Logo

5. Hukuk Dairesi2021/2211 E. 2021/13824 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, mahkemece hükmedilen bedelin ve yasal faizin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, daha önceki kararlarda hükmedilmeyen ve bozma kapsamında da bulunmayan arsa değer kaybının sonradan hesaplamaya dahil edilmesi ve yasal faizin başlangıç tarihinin hatalı belirlenmesi nedeniyle, davacı idarenin temyiz itirazları yerinde görülerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Arazi niteliğindeki ... Mahallesi 56 ada 13 parsel (ifrazen 30 parsel) sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1- 30.09.2014 tarihli bozma ilamında kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer azalışı olmayacağı belirtildiği gibi; 03.12.2015 tarihli karar ile de arta kalan kısımda değer azalışına hükmedilmediği ve bu husus bozma konusu yapılmadığından davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden, 06.06.2016 tarihli bozma ilamı sonrası arta kalan bölüme %10 değer kaybı uygulayarak hesap yapan bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle fazla bedel tespiti,

2-Kabule göre de;

İlk karar ile tespit edilen 102.723,47 TL’den acele el koyma bedeli olan 80.386,19-TL'nin mahsubu ile fark 22.337,28 TL‘ye 01.12.2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 18.03.2014 tarihine kadar, bozma sonrası oluşan fark bedel 9.261,98-TL’ye 01.12.2013 tarihinden son karar tarihi olan 11.04.2017 tarihine kadar yasal faiz işetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde fark bedelin tamamına karar tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi,

Doğru görülmemiştir.

Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.