"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Kabul
Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının hissedarı olduğu Hatay ili, ... ilçesi, 5. ... Mahallesi, 3868 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından kamulaştırma yapılmadan fiilen yol olarak el atıldığını belirterek taşınmazın tamamının bedelinin faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; idarenin davaya konu taşınmaza bir müdehalesinin bulunmadığını, davaya konu taşınmazın kısmen 10 metrelik imar yoluna rastladığını ve bu kısımdan ilçe belediyesinin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 28.04.2016 tarihli ve 2015/415 Esas, 2016/219 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, fen bilirkişisinin 10.11.2015 tarihli raporunda davalı tarafından yol olarak el atıldığı belirtilen ve A harfi ile gösterilen 2.123,10 m²lik kısım üzerindeki davacılar İbrahim ve Selman'ın 1/4'er hisselerinin tapudan yol olarak terkinine, yine aynı raporda B harfi ile gösterilen 125,37 m²lik kısım üzerindeki davacılar İbrahim ve Selman'nın 1/4'er hisselerinin kaldırım olarak tapudan terkinine toplam 550.133,15 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde, emsal olarak incelenen 1428 parsel sayılı taşınmaz şirkete yapılan özel amaçlı satış olup, bu satışın somut emsal olarak değerlendirilmesi doğru olmadığı gibi dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların 2015 yılında, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Müdürlüğünden getirtilip denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmasının doğru olmadığını, emsal alınan taşınmaz 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 15 ve 16 ncı maddeleri uyarınca oluşmuş imar parseli, dava konusu taşınmazın ise kadastro parseli olduğu anlaşıldığından, dava konusu taşınmazın bulunan m² birim değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılmadan hesaplama yapan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli olmadığından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, dava konusu Hatay ili ... ilçesi 5. ...- 4061 ada 4 numaralı parsel sayılı taşınmazın dosya arasında bulunan Fen bilirkişisi Yaşar Perişan'nın 08.12.2020 tarihli raporunda belirtildiği şekilde bu parselin B harfi ile gösterilen 129,71 m²lik alanı ile A harfi ile gösterilen 2015,99 m²lik alanın raporda belirtildiği şekilde kaldırım ve yol olarak 4721 saylı Türk Medeni Kanun'nun (4721 sayılı Kanun) 999 uncu maddesi gereğince tapuya tesciline, davacılar lehine toplam 524.012,12 TL kamulaştırmasız el atma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara payları oranında ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakeleri Kanunu 'nun (6100 sayılı Kanun) 124 ncü maddesi uyarınca talep edilen taraf değişikliği talebinin usul ve yasaya aykırı olduğu taşınmazın değerinin fahiş tespit edildiğini, eksik, hatalı inceleme ile karar verildiğini, düzenleme ortaklık payının %45 oranında olması gerektiğini, fiili el atma tarihinin tespit edilmesi gerektiğini hükmedilen vekâlet ücretinin hukuka aykırı olduğunu tescil kısmında idarenin adının yazılması gerektiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki mirasçıları ile davalı idare arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 428 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Terkin hükmünün infazı zorlaştırıcı şekilde verilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı tarafın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının, hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinin hükümden çıkarılarak yerine (Hatay ili ... ilçesi 5. ... Mahallesi, 4061 ada 4 numaralı parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile Fen bilirkişisi Yaşar PERİŞAN'nın 08.12.2020 tarihli raporunda B harfi ile gösterilen 129,71 m²lik kısım ile A harfi ile gösterilen 2015,99 m²lik kısımın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 999 uncu maddesi gereği tapudan terkinine,) cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan harcın istek halinde iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,16.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.