Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14659 E. 2023/4300 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, belirlenen kamulaştırma bedeline uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi ve hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kamulaştırma bedelinin bir kısmına ilk karar tarihinden, fark bedele ise ikinci karar tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken, hatalı bir şekilde faize hükmetmesi nedeniyle, bu yanlışlığın düzeltilmesi amacıyla karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 573 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın gerçek değerinin tespitinin yapılmasını, bölgede değeri yüksek tarım ürünlerinin yetiştirildiğini, değer hesaplanırken bunların dikkate alınmasını talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 16.02.2016 tarihli ve 2014/121 Esas, 2016/3 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; kuru tarım arazisi niteliğindeki Karareis Mahallesi, 573 parsel sayılı taşınmaza net gelirine göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %5 uygulanması gerekirken, bu oranın % 6 kabulü ile az bedel tespiti doğru olmadığı gibi, 7139 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanunu'nun 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin, 02.12.2020 tarihli ve 2020/38 Esas, 2020/86 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedeli tespit edilirken %5 kapitalizasyon faizi ve objektif değer artışı uygulanmasının mükerrer artışa neden olduğunu, gerekçesi olmadan uygulanan objektif değer artışının sebepsiz zenginleşme oluşturduğunu, kalan kısımlarda değer azalışı oluşmadığını ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok düşük olduğunu, taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesi gerektiğini, taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçları dikkate alınmadan değer tespiti yapıldığını, değer azalışının çok düşük belirlendiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Bozma öncesi belirlenen kamulaştırma bedeline ilk karar tarihine kadar, bozma sonrası fark bedele ikinci karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken hatalı şekilde faize hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin tüm, davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan ''dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından dört aylık sürenin bitiş tarihi 16/02/2015 tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için kamulaştırma bedeline yasal faiz uygulanmasına,'' ibaresinin çıkarılmasına, yerine ''Belirlenen kamulaştırma bedelinden 76.382,61 TL'ye 17.02.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 16.02.2016 tarihine, 21.838,05 TL'ye 17.02.2015 tarihinden 02.12.2020 tarihine kadar geçen süre içerisinde yasal faiz uygulanmasına, uygulanan faiz bedelinin davalıya derhâl ödenmesine,'' cümlesinin yazılmasına kararın böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.