Logo

5. Hukuk Dairesi2021/12020 E. 2021/13401 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili davasında, fazla bloke edilen bedelin iadesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin hükümde isabetsizlik bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Fazla bloke edilen bedelin nemalarıyla iadesi gerektiği, davanın niteliği gereği maktu harca hükmedilmesi gerektiği ve AİHM ile Anayasa Mahkemesi kararları gözetilerek davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının hüküm fıkrası düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Arsa niteliğindeki Harabilme Mahallesi 139 ada 15 ve 16 parsel (eski 148 parsel) sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1- Davacı idare tarafından fazla bloke edilen 160.529,85-TL’nin davalılar tarafından bankadan çekilmişse çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya iadesine, çekilmemişse varsa işlemiş nemalarıyla davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde iade hükmü kurulması,

2-Davanın niteliği gereği maktu harca hükmedilmesi gerekirken nispi harca hükmedilmesi,

3-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında, davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,

Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,

Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;

a) 4 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına yerine (Davacı idarece fazla yatırılan 160.529,85-TL bedel davalı tarafından bankadan alınmışsa, bu bedelin varsa ödenen nemaları ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, bedel alınmamışsa fazla yatan bedelin varsa işlemiş nemaları ile davacı idareye iadesine,) cümlesinin yazılmasına,

b) 8 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına yerine (Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 15,60 TL’nin mahsubu ile bakiye 43,70 TL’nin davacı idareden alınarak hazineye irad kaydına) cümlesinin yazılmasına,

c) 9 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına,bent sıralarının buna göre teselsül ettirilmesine,

Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 18/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.