Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14005 E. 2023/3039 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve kamulaştırmadan arta kalan kısmın değer kaybı oranının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Arta kalan kısmın yüzölçümü, geometrik durumu ve imar planındaki kısıtlamalar gözetilerek değer azalışı oranı ile ilgili somut veriler içeren gerekçeli bir ek bilirkişi raporu alınması gerekirken, soyut ifadelerle değer kaybı oranı belirleyen rapora dayanılarak hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda;davanın kabulüne karar vermiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Rize ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 49 ada 32 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 07.01.2020 tarihli ve 2018/457 Esas, 2020/20 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 06.03.2019 tarihli rapor ve ekindeki krokisinde sarı renk ile boyalı "B" harfleri ile gösterilen 1.827,46 m²lik kısmının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan yol olarak terkinine A harfi ile gösterilen boyalı olmayan 180,57 m²lik kısmının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 08.09.2020 tarihli ve 2020/1120 Esas, 2020/1569 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kanun'nun 11 inci maddesi gereği kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre davaya konu yerin değerinin belirlendiği, mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresi içinde taraf vekilleri temyiz başvurunda bulunmuştur.

2. Dairemizin 23.11.2021 tarihli ve 2020/12022 Esas, 2021/13659 Karar sayılı ilamı ile Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesinin kararının incelenmesinde; aynı kamulaştırma kapsamında Rize 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/305 Esas 2017/409 Karar sayılı dosyasında dava konusu taşınmaza bitişik 49 ada 31 parsel sayılı taşınmaza aynı değerlendirme tarihi itibarıyla 1422,08 TL/m² değer biçildiği ve bu bedelin Dairemiz denetiminden geçerek onandığı gözetildiğinde, dava konusu taşınmaz ile adı geçen parselin eksik ve üstün yönleri kıyaslanarak bu bedelden ayrılma nedenleri konusunda ve dava konusu taşınmazın fen bilirkişi raporunda C harfi ile gösterilen 873,29 m²lik kısımın geometrik durumu, yüzölçümü, imar planındaki konumu dikkate alındığında, bu kısımda değer azalışı olacağı muhakkak olup bu hususlarda bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan karar verildiği ve davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verilmiştir.

B.İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporununda keyfi, denetime kapalı olarak yüksek metrekare birim fiyatı belirlendiğini, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı idareye 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekinci fıkrası gereğince usulüne uygun süreler verildiği ve davacı idarece fark bedel bloke edilmediğinden davanın usulden reddine karar verilmemesi doğru olmadığı gibi hüküm kurmaya elverişsiz ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak metrekare birim fiyatının düşük belirlendiğini, arta kalan kısma %50'den daha fazla değer azalışı olmasına rağmen daha az değer azalışının kabulü ile aza hükmedildiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dosya içindeki Rize Belediye Başkanlığı 06.02.2018 tarihli cevabi yazılarına ekli kamulaştırma öncesi ve sonrası durumu gösterir imar planları örneği ve 06.03.2017 tarihli cevabi yazılarında kamulaştırmadan arta kalan 854,41 metrekare yüzölçümlü taşınmaz tek başına yapılaşabilmekteyse de inşaat alanı taban oturum alanı v.b. alanlarda kısıtlamalar gerçekleştiğinin belirtildiği dikkate alınarak ve arta kalan kısmın yüzölçümü, geometrik durumu gözetilerek arta kalan kısımda değer azalışı oranı ile ilgili somut verilerle gerekçeli ek bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken soyut ifadelerle arta kalan kısımda %5 oranında değer kaybı oranı belirleyen ek bilirkişi raporuna göre karar verilmesi bozmayı gerektirir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

28.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.