"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 618 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; kıymet takdir raporunda kamulaştırma bedelinin davacı idare tarafından çok düşük değer olarak tespit edildiğinden idare ile anlaşma sağlanamadığını, taşınmazın arsa niteliğinde ve nitelikleri dikkate alınarak değerinin daha yüksek belirlenmesi gerektiğini, emsal taşınmazların daha yüksek bedellerle satıldığını, bu yerden imarın uzun zaman önce geçtiğini bu nedenlerle mülkiyeti kendisine ait olan taşınmazın bedelinin emsal taşınmazlara ödenen bedel ve taşınmazın imar durumu ve diğer sebepler dikkate alınarak kıymetinin belirlenmesi talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin yüksek olduğunu, kabul etmediklerini, davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kargir ev vasfındaki taşınmaz ...’nin en merkezi yerinde, ticaret hacmi, araç ve yaya trafiğinin en yoğun olduğu bölgesinde bulunmakta olup, imar durumu bitişik nizam, 4 kat, zemin ticaret + konut olarak belirlendiğini, bu özellikteki bir taşınmazın m² değerinin 5.293,73 TL gibi düşük bir bedelle alabilmenin mümkün olmadığını, yeterli araştırma yapılmadan ve gerçek değeri tespit edilmeden çok düşük bir bedele kamulaştırıldığını ve avukatlık asgari ücret tarifesine göre kamulaştırma davalarında davalı lehine vekalet ücreti lehine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğinde taşınmaza emsal olarak alınan taşınmaz ilk ihalede rekabet ortamına girilerek fiyatı çok yükselttiliğinden uygun emsal olmadığı bu sebeple dosya içerisindeki 03.05.2019 tarihli bilirkişi raporunda emsal satış olarak alınan ... Mahallesi 63 ada 15 parselin kıyaslanması sonucu bulunan 3.226,01 TL/m² üzerinden belirlenen bedel üzerinden davanın kabulüne ayrıca davalı vekili lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğinden kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesince tek cümleden ibaret ve neye dayandırıldığı temellendirilmeyen gerekçenin bozma gerekçesi olarak kabul edilemeyeceğini, İlk Derece Mahkemesince emsal alınan ihalenin ihtilafa uğramamış, kesinleşmiş, tamamen serbest katılımcılarla yapılan özgür bir ihale olduğunu, kesinleşmiş serbest bir ihalenin bile hesaplamaya emsal alınamayacağı yönündeki gerekçesinin hukuka aykırı ve temelsiz olduğunu, tespit edilen bedelin kıymet takdirinde belirlenen bedelin de altında kaldığını, günümüz şartlarında belirlenen bedelle taşınmaz alınması mümkün olmadığından açıklanan nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 618 ada 16 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.