"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
Taraflar arasında Mahkemesinde görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ve yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Siirt ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 311 ada, 511 parsel sayılı taşınmazın 12.187,02 m²lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ve yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; uzlaşma sağlama yoluna gitmeden açılan bedel tespit ve tescil davasının reddini ve yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece 20.11.2015 tarihli ve 2015/440 Esas 2015/964 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A.1. Bozma Kararı
1. Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda, taşınmazın arsa niteliğinin doğru olduğu, bilirkişi kurulunca somut emsal alınan taşınmaz 859.33 m², dava konusu taşınmazın ise 29.680,74 m² yüzölçümlü olup uygun emsal olmadığından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Birinci Karar
Mahkemece 22.10.2020 2017/696 Esas 2020/766 Kararı ile davanın kabulüne, davalılara fazladan ödenen bedelin davacı idareye iadesine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda, arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırmasının doğru olduğunu, dava konusu taşınmazın dava tarihi, emsal taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla fiili imar durumları ile arsa metrekare rayiç bedelinin denetlenmemesi, aynı bölgeden dairemizin denetiminden geçen Siirt 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/15 Esas ve 2019/321 Karar sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibariyle 311 ada 254 parsel sayılı taşınmaza 119,60 TL/m² değer biçildiği halde dava konusu taşınmaza bitişik olan parsele belirlenen m² bedelinden ayrılma konusunda ek rapor alınması gerektiğinden ve bozma öncesi dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan C2 ile gösterilen 259,03 m²lik bölümünde değer azalışı verilmediği ve bozma konusu yapılmadığı halde bozma sonrasında %50 değer azalışı ile davacı taraf yararına oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi ihlal edilmek suretiyle bedele hükmedildiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza fahiş kamulaştırma bedelinin tespit edildiğini, 2. sınıf kuru arazi vasfına rağmen arsa olarak kabul edilmesinin doğru olmadığını, belediyenin yazısında dava konusu taşınmazın yol, su, temizlik ve kanalizasyon gibi hizmetlerden yararlanmadığını, somut emsal üzerinde bina olduğunu, bina bedeli düşülse dahi taşınmazın değerinde yanıltıcı bir sonuca varılacağını, emsal ve dava konusu taşınmaza emlak rayiç kıyaslamanın yapılmadığını, bulunan değerin arsa bedelinden bile fazla olduğunu, artan alanda değer artışı olacağı, belediyeden düzenleme ortaklık oranı sorulup kesintisi yapılmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas emsal taşınmazın daha küçük yüzölçümüne sahip olduğunu, soyut ifadelerle emsalin daha değerli kabul edildiğini, aynı kamulaştırma kapsamında birden fazla kamulaştırma yapıldığını ve bu kararların emsal alınması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı ... ile davalı ... tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 437 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki Siirt ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 311 ada 511 parsel sayılı taşınmazın zemininin 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Kamulaştırmadan arta kalan (A), (C1) ve (C2) ile gösterilen toplam 17.673,72 m²lik kısma bozma ilamına uyularak, davacı tarafın usulü kazanılmış hakkı gereği değer artışı verilmesi doğru görülmüştür.
4.Aynı bölgeden dairemizin denetiminden geçen Siirt 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/15 Esas ve 2019/321 Karar sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibarıyla 311 ada 254 parsel sayılı taşınmaza 119,60 TL/m² değer biçen rapordan ayrılma nedenleri bilirkişi ek raporunda gerekçelendirilmiş ve parsel sorgu sisteminde de açıkça belirtilmiştir.
5.Bozma öncesi depo edilen 1.122.859,53 TL bedele, 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca yasal faizin yazılı şekilde işletilmesi de yerindedir.
6.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
7.İkinci bozma sonrası bakiye kamulaştırma bedeli olan 19.896,27 TL fark bedele 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca yasal faiz işletilmesi doğru ise de faize ilişkin benttte faiz bitiş tarihinin açıkça gösterilmemesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının (3) numaralı bendinin birinci satırında yer alan "karar" kelimesinin önüne " 02.06.2022," ibaresinin yazılmasına kararın böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.