Logo

5. Hukuk Dairesi2021/11989 E. 2021/12692 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: SMK'nın 156/3. maddesi uyarınca birden fazla yetkili mahkeme bulunması halinde davacının yetkili mahkemeyi seçme hakkı olduğu, davalının HMK 19/2 ve 127. maddeleri uyarınca yasal cevap süresi içerisinde yetki itirazında bulunmaması nedeniyle davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiği gözetilerek ... 2. ... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada ... 2. ... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi ile ... 3. Asliye Hukuk (... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

-KARAR-

Dava, marka hakkına tecavüz ile haksız rekabetin tespiti, meni ve ref'i ile maddi tazminat istemine ilişkindir.

... 2. ... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nce, davacının ve davalının adresinin ... olduğu, haksız fiilin gerçekleştiği yerin de ... olduğu, bu nedenle SMK'nun 156/5 maddesi uyarınca yetkili mahkemenin davalı ikametgahı mahkemesi olduğu, davalı tarafça usule uygun olarak yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

... 3. Asliye Hukuk (... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi'nce ise, eldeki davada kesin yetki kuralının bulunmadığı, buna göre HMK'nın 19/2 maddesi uyarınca davalının yetki itirazını süresi içinde sunduğu cevap dilekçesinde ileri sürmesi gerektiği, ayrıca HMK'nın 19/4 maddesi gereği yetkinin kesin olmadığı davalarda davalının süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmadığı takdirde davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceğinin düzenlendiği, somut olayda dava dilekçesinin davalıya 16/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre davaya cevap verme süresinin 30/12/2019 tarihinde sonra erdiği, davalı tarafça yetkisizlik kararı veren mahkemeye 31/12/2019 tarihinde sunulan beyan dilekçesinde yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

Davanın açıldığı ve ilk derece mahkemesi tarafından karar verilen tarihte yürürlükte bulunan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 156/3. maddesi. “Sınai mülkiyet hakkı sahibi tarafından, üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkeme, davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yer mahkemesidir.” düzenlemesini içermektedir.

Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı, kesin yetki kuralının bulunmadığı bir davayı yetkisiz bir mahkemede açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde "Kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazını "ilk itiraz" olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; "İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez." hükmünü içermektedir. Son olarak; "Cevap dilekçesini verme süresi" başlıklı 127/1. maddesi ise; "Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir." şeklinde düzenleme getirmektedir.

Dosya kapsamında dava dilekçesinin davalı tarafa 16/12/2019 tarihinde işyerinde daimi çalışana teslim edildiği, davalı vekilince yasal cevap verme süresi geçtikten sonra 31/12/2019 tarihinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile birlikte yetki itirazında bulunduğu bu nedenle davalının usulüne uygun yetki itirazında bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı yer olan ... 2. ... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. ... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 08/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.