"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun (6830 sayılı Kanun) 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin verilen karar hakkında yapılan temyiz ve karar düzeltme incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1535 ada 11 (eski 3) parsel sayılı taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırılmış olması nedeniyle davalılara ait hisselerin iptali ile taşınmazın idareleri adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davanın öncelikle zamanaşımı yönünden, kabul edilmediği takdirde esas yönünden reddini talep etmiştir.
2. Davalı ... vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığı iddiasını kabul etmediklerini, kamulaştırma evraklarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, kamulaştırma bedelinin depo edilmediğini, ilgililerine ödenmediğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 08.09.2015 tarihli ve 2015/43 Esas, 2015/907 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı ... vekili ile davalılar ... vd. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1535 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 30.729,00 m²lik kısmının Anadolu Üniversitesi Senatosunun 03.12.1975 tarihli kamu yararı kararınca kamulaştırılmasına karar verildiği, kamulaştırma tarihinde malik olanlardan davalı ...’e hem kendi hissesi hem de kamulaştırmadan önce vefat eden anneleri Habibe Dinç’ten intikal eden payı için ayrı ayrı çıkartılan noter tebligatlarının 20.01.1976 tarihinde “kendisine” usulüne uygun olarak tebliğ edildiği (7 Ocak 1976 tarihli, 638 ve 710 yevmiye No.lu noter tebilgatları) anlaşıldığından adı geçen davalı yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığından davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, kamulaştırma tarihinde malik olan davalılardan ... ile diğer davalılar murisleri ..., ... ve ...’e anneleri Habibe Dinç’ten intikal eden ve davanın konusunu oluşturan paylar için çıkartılan noter tebligatlarından ... adına çıkartılanın 20.01.1976 tarihinde “birlikte bulunduğu yeğeni ...” imzasına (7 Ocak 1976 tarihli ve 711 yevmiye No.lu), ... adına çıkartılanın 20.01.1976 tarihinden “kardeşi ...” imzasına, (7 Ocak 1976 tarihli ve 707 yevmiye No.lu), ... adına çıkartılanın 17.01.1976 tarihinde “birlikte oturduğu eşi ...” imzasına (7 Ocak 1976 tarihli ve 708 yevmiye No.lu), ... adına çıkartılanın ise 17.01.1976 tarihinde “birlikte oturduğu ehil oğlu ...” imzasına (7 Ocak 1976 tarihli ve 709 yevmiye No.lu) tebliğ edildiği, bir kısım davalılar vekili Av.... tarafından; noter tebligatlarında davalılar murislerinden ... ile adına tebligatı alan kardeşi ...’in birlikte oturduklarına dair bir açıklama bulunmadığı, ... adına tebligatı imzalayan eşi ...’in okuma yazma bilmediğinden imza atmasının mümkün olmadığı, ... adına tebligatı alan oğlu İbrahim’in tebligatın yapıldığı tarihte Gaziemir Hava Teknik Okullar Komutanlığı Hava Astsubay okulu öğrencisi olması sebebiyle ...’de olmadığı, ... adına tebligatı alan yeğeni ...’ın birlikte oturduklarına dair bir açıklama bulunmadığı belirtilerek tebligatların usulsüz olduğu ileri sürüldüğünden, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na göre tebligatın aynı konutta birlikte oturan kişiye yapılması gerektiği dikkate alınarak davalı ... ile bir kısım davalı murisleri ... ve ...’in tebligatın yapıldığı tarihte bu kişiler adına tebligatı alan kişilerle birlikte oturup oturmadıkları, bir kısım davalı murisi ... adına tebligatı alan eşi ...’in tebligatın yapıldığı tarihte okuma yazma bilip bilmediği taraflardan delilleri sorulmak suretiyle vakıa olarak incelenerek sonucuna göre tebligatın geçerli olduğunun tespiti halinde davanın kabulüne, aksi halde reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması gerekçesiyle bir kısım davalılar vekili Av....’in temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Dairece verilen bozma kararına karşı davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
4. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; bloke edilen kamulaştırma bedellerinin banka tarafından ilgililerine ödenip ödenmediği hususunda da araştırma bozması yapılması gerektiğinden, belirtilen husus bozma ilâmına eklenmek suretiyle yeniden bozma kararı verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece yukarıda belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma tebligatlarının geçerli olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırılan taşınmazın 6830 sayılı Kanun'un 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 6830 sayılı Kanun'un 17 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davalı-malik ..., davalı-ölü malik ... mirasçıları davalılar, bir kısım davalılar murisi ölü malik ... ve bir kısım davalılar murisi ölü malik ... yönünden kamulaştırma tebligatlarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Mahkemece ilk kararla davanın kabulüne karar verilmiş olup kendilerini vekil ile temsil ettirmeyen davalılar ... ve ... ilk hükmü temyiz etmediklerinden, haklarında verilen kabul kararı davacı idare lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğundan, yine bozma ilâmında kamulaştırma tebligatının usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olması nedeniyle davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiş olduğundan, davalılar ..., ... ve ... hakkında kabul kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
02.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.