Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11553 E. 2023/960 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkinine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, kamulaştırma bedelini net gelir yöntemi ile hesaplayıp objektif değer artışı uygulayarak belirlemesi ve tapu terkinine karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan ret/ Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili ve davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davacı idare yönünden esastan reddine, davalı yönünden ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili ve davalı tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü, 148 ada 108 ve 109 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; faizin karar tarihine kadar işletilmesi gerektiğini, ilçe tarım verilerine göre değerlendirme yapılmasını, objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olmadığını, idare lehine vekalet ücreti hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı istinaf dilekçesinde; bedele ilişkin itirazda bulunduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arazi niteliğindeki taşınmaza resmi veri listesi esas alınıp sulu arazi için yöre koşullarına uygun münavebe ürünleri seçilerek sulu arazi için % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanmak suretiyle net gelir yöntemine göre değer biçilmesinin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2019/5-241 Esas 2019/560 Karar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 23.10.2018 tarihli ve 12055/17 başvuru nolu kararı doğrultusunda davacı idare lehine vekalet ücreti hükmedilmemesinin isabetli olduğunu, taşınmazın konum ve özelliklerine göre objektif değer artış oranı % 50 uygulanmak suretiyle yapılan hesaplama neticesinde belirlenen fark bedelin davacı idare tarafından yatırılması sağlanarak 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin üç numaralı alt bendi gereğince düzeltilip yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca ... adına yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiğini, objektif değer artış oranının %50 uygulanmasının hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazlar sulu tarım arazisi olarak değerlendirilse de kuru tarım araziler gibi aynı değerde kabul edildiğini, bölgede kiraz ve şeftali üretiminin yüksek olmasına rağmen münavebeye esas alınan ürünlerin buğday, mısır, domates ve kuru fasulye olarak öngörülmesinin yerinde olmadığını, kapitalizasyon faiz oranının %3 alınması gerektiğini, taşınmazın konumu itibarıyla objektif değer artış oranının düşük belirlendiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesi, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan yol olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekili ve davalının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.