"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca duruşmalı incelenmesi davacı idare vekilince istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 06.12.2022 günü temyiz eden davacı idare vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan bir kısım davalılar vekilinin ve davalı asillerin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı karşılığının tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, usulden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
1) Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; mahkemece 07.12.2015 tarihli celsede davalılardan tapu kayıt maliki muris Musa ve Serhenk'in tapuda soyadı düzeltimi için yetki ve 2 haftalık süre verildiği, 06.02.2016 tarihli celsede sonucunun beklenmesine ilişkin ara kararı verildiği ve 06.04.2016 tarihli celsede verilen ara kararı gereği Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabına göre hiç bir aktif başvuru olmadığı cevabı üzerine 13.05.2016 tarihli celsede verilen kesin süreye rağmen ara kararı yerine getirilmediği için davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar dava 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine dayanan tespit ve tescil davası olup, kanun koyucu tarafından 4 ay gibi bir sürede sonuçlanması gereken bir dava türü olarak belirtilmiş ise de; Mahkemece verilen süre kanunda belirtilen kesin sürelerden değildir. HMK'nın kesin sureye ilişkin 94 üncü maddesi ikinci ve üçüncü fıkraları gereğince davacı vekiline tapuda soyadı düzeltimi davası açmak üzere kesin süre verilmediği gibi mahkemece verilen 2 haftalık sürenin kesin olduğu ve kesin süreye uyulmamasının sonuçları davacı idare vekiline hatırlatılmamıştır.
Bu nedenle mahkemece tapuda soyadı düzeltim davası açmak üzere davacı idare vekiline usulüne uygun kesin süre verilmeden, davanın niteliği gereği davacı vekilince davanın uzamasına sebebiyet verir şekilde ara kararını yerine getirmediğinden bahisle davanın usulden reddine karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi,
2) 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 14/3 maddesine göre iştirak halinde veya müşterek mülkiyette paydaşların tek başına dava hakları bulunduğu nazara alınarak, tapu kayıt maliki muris Mustafa Deniz mirasçıları davalılar açısından herhangi bir eksiklik olmadığı ve mahkemece de bu husus tartışma konusu yapılmadığı halde davanın esastan incelenmesi yapılarak karar verilmesi gerekirken, bu davalılar açısından da davanın gerekçesiz olarak reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davacı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 8.400,00 TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 06.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.