Logo

5. Hukuk Dairesi2021/3002 E. 2021/15110 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, taşınmazın bir kısmının daha önce kamulaştırılmış olması ve Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin bazı ibarelerini iptal etmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bir kısmının daha önce kamulaştırıldığı ve bu nedenle değer azalışı bedelinin mahsup edilmesi gerektiği, ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin bazı ibarelerini iptal etmesinin hükmün kuruluşuna etki edeceği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece; uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Arazi niteliğindeki Umurca köyü 125 ada 194 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1) Dava konusu taşınmazın 222.60 m2’lik kısmının ... ... Elekrtrik ... kamulaştırması kapsamında ... tarafından kamulaştırıldığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/661 - 2010/324 E/K sayılı dosyasında açılan bedel tespit ve tescil davasında dava konusu taşınmazın 222.60 m2’lik kısmının tapusunun iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiği anlaşılmıştır.

Davacı idare, adı geçen dosyada kalan kısım için % 20 değer azalışına hükmedildiğini belirttiğinden, dosyanın getirtilerek, eldeki davaya konu olan kısım için değer azalışına hükmedilip hükmedilmediği belirlendikten sonra, değer azalışı uygulandığının anlaşılması karşısında, değer azalışı bedelinin, bu dosyada belirlenen kamulaştırma bedelinden mahsup edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

Doğru olmadığı gibi;

2) Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas - 2020/39 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7139 sayılı Kanunla Değişik 10. maddesinin 8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden,

Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekilinin temyiz isteminin kabulü ile HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 14/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.