Logo

5. Hukuk Dairesi2022/13764 E. 2023/2109 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazın uygunluğu, düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmaması ve enerji nakil hattı güzergahına göre değer düşüklüğü oranının hesaplanması hususlarında Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare ve fer’i müdahil vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

İlk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın, aleyhine durum oluşmadıkça kararı temyiz hakkı bulunmadığı gibi; fer'i müdahilin davaya yanında katılmayı talep ettiği tarafla birlikte hareket etmesi gerektiği ve müdahilin hükmü; ancak lehine katıldığı tarafla birlikte temyiz edebildiği göz önüne alındığında, davalı taraf yanında fer'i müdahil olan ... ve ...’nın kararı tek başına temyiz hakkı da bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle; feri müdahilin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekir.

Davacı idare vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1217 (imar uygulaması sonrası 206 ada 1, 2, 3 ve 4 ile 207 ada 3, 4, 5, 12, 13, 14 ve 15) parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerinde geçirilen enerji nakil hattının toprak altından geçirilmesini ve taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesini talep etmiştir.

2. Dahili davalı ... ve ... cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal taşınmazın uygun olmadığını, emsal taşınmazların değeri yüksek olduğu için dava konusu taşınmazın değerinin yükselmesine neden olduğunu, taşınmazların bir kısmı yönünden değer düşüklüğü oranları düşük belirlendiği hâlde, bir kısmı yönünden ise yüksek belirlendiğini, yüksek belirlenen değer düşüklüğü oranlarının daha düşük alınması gerektiğini, taşınmazın m² birim değerinin yüksek belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamında dava konusu taşınmaz ve emsale ilişkin kayıtların toplandığı, bilirkişi raporunun, dava konusu taşınmazın niteliğine uygun olarak düzenlendiğinin görüldüğü, alınan emsalin uygun olduğu, gelen müzekkere cevaplarına göre, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla emsal alınan taşınmazın da satış tarihi itibarıyla imar uygulaması sonucu oluşmuş imar parselleri olduğu, dolayısıyla bilirkişi raporunda düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmamasının doğru olduğu, taşınmazların üzerinden geçen elektrik iletim hattının geçtiği güzergaha uygun olarak değer düşüklüğü oranı hesaplanmasının yerinde olduğu görülmüştür. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerindedir. Buna karşın, İlk derece mahkemesinin ilk kararı ile tespit edilen bedelden, davalı ...'in payı için belirlenen ve kararla birlikte davalı ...'e ödenmesine karar verilen 51.314,20 TL bedele, İlk Derece Mahkemesinin ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, tespit edilen bedelin tamamına, ilk derece mahkemesinin, istinafa konu ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmesine karar verilmesi doğru görülmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve fer'i müdahil vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1217 (imar uygulaması sonrası 206 ada 1, 2, 3 ve 4 ile 207 ada 3, 4, 5, 12, 13, 14 ve 15) parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Feri müdahil ... ve ...’nın Temyizi Yönünden

Feri müdahil vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,

B. Davacı idare Temyizi Yönünden

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.