Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11959 E. 2023/676 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, taşınmazın değerinin emsal karşılaştırılması yoluyla tespitine ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davalı idarenin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı idare aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın, taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1263 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı halde fiilen kullanıldığını belirtilerek taşınmazın bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini ve taşınmaza fiilen el atılmadığını, talep edilen bedelin yüksek olduğunu belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde; emsal seçimi ve değerlendirmesinin hatalı yapıldığını, belirlenen bedelin fahiş olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin ve belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta davalı idare vekilinin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, mahkeme kararının usûl ve esas yönünden hukuka uygun olduğu belirtilerek davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, dava konusu taşınmazın el atma tarihi 1983 yılı sonrası olarak tespit edildiğinden, davacı yararına nispi harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden hükmün harç ve vekalet ücretine ilişkin bentlerinin düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; tespit edilen bedelin çok yüksek olduğunu, bilirkişiler tarafından yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeli Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 1263 ada 7 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve hükmün harç ve vekalet ücretine ilişkin bendinin düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekili yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 24.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.