Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14967 E. 2023/3978 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, davacı idare tarafından mahkemece belirlenen bedelin, karar tarihinden sonra yatırılmasının davanın reddine gerekçe olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarenin, mahkemece belirlenen kamulaştırma bedelini, karar tarihinden sonra yatırmış olsa dahi, usul ekonomisi ve hakkaniyete uygun olması gözetilerek davalı tarafın beyanının alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun)10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Bölge Adliye Mahkemesinin kararının kaldırılmasına İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, kesinlik, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 215 ada 31 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 13.06.2019 tarihli ve 2018/456 Esas, 2019/214 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 03.02.2020 tarihli ve 2019/5345 Esas, 2020/482 Karar sayılı kararı ile davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 03.02.2020 tarihli ve 2019/5345 Esas, 2020/482 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu, arsa niteliğindeki taşınmazın zeminine emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği; ancak taşınmaz üzerindeki binanın sınıfının resmi verilere göre 3. Sınıf B grubu olarak kabulü ile değeri tespit edilmiş ise de dosya içindeki dava konusu taşınmaza ait acele el koyma dosyası ile tespit dosyasındaki bilirkişi raporlarında dava konusu bina sınıfının 4. sınıf A grubu belirlendiği gözetildiğinde, bu husustaki çelişki giderilmek üzere bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak, binanın yüksekliği kesin olarak tespit edilip, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca açıklanan Yapı Yaklaşık Maliyetleri Tebliğine göre yapı sınıfının net olarak belirlenip değer biçilmesi gerekirken eksik incelemeyle hüküm kurulması hatalı olduğu gibi taşınmaza ilişkin acele el koyma dosyasında yapı bedeline ilişkin hesaplama bölümünde ve iş bu esas sayılı dosyada bulunan 12.12.2017 tarihli bilirkişi raporu ile 18.01.2019 tarihli ek bilirkişi raporunda, taşınmazda bulunan yapının fiziki durumu, yapılan tadilatlar (kısmi ahşap, kısmi pvc esaslı doğramaya sahip olması gibi vs) dikkate alınarak yıpranma payının %10 olarak belirlendiği anlaşıldığı halde, hükme esas alınan 13.05.2019 tarihli ek bilirkişi raporunda, Rize Belediyesi İmar Şehircilik Müdürlüğünün, yazı cevabı doğrultusunda yapının fiziki durumu gözetilmeden, salt ruhsat tarihi dikkate alınarak %25 oranında yıpranma payı belirlenmek suretiyle eksik bedel belirlenmesi doğru olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamı uyarınca inceleme yapılarak istinaf eden davalılar yönünden belirlenen fark bedelin bloke edilmesi için davacı idareye usulüne uygun iki defa verilen kesin süreye rağmen fark bedel bloke edilmediğinden ilk kararı istinaf eden davalılar yönünden davanın reddine, ilk kararı istinaf etmeyen davalılar bakımından ise mahkemece verilen ilk karar kesinleşmiş olduğundan bu davalılar bakımından davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; mahkemece bloke edilmesine karar verilen fark bedelin karar tarihinden sonra bloke edildiğini, işin esasına girilmesi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de, sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin mahkemenin karar tarihinden sonra 14.09.2022 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.