Logo

5. Hukuk Dairesi2022/15012 E. 2023/3545 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkini davasında, belirlenen bedelin davalı idare tarafından yüksek olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında hükme esas alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetlenebilir nitelikte olduğu, belirlenen bedelin kanuna ve emsal değerlere uygun olduğu gözetilerek, davacı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tespit edilen bedel verilen süreler içinde depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın, davalı vekili Av. ...'e 12.10.2022 tarihinde, davacı idare vekilinin temyiz dilekçesinin ise 22.10.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 361 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen 2 haftalık temyiz süresi geçirildikten sonra 31.03.2023 tarihinde verildiği anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı idare vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 5757 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal alınan taşınmazın yola terki bulunan imar parseli, dava konusu taşınmazın ise kadastro parseli olduğunu, bu nedenle dava konusu taşınmazın tespit edilen değerinden düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılması gerektiğini, emsal karşılaştırmasının da kanunun aradığı şartlara uygun olmadığını ve dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar davacı idare vekili tarafından emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmazdan, bilirkişi raporuyla belirlenen orandan daha fazla bir oranda üstün olduğu, bu nedenle dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin yüksek olduğu iddia edilmişse de, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporunun denetlenebilir ve dosya kapsamına uygun olduğu, dava konusu taşınmazın ve emsal olarak alınan taşınmazın emlak vergi değerlerinin aynı olduğu ve bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak açıklanan gerekçeyle dava konusu taşınmazın emsal alınan taşınmazdan daha değersiz kabul edilmesinin yerinde olduğu; ancak dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla kadastro parseli, emsal taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar parseli olmasına rağmen dava konusu taşınmazın belirlenen değerinden düzenleme ortaklık payı düşürülmediği gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu taşınmazın tespit edilen zemin metrekare birim bedelinden düzenleme ortaklık payı düşürülmesi suretiyle yeniden yapılan hesaplama sonucu bulunan kamulaştırma bedeli yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsal taşınmazın dava konusu taşınmazdan daha üstün özellikleri bulunduğunu, emsal karşılaştırmasının kanunun aradığı şartlara uygun olmadığını ve dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 5757 ada 1 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. DAvalı Vekilinin Temyizi Yönünden;

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE,

B. Davacı İdare Vekilinin Temyizi Yönünden;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve alınması gereken 886,70 TL temyize başvurma harcının alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.