Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14147 E. 2023/4931 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkinine ilişkin davada, mahkemece hükmedilen bedelin ve faiz hesaplamasının doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece ilk kararla tespit edilen bedelden acele el koyma ile tespit edilen bedel mahsup edildikten sonra fark bedele 18.02.2015 tarihinden ilk karar tarihine, bozma sonrası oluşan fark bedele ise aynı tarihten son karar tarihi olan 31.08.2022 tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkinine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 106 ada 28 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça düşük bedel takdir edildiğini, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenmesi gerektiğini beyan etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 18.08.2015 tarihli ve 2014/447 Esas, 2015/338 Karar sayılı ilâmı ile davanın kabulüne, belirlenen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın tapudan yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucu; 15.11.2016 tarihli ve 2015/21448 Esas, 2016/12217 Karar sayılı ilâm ile Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

3. Davalı vekilince yukarıda esas ve karar numarası belirtilen Yargıtay onama ilâmına karşı karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

4. Dairemizce yapılan inceleme sonucu, dava konusu taşınmaz ve içinde bulunduğu bölgenin ileride imar uygulamasına tabi tutulması hâlinde kesilmesi gereken düzenleme ortaklık payı oranı ve dava konusu taşınmazın çevresinde düzenleme görmüş parseller var ise bunlardan kesilen düzenleme ortaklık payı oranı ile bunlara ilişkin bilgi ve belgeler belediye İmar Müdürlüğünden sorularak alınacak cevaba göre bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden dava konusu taşınmazın emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen m² birim fiyatından %40 oranında düzenleme ortaklık payı düşülmek suretiyle hesap yapan bilirkişi raporuna göre eksik incelemeyle hüküm kurulması, dava konusu taşınmazın tapu kaydında sit alanı şerhi bulunduğu taşınmazın sit alanında kalmasının kamulaştırma bedeline etkisi olamayacağı gözetilmeden tespit edilen m² birim fiyatından %10 oranında indirim yapan rapor esas alınarak az bedele hükmedilmesi doğru görülmeyerek onama kararının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin, 15.04.2019 tarihli ve 2018/328 Esas, 2019/229 Karar sayılı ilâmı ile bozma sonrası oluşan fark bedel davacı tarafça depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu, kamulaştırma bedeli davalıya ödenmiş ise adı geçen davalıdan faizsiz olarak tahsili ile davacı idareye iadesine ödenmemiş ise idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin ve Mahkemece ilk karar ile dava konusu taşınmazın davalı adına tapu kaydının iptali ile davacı idare lehine tapudan yol olarak terkinine kesin olarak karar verilmiş olması sebebiyle dava konusu taşınmazın tapu kaydının yeniden davalı adına tesciline karar verilmemiş olması doğru görülmeyerek karar bozulmuştur.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 08.09.2020 tarihli ve 2020/59 Esas, 2020/34 Karar sayılı ilâmı ile dava konusu taşınmazın davacı idare adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın yeniden davalı adına kamulaştırma bedeli ve bozmadan ve süresinden sonra bankaya bloke edilen kamulaştırma bedeli davalıya ödenmiş ise adı geçen davalıdan tahsili ile davacı idareye iadesine, ödenmemiş ise idareye iadesine karar verilmiştir.

E. Üçüncü Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu, dava konusu taşınmazın Mahkemece tespit edilen 238.234,00 TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında belirlenen 139.378,68 TL mahsup edildikten sonra bakiye 62.238,00 TL’nin 05.08.2019 tarihinde temyiz aşamasında depo edildiği anlaşıldığından, usul ekonomisi ve taraf beyanları da gözetilerek işin esasına girilip bir karar verilmesi gerektiğinden Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

F. Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 31.08.2022 tarihli ve 2022/4 Esas, 2022/247 Karar sayılı ilâmı dava konusu İzmir ili, Konak ilçesi, Akçlımescit Mahallesi 106 ada 28 parsel sayılı taşınmazın tapudan yol olarak terkinine, belirlenen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza seçilen emsalin uygun emsal olmadığını, kıyaslamanın doğru yapılmadığını, düzenleme ortaklık payı oranının hatalı uygulandığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın emsalden daha değerli olduğunu, kıyaslamanın hatalı yapıldığını, dava konusu taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yanlarının tek tek karşılaştırılmadığını, taşınmaza 4 yıl önce alınan bilirkişi raporuna göre değer biçilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun açık olmadığını, güncel bedeli yansıtmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Mahkemece ilk kararla tespit edilen bedelden acele el koyma ile tespit edilen bedel mahsup edildikten sonra fark bedele 18.02.2015 tarihinden ilk karar tarihine, bozma sonrası oluşan fark bedele ise aynı tarihten son karar tarihi olan 31.08.2022 tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken bozma sonrası bedele faizin başlangıç tarihi de hatalı alınmak suretiyle faiz işletilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile gerekçeli kararın 6 ncı paragrafının hükümden çıkartılmasına, yerine "Tahsilde tekerrüre sebebiyet verilmemek üzere, Mahkemece verilen ilk kararla tespit edilen bedelden acele el koyma bedeli mahsup edildikten sonra fark bedel 36.617,32 TL’ye 18.02.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 18.08.2015 tarihine, son kararla tespit edilen fark bedel 62.238,00 TL’ye ise aynı tarihten son karar tarihi olan 31.08.2022 tarihine kadar faiz işetilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle mahkeme kararının DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,

16.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.