"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun)10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 149 ada 47 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı idare, müvekkil kooperatifin mülkiyetinde olan dava konusu taşınmaz için daha önce de kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili adına Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/64 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, davacı idareye on beş günlük kesin süre verildiğini, davacı idarenin ise verilen kesin süre içerisinde bedeli yatırmadığını, bu sebeple, davanın reddine karar verildiğini, davacı idare, taşınmaz üzerinde fiili hakimiyet kurduğunu ve acele kamulaştırma kararı için gereken bedel dışında herhangi bir ödeme yapılmaksızın taşınmazdan yararlandığını, dava konusu taşınmazın, idare tarafından büyük bir kısmının kamulaştırılmasının talep edildiğini, taşınmazın kamulaştırılmasından arta kalan kısımda değer kaybının meydana geleceğini, davacı idarenin 22.12.2020 tarihinde iş bu dava açtığını; ancak el atma kararının verildiği tarihin 17.03.2017 tarihi olduğunu, aradan 3 yıl 9 ay 5 günlük süre geçtiğini, davacı idarenin davalının mülkiyet hakkını ihlal ettiğini, Yargıtay'ın belirttiği 6 aylık makul süre kat be kat aşıldığından davacı idarenin haksız kullanımından kaynaklanan tazminat ve ecrimisil hakkının saklı tutulmasına, dava konusu taşınmazın 29.06.2020 tarihinde imar planı kapsamına alındığını ve taşınmazın niteliğinin arsa olduğunu, dava konusu taşınmazın değerinin tespiti yapılırken Kanal İstanbul Projesinin de objektif değer artışına konu edilmesini talep ettiklerini belirterek dava konusu taşınmazın arsa vasfında değerlendirilmesine, Kanal İstanbul Projesi ve Üçüncü Havalimanı gibi büyük çaplı projelerin objektif değer artışına esas alınarak, Kanal İstanbul Projesi kapsamında dava konusu taşınmazın bedelinin tespit edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırma bedelinin verilen süreler içerisinde depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin depo edilmesi için verilen sürelere ilişkin ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, davanın reddi kararının usul ekonomisine, kanuna ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespit edilen kamulaştırma bedelinin bankaya yatırılması yönünde İlk Derece Mahkemesince iki kez süre verildiği, 12.04.2022 ve 07.06.2022 tarihli duruşmalarda verilen iki sürenin de ihtarlı olduğu ve 15 günden az olmadığı, her iki ihtarın da davacı idare vekiline usulüne uygun olarak yapılan tebligatlarla tebliğ edildiği, buna rağmen kamulaştırma bedelinin depo edilmediği, böylece davanın usulden reddine yönelik mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin depo edilmesi için verilen sürelere ilişkin ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, davanın reddi kararının usul ekonomisine, kanuna ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu ileri sürmüş, depo kararının gereğini yerine getirdiklerini belirterek, bedelin depo edildiğini gösteren banka dekontlarını dilekçesi ekinde dosyaya sunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de, sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinden sonra 30.01.2023 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın da beyanı alınmak suretiyle sonucuna göre işin esasına girilip bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyayı kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.