Logo

5. Hukuk Dairesi2022/13316 E. 2023/2914 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İfraz edilen bir taşınmaz üzerindeki enerji nakil hattı irtifak hakkı kamulaştırması bedelinin tespiti ve tescili davasında, ifraz sonrası oluşan yeni parsellerin değerlendirilmemesi ve tescil hükmünün kesin olmaması uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, dava konusu taşınmazın yargılama sırasında ifraz edilerek yeni parseller oluşturması göz ardı edilerek eski parsel üzerinden değerlendirme yapılması ve tescil hükmünün kesin olarak verilmemesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında Mahkemesinde görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Şanlıurfa ili, ... ilçesi, ... köyü, 502 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde; 2942 sayılı Kanun'da belirtilen esaslar dahilinde dava konusu taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece 19.11.2015 tarihli ve 2015/1007 Esas 2016/311 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A.1. Bozma Kararı

1. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazın yüzölçümü konumu ve enerji nakil hattının güzergahı dikkate alındığında bu hat nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelen değer düşüklüğü oranının binde beşi geçemeyeceği gözetilmeksizin bu oranın daha yüksek alınması suretiyle fazlaya hükmedilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. ... Asliye Hukuk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemece 19.09.2019 gün ve 2017/626 Esas, 2019/616 Karar ile davanın kabulüne, kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; yargılama sırasında davaya konu taşınmazın ifraz edildiğini, taşınmazın parsel numarasının değiştiğini bu nedenle hükmün infaz edilemediğini, tescil yönünden kesin karar verilmediğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare vekili ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Şanlıurfa ili, ... ilçesi, ... köyü, 502 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi doğru olduğu gibi aynı maddenin son bendi uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve irtifak hakkına konu olan bölüm dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının adil ve hakkaniyete uygun olarak tespiti ile tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi ve dava konusu irtifak hakkının idare adına tesciline karar verilmesi yöntem itibarıyla yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Buna karşın davaya konu 502 parsel sayılı taşınmazın, 324.599,62 m² yüzölçümlü olarak tapuda kayıtlı olduğu, yargılama sırasında dava konusu taşınmazın ifraz görerek 915 ve 916 sayılı parsellere ayrıldığı, mahkemece ifraz öncesi kök parsel yönünden ve taşınmazın fiili yüzölçümü üzerinden düzenlenen fen bilirkişi raporuna göre hüküm tesis edildiğinden kararın infaz edilemediği anlaşılmakla, Mahkemece dava konusu taşınmazın ifraz sonrası oluşan tapu kayıtlarına göre kamulaştırılan kısım ve kamulaştırma nedeniyle arta kalan kısımların krokide açıkça gösterilip, yüzölçümleri ve geometrik durumları da nazara alınarak oluşacak sonuca göre kamulaştırma bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.

5. Hüküm kısmında tescil yönünden kesin olarak karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/626 Esas, 2019/616 Karar sayılı kararının yukarıda belirtilen sebeplerle BOZULMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

23.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.