Logo

5. Hukuk Dairesi2021/1977 E. 2021/5464 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonrası açılan tapu iptal ve tescil davasının, hak düşürücü süre ve dava şartı yokluğu nedeniyle reddine ilişkin kararın temyizi ve bu temyiz üzerine verilen onama kararına karşı yapılan karar düzeltme talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olması ve mahkemece davalı murisinin veraset ilamının ibrazı için davacı idareye yetki belgesi verilmeden kesin süre verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin onama kararı kaldırılarak, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 221 sayılı Kanun gereği davacılar üzerindeki tapunun iptali ile davacı idare adına tescili davasının dava şartı yokluğundan reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 03/11/2020 gün ve 2020/2973 Esas - 2020/9051 Karar sayılı ilama karşı davacı ... vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:

-K A R A R-

221 sayılı Kanun gereği davacılar üzerindeki tapunun iptali ile davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar, davacı idare vekilinin temyizi üzerine Dairemizce “davalı muris ...'in veraset ilamını ibrazı yönünden mahkemece verilen kesin mehil usulüne uygun değil ise de, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tespit tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açılamayacağı, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 25.11.1974 tarihinde kesinleştiği ve davalı idarece 10 yıllık hak düşürücü süre içinde dava açıldığına dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı, davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddinin sonucu itibariyle doğru olduğu” gerekçesiyle onanmış; bu karara karşı, davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Dosya içindeki bilgi ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre, davacı idare vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair karar düzeltme nedenleri HUMK'nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;

1-Dava tarihi 02.06.1975 olup 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde davanın açılmış olduğu,

2-Mahkemece, davacı idare vekiline davalı ...'in ait veraset ilamını alması ve mirasçılarının adresleri tespit edilerek davaya dahil edilmelerinin sağlanması için yetki belgesi verilmeden veraset ilamının ibrazı için verilen kesin sürede gereğinin yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verildiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;

Davacı idare vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 03.11.2020 tarih ve 2020/2973E-2020/9051K sayılı onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede,

Dava, 221 sayılı Kanun gereği davacılar üzerindeki tapunun iptali ile davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma ilamı uyarınca inceleme ve işlem yapılarak verilen karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyanın tetkikinde; davalılardan ...’in yargılama sırasında vefat ettiği, taraf teşkilinin sağlanması bakımından, davalıya ait veraset ilamının alınması ve mirasçıların davaya dahil edilmesi için davacı idareye yetki belgesi verilmeden, kesin süreye rağmen mirasçıların davaya dahil edilmediği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi,

Doğru görülmemiştir.

Davacı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 14/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.