"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesi uyarınca tazmini ve taşınmazın tapusunun iptali ile Hazine adına tescili istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin alacağının tahsili için dava dışı 3. kişi borçlu ... hakkında ... ... 2. İcra Müdürlüğünün 2010/19937 esas sayılı dosyasından icra takibi başlatılarak dosya borçlusu ...'in vefat eden babasından intikal eden miras hissesine haciz konulması için ... Tapu Müdürlüğüne haciz müzekkeresi gönderildiğini, davalı idare tarafından haciz işleminin gerçekleştirildiğini, bilahare, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin ... Bankası ... Şubesine yatırıldığını ve banka tarafından borçlu ...'e ödendiğini öğrendiklerini, davalı Tapu Müdürlüğü tarafından bankaya gönderilen tapu kayıtlarında müvekkili lehine haciz şerhinin bulunmadığını, bu nedenle alacak tutarına isabet eden miktarın bloke edilmeyerek borçluya ödendiğini, davalı idarenin tapu kayıtlarını gerektiği gibi tutup haciz şerhini işlemeyerek veya bankaya ve kamulaştırma işlemi yapılan dosyaya eksik bildirimde bulunarak müvekkili bulunduğu şirketin alacağını tahsil etmesinin engellediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca tapu kaydının doğru tutulmaması nedeniyle tespit edilecek bedelin faiziyle birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, tapu sicilinde yer alan kayıtlara ilişkin olarak bilgisizlik iddiasında bulunulamayacağını, bunun kesin bir kanuni karine olduğu için aksinin iddia ve ispat edilmesinin mümkün olmadığını, kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermeyerek sicilde mevcut bir kaydı bilmeyen kimsanın iyi niyetli olduğunu iddia edemeyeceğini, ... Bankası ... Şubesi tarafından ödeme yapılırken tapu müdürlüğünden herhangi bir kayıt istenmediğini, bu nedenle idarenin sorumluluğunun olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15.11.2018 tarihli ve 2015/674 Esas, 2018/6760 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ile bedelin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 05.03.2019 tarihli ve 2019/994 Esas, 2019/1132 Karar sayılı kararıyla davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; davacı tarafça dava dışı borçlu ... isimli şahıs aleyhine ... ... (...) 2. İcra Müdürlüğünün 2010/19937 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı ve borcuna karşılık olarak 17.12.2010 tarihli ve 9553 yevmiye numaralı işlem ile ... ili, Merkez ilçesi, ... Mahallesi 938 ada 7 parsel sayılı taşınmazda borçlu murisi ... hissesinden intikâlen gelecek paya haciz şerhi işlendiği, davacı alacaklı tarafından ... ... 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/189 Esas, 2014/153 Karar sayılı kararı ile alınan yetki kapsamında taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi istemiyle açılan davada yargılama sırasında taşınmazın kamulaştırılmasına karar verildiğinin öğrenilmesi üzerine ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/538 Esas, 2015/467 Karar sayılı kararı ile ortaklığın giderilmesi davasında 31.12.2015 tarihli beyanla dosyanın işlemden kaldırılması istenildiği, sonrasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacı alacaklı tarafça icra dosyası üzerinden kamulaştırma bedeline ilişkin ilgili kurumlara haciz müzekkeresi yazılmasının talep edilmesi üzerine, kamulaştırma yapan idarece verilen cevapta taşınmaz hakkında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/693 Esas, 2012/493 Karar sayılı kararı ile tespit edilen acele el koyma bedelinin ... Bankası ... Şubesi'nde 09.08.2012 tarihinde hak sahipleri adına depo edildiğinin bildirildiği, ... Bankası ... Şubesi'nden gönderilen cevapta ise borçlu ...'e depo edilen bedelin 2012 yılında ödendiği anlaşıldığından, 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesindeki koşullar oluşmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararı kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Tapu Müdürlüğü tarafından Bankaya gönderilen tapuda takyidat bulunmadığını, davacı şirketin alacağının tahsili için dava dışı 3. kişi borçlu ... hakkında ... ... 2. İcra Müdürlüğünün 2010/19937 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, borçlu ...'in vefat eden babasından intikal eden miras hissesine haciz konulduğunu, cebri icra ile satış prosedürüne geçilmesi üzerine iştirak halinin ortadan kaldırılması için ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/538 Esas sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açılmasına karar verildiğini, bu dosyadaki yargılama sırasında söz konusu taşınmazın kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin ... Bankası ... Şubesine yatırıldığını, davalı Tapu Müdürlüğü tarafından bankaya gönderilen tapu kayıtlarında davacı lehine haciz şerhi bulunması gerekirken bu şerhin bulunmadığını, böylece borçluya kamulaştırılma bedelinin ödendiğini, borçlunun başkaca mal varlığı ve gelir getiren maaşlı bir işi de olmadığından bundan sonra icra dosyasının tahsil kabiliyetinin de ortadan kalktığını, Tapu Müdürlüğünce Bankaya gönderilen yazıda takyidat bulunmamasından dolayı meydana gelen zarar ile tapunun sicili doğru tutulmaması arasında nedensellik bağı olduğunu, Anayasa ile korunan mülkiyet hakkının ihlal edildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dava değerinin 67.598,82 TL olarak gösterildiğini, davanın nispi harca tabi olduğunu, vekâlet ücretinin de nispi olması gerekirken yerel mahkemece maktu vekâlet ücretine hükmedilmek suretiyle eksik vekâlet ücreti tayin edildiğini, kararın kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin 4 üncü fıkrasına göre, maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağından maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,
Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.