bu taleplerini 15.12.2021 tarihinde sürekli iş göremezlik tazminatı için 236.063,38 TL' ye ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı küçüğe kayyım atandığının anlaşıldığını, bu kayyımın vekaletname vermesi gerektiğini, babanın velayeten vekaletname düzenlemesi mümkün olmadığından davanın yetkili bir vekil aracılığı ile takip edilmediğini, tüm usuli işlemlerin reddi gerektiğini, usulüne uygun maluliyet raporu ile sigorta şirketine başvuru yapılmadığından talebin dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında zarardan sorumlu olacağını bu nedenle kusur incelemesi yaptırılması gerektiğini, maluliyet bulunmadığını, tek taraflı sunulan maluliyet raporunun denetime tabi tutulması gerektiğini, alınacak maluliyet raporunun güncel yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmesi gerektiğini, tazminat hesabının aktüer sıfatına sahip bilirkişi tarafından TRH-2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz ile yapılması gerektiğini, geçici bakıcı giderinin poliçe kapsamında olmadığını, başvuran lehine hükmedilecek vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT)' ne göre belirlenen rakamın 1/5' i oranında olması gerektiğini savunarak talebin reddini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, 236.063,38 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 490,46 TL geçici bakıcı gideri toplam 236.553,84 TL tazminatın 07.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ

A. İtiraz Yoluna Başvuranlar

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri

Davalı vekili itiraz dilekçesinde; davacının kayyımı bulunduğunu, vekaletnamenin bu kayyım tarafından verilmesi gerektiğini vekilin yetkisiz vekil olduğunu, Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş maluliyet raporu ile sigorta şirketine başvuru yapılmadığından talebin dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, raporda sürekli ibaresinin bulunmadığını, postravmatik stres sendromu nedeniyle kalıcı maluliyet bulunduğu tespitinin kabulünün mümkün olmadığını, tek taraflı alınan raporun denetime tabi tutulmadan hükme esas alınamayacağını, TRH-2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi ile hesabın hatalı olduğunu, %1,8 teknik faiz ile yapılacak hesaplamanın ekonomik ve reel verilere uygun olacağını, sürekli tazminat hesabının 18 yaş sonrası için askerlik dönemi dışlanarak yapılması gerektiğini, geçici bakıcı giderinin sigorta şirketinin sorumluluğunda bulunmadığını, başvuru sahibi lehine 1/5 oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek karara itiraz etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile maluliyet raporu ile sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına, maluliyet raporunda yürürlükteki yönetmelik hükümlerine göre oran belirlenmiş olmasına, hesaplamanın TRH-2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre yapılmasının Yargıtay içtihatlarına uygun olmasına, geçici bakıcı giderinin poliçe kapsamında olmasına, vekalet ücretinde hata bulunmamasına, davacı vekilinin noterden düzenlenmiş vekaletname sunması ve vasi kararına ilişkin bir belgenin dosya içinde bulunmamasına göre davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının kayyımı bulunduğunu, vekaletnamenin bu kayyım tarafından verilmesi gerektiğini, vekilin yetkisiz vekil olduğunu, Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş maluliyet raporu ile sigorta şirketine başvuru yapılmadığından talebin dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, raporda sürekli ibaresinin bulunmadığını, postravmatik stres sendromu nedeniyle kalıcı maluliyet bulunduğu tespitinin kabulünün mümkün olmadığını, tek taraflı alınan raporun denetime tabi tutulmadan hükme esas alınamayacağını, TRH-2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi ile hesabın hatalı olduğunu, %1,8 teknik faiz ile yapılacak hesaplamanın ekonomik ve reel verilere uygun olacağını, sürekli tazminat hesabının 18 yaş sonrası için askerlik dönemi dışlanarak yapılması gerektiğini, geçici bakıcı giderinin sigorta şirketinin sorumluluğunda bulunmadığını, başvuru sahibi lehine AAÜT'ye göre belirlenen rakamın 1/5' i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararı temyiz etmektedir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık; davalı ... tarafından ZMSS poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanan ve malul kalan yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri talebine ilişkindir.

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, hesaplamada hata bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.

Somut olayda hükme esas alınan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 22.04.2021 tarihli sağlık kurulu raporunda, davacının trafik kazası sonrası meydana gelen diğer bulgularla birlikte travma sonrası stres bozukluğuna bağlı sürekli iş göremezlik oranı % 45 olarak hesaplanmış, İtiraz Hakem Heyetince bu rapor hükme esas alınmıştır.

Davacının sürekli iş göremezliğinin dava konusu kaza sonucu oluştuğunun, yani haksız eylem ile illiyet bağı bulunduğunun belirlenmesi sorumluluk açısından zorunludur. Dosya içerisindeki sağlık kurulu raporu hüküm kurmaya elverişli olmayıp eksik inceleme ile karar verilemez.

Bu durumda, davacının fiziksel bulgularının yanında psikiyatrik tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakı temin edildikten sonra, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak ve yukarıda açıklandığı şekilde yetkili sağlık kurulundan rapor alınmalıdır. Söz konusu raporda; özellikle kazadan sonra oluştuğu belirtilen “travma sonrası stres bozukluğu” olarak nitelendirilen rahatsızlık nedeniyle davacıda sürekli iş göremezliğin oluşup oluşmadığı veya bu bulgunun, sürekli iş göremezlik oranını artırıp artırmadığı, kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığı, ömür boyu sürüp sürmeyeceği, sürekli değilse ne kadar devam edeceği hususlarına yer verilerek ve bizzat muayene edilmek suretiyle yukarıda açıklandığı üzere içerisinde psikiyatri uzmanı bulunan yetkili sağlık kurulundan gerekçeli, denetime elverişli rapor alınıp davacı tarafından kararın temyiz edilmediği göz önüne alındığında davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.

3. 5684 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrası, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü ve AAÜT’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.

VI. KARAR

1.Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Yukarıda (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.