"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde tapuya kayıtlı 348 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara hisseleri oranında ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve baraj gölü sahası içerisinde kalması sebebiyle davacı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; DSİ Genel Müdürlüğünün yargı harçlarından muaf olduğunu, kamulaştırma bedeline işleyecek yasal faizin bozma öncesi verilmiş olan ilk karar tarihine kadar hesaplanması gerekirken bozma sonrası verilen karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, hesaplamada kullanılan mutat münavebe ürünlerinde vatandaşların kendi ihtiyaçları için yetiştirdikleri sebzenin göz önüne alındığını, oysa yörede sulu arazide buğday, dane mısırın mutat olarak yetiştirildiğini, bu kapsamda dava konusu parselin bulunduğu köyün Çiftçi Kayıt Sistemi kayıtlarının ilgili kurumdan talep edilip değerlendirme yapılması gerekirken bu hususta herhangi bir araştırma ve incelemenin yapılmadığını, bilirkişilerin sebzelerin içerisinde fiyatı en yüksek olan biber ve hıyarı baz alarak hesaplama yaptıklarını, oysaki fiyatı düşük başka sebzelerin de bulunduğunu, münavebe bitkisi olarak hesaplamaya dahil edilen biber ve hıyarın verimlerinin yüksek, masrafların düşük alındığını, bilirkişi raporunda ürünlerin üretim masrafların düşük alındığını, kapitalizasyon faiz oranının %4 belirlenmesinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın keşfi sırasında sebze ekili olmamasına rağmen sebze münavebesi yoluna gidilerek değer artışı uygulanmasının hatalı olduğunu, taşınmazın tapu kaydında ve fen bilirkişi raporunda susuz tarla olarak belirtildiği halde bilirkişiler tarafından sulanabilir tarım arazisi olarak değerlendirme yapılmasının hatalı olduğunu, taşınmazın motopompla sulama yapıldığı için motopompla yapılan sulamanın masraflarının dikkate alınmadığını, bu masrafın üretim masraflarına %15 ilave edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunun iade kararına uygun olarak hazırlandığı ve dava tarihi itibarıyla tespit edilen metrekare birim değerinin adalet ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmış davacının bu yönlere ilişkin olan istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, ancak İlk Derece Mahkemesince idarece fazla yatırılan kamulaştırma bedelinin davalıya ödendiğinin tespiti halinde varsa bankadan çekilmesine kadar işlemiş mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, çekilmemişse davacı idareye iadesi ve iade kararı sonra tespit edilen kamulaştırma bedelinin miktar itibarıyla düşmüş olması nedeni ile tespit edilen son bedele davanın açılmasından 4 ay sonraki tarihten İlk Derece Mahkemesinin ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak ve üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmaza ilişkin keşif tutanağındaki mahkeme gözlemi ile beyanlar ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan açıklamalar uyarınca taşınmazın sulu arazi vasfında olduğunun kabulü isabetlidir.
4. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygun görülmüştür.
5. Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve dava konusu taşınmaz ile aynı niteliklere sahip olduğu anlaşılan taşınmazlarda sulu şartlarda münavebeye alınan ürünler ile masraflar ve verimleri nazara alındığında, münavebe planı, verim, fiyat ve masraflar uygun görülmüştür.
6. Kamulaştırma bedeline dava tarihinin 4 ay sonrasından karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine rağmen depo edilen kamulaştırma bedelinin işlemiş tüm nemasıyla birlikte tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu ileri sürülmüşse de, kamulaştırma bedeline kanun gereği ödenen yasal faiz ile işlemiş nemaların birbirinden farklı nitelikte olduğu ve hukuka aykırılık oluşturmadığı sonucuna varılmıştır.
7. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
8. Davacı idare tarafından fazla depo edilen bedelin miktarının açıkça gösterilmeyerek infazda tereddüt oluşturulması bozmayı gerektirir.
9. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak, taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçilmesi yerinde olsa da Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı öncesi verilen ilk kararın davalı tarafça istinaf edilmediği ve bu nedenle davacı idare lehine oluşan 6100 sayılı Kanun'un 26 ncı maddeden kaynaklanan taleple bağlılık ve aleyhe hüküm verme yasağı ilkesi gözetilmeksizin kaldırma kararı öncesi ilk karar ile enkaz bedeli düşülerek tespit edilen ağaç bedelinin son karar ile enkaz bedeli düşülmeden fazla belirlenmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B) bendinin;
a)3 üncü alt bendinde yer alan ''418.464,09 TL'' sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine 418.163,09 TL yazılmasına,
b) 5 inci alt bendinde yer alan ''380,859,80 TL'' sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine ''380.558,80 TL'' sayısının yazılması,
c) 6 ncı alt bendinindeki ''380,859,80 TL'' sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine ''380.558,80 TL'' sayısının yazılması,
d) 7 nci alt bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine "Davacı kurum tarafından depo edilen 511.371,58 TL bedelden, kamulaştırma bedeli olan 418.163,09 TL’nin mahsubu ile fazla yatırılan 93.208,49 TL bedelin, davalılar tarafından bankadan çekilmişse varsa ödenen nemaları ile birlikte davalılardan hisseleri oranında alınarak davacı idareye verilmesine, bedel alınmamışsa fazla yatan bedelin işlemiş nemaları ile birlikte davacı idareye iadesine," ibaresinin yazılması, suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.